VUCA Dünyasında Çeviklik ve İşbirliği: Zamanla Yarışan Bir Deneyim

VUCA (Değişkenlik, Belirsizlik, Karmaşıklık, Muğlaklık) dünyasında yaşıyoruz. Bu dünyada, bilgi öylesine hızlı değişiyor ki, bazı mesleklerde bir konuyu araştırıp yazmak, tıpkı bir bilgisayarın yazılım güncellemelerini yetiştirmeye çalışması gibi: Daha basılmadan "eski" bir hale gelebilir. İşte bu değişim hızında başarılı olmak, çeviklik ve işbirliği gibi anahtar değerlere daha sıkı tutunmayı gerektiriyor.

Geçtiğimiz yıllarda, "Sanatta Girişimcilik – Yaratıcı İş Modelinizi Nasıl Geliştirirsiniz" adlı bir kitabı yazarak, sanatta girişimcilik ve iş modeli geliştirme üzerine bir maceraya atıldım. Ancak bu sefer durum farklıydı. İşin sanat kısmını bir ölçüde "kırılgan bir zemin" olarak görüyor, ama iş modeli kısmına oldukça hâkim olduğumu düşünüyordum. Ne var ki, sanat alanında uzmanlaşmış bir işletme doktoru olan Amy Kweskin ile tanışmam sayesinde, projeye farklı bir boyut kattık ve kitap yaklaşık dokuz haftada tamamlandı.

İki Yıl Yerine Bir Ayda Kitap

Bu deneyimin ardından, bir başka projeye adım atmak istedim. Ancak konu o kadar kapsamlıydı ki, tek başıma yola çıkmam durumunda en az iki yıl sürecek bir çalışma olacaktı. Ve iki yıl içinde neler değişmezdi ki? Kitabın "güncel olmayan" ya da asla tamamlanamayacak bir çalışma olarak kalma riski vardı. İşte bu noktada, klasik bir yönetim yaklaşımını bir kenara bırakıp, çeviklik ve işbirliği odaklı bir çözüm arayışına girdim.

Neyse ki, kobitek.com yazarlar grubu sayesinde beklediğimden çok daha hızlı ve güçlü bir ekip kurulabildi. Şu adımlarla ilerleyerek kitabı bir ay içinde tamamlamayı başardık:

• Yazar Arayışı: Şansım yaver gitti; birlikte çalışabileceğim yazarları bulmak için arayışa girdim ve aynı gün içinde gönüllüler toplandı aynı gün herkes ile telefon görüşmesi yapılarak proje anlatıldı.
• İlk Toplantı ve Hedef Belirleme: Üç gün sonra bir Zoom toplantısı yaparak projenin kavramlarını ve hedeflerini belirledik.
• Haftalık İlerleme Toplantıları: Her hafta düzenli toplantılarla herkesin katkısını gözden geçirip çalışmaları ilerlettik.
• Tamamlanma: Dört hafta içinde, yani yalnızca dört toplantı sonunda, kitabı bitirmiştik. Küçük aksaklıklar yaşansa da düşenlerin yerine yeni yazarlar bulduk ve Aralık ayında okuyucuyla buluşacak güncel bir eser ortaya koyduk.

“Eylül ayı sonunda başladığımız proje Ekim sonunda bitmişti.”

VUCA Dünyasında Çeviklik ve İşbirliği: Başarının Formülü

Kendi başıma iki yılda bitiremeyeceğim bu projeyi bir ay gibi kısa bir sürede tamamlayabilmek, VUCA dünyasında çeviklik ve işbirliğinin gücünü bir kez daha gözler önüne serdi. Her şeyin hızla değiştiği bir dünyada, geleneksel yaklaşımlar ve uzun soluklu projeler artık büyük bir risk içeriyor. Bunun yerine, kısa süreli ama güçlü işbirlikleriyle hareket etmek, güncel ve ihtiyaçlara cevap veren sonuçlara ulaşmayı mümkün kılıyor.

Bu projenin şirketler için de güçlü bir örnek oluşturduğuna inanıyorum. VUCA dünyasında, çevik olmayı ve işbirliği yapmayı başarabilen kurumlar, değişimin temposuna ayak uydurabiliyor. Geleneksel hiyerarşilerin, uzun süreli planlamaların yerini, hızlı karar alabilen, bilgi ve yetkinliği paylaşan ekipler alıyor.

Değişimin hızına yetişmek konusunda artık "Speedy Gonzales” gibi bir anlayışa sahip olmak gerekiyor! Kısacası, eğer VUCA dünyasında iş yapıyorsanız, değişimle yaşamayı öğrenmek zorundayız. İşte çeviklik ve işbirliği, bu yaşamın en önemli figürlerinden ikisi. Yola yalnız çıkmak elbette romantik bir yönetim idealidir, ama VUCA dünyasında bu, Don Kişot gibi yel değirmenlerine saldırmaktan farksız olabilir.

Sonuç

Günümüzde bireyler ve kurumlar, bu kadar hızla değişen bir dünyada başarılı olabilmek için çeviklik ve işbirliği kültürünü içselleştirmeliler. Geleneksel iş yapma şekilleri yavaş yavaş tarihe karışıyor. Bu yeni işbirliği ve hız anlayışıyla, sadece değişimi yakalamakla kalmıyor, aynı zamanda onun bir parçası oluyoruz.