Kobitek.com web sitesi, analitik ve kişiselleştirme dahil olmak üzere site işlevselliğini sağlamak ve reklam gösterimini optimize etmek için çerezler gibi verileri depolar.
Arama motorlarının Internet aleminin tek ve en değerli kapıları olduğu hepimizin bildiği bir gerçek. Arama motorları olmasa Internet bu kadar kolay ve cazip kullanım olanağına kavuşur muydu, hele hele e-ticaret uygulamaları bu kadar verimli ve kar getiren bir bilişim altyapısına dönüşür müydü tartışılır. Bu yüzden arama motorlarını şöyle bir incelemekte fayda var diye düşünüyoruz. Çünkü firmanızın web sitesinin ya da ürün ve hizmet tanıtımlarınızı yaptığınız portallarınızın belli başlı arama motorlarına kaydetmekle iş bitmiyor. "Arama motoru optimizasyonu" diye özetleyeceğimiz, kayıt ve sonrasını ilgilendiren genel işlemleri ve takip süreçlerini, söz konusu arama motorunun türüne ve aramalara yönelik politikalarına bağlı olarak değişebildiğini ve buna göre davranmak gerektiğini söyleyebiliriz.
Bilindiği gibi arama motorları iki türe ayrılıyor. Biri "dizinler" olan bu türün en önemli ve bilinen markası Yahoo arama motorudur. İkinci tür ise "crawler´lar" olarak bilinen ve en ünlüsü Google olan arama motorlarıdır. Bu iki türden ortaya çıkmış ve bu iki türün farklı özelliklerini içinde barındıran "hibrid" tür arama motorları da mevcuttur (MSN gibi) fakat popülerlik açısından ilk iki tür arama motorları daha revaçtadır.
Peki nedir bu türleri birbirinden ayrı kılan özellikler? Ya da soruyu şöyle soralım: Hangi arama motoruna hangi yöntemle yaklaşıp, hangi stratejileri izlememiz gerekli ki, arama sonuçlarında web sitemiz mümkün olan en iyi yere ve en baş sayfalara gelebilsin?
İki tür açısından baktığımızda ve şöyle bir incelediğimizde bu soruya ilk olarak şu yanıtı verebiliriz: Crawler türündeki arama motorlarına daha mekanik düşünüp, daha mekanik bir ruhla yaklaşmak gerekiyor. Dizinlerde ise daha insani bir akılla ve bu akılla desteklenmiş web tanıtım, başlık ve içeriğiyle kayıt ve takip stratejisini oluşturmak gerekiyor diyebiliriz. Ne demek istediğimizi daha iyi açıklamak için bu iki türün işleyiş prensiplerini ve çalışma mekanizmalarını incelemek gerekiyor.
Crawlerların mekanikliğinden ve onlara mekanik bir arama motoru optimizasyonu yaklaşımıyla kayıt ve takip sürecini oluşturmanın öneminden sözettik. Herhangi bir crawler (Diyelim Google) Internet´teki kendisine kayıtlı tüm siteleri tarar ve indekslerini çıkarırlar. İlk aramadan sonra belli aralıklarla otomatik olarak web sitenizi ziyaret edip tüm sayfaları ve güncellemeleri tekrar hafızasına alırlar (Yani anasayfanız başta olmak üzere, web sitenizdeki tüm sayfalar hatta bu safyalarda verdiğiniz linkleri takip edip diğer siteleri de tarayıp hafızasına alır Bu nedenle siz eğer sitenizi bir crawlera kayıt etmeseniz bile, linkinizin bulunduğu bir başka web sitesi o arama motoruna kayıtlıysa, o siteyi tararken sizin linkinizden web sitenize girip kayıt yapabilmektedir). Bunu yaparken "örümcek" denen bir tarama programından yararlanır. Örümcek, sitenin ziyaretçi sayısının fazlalığına göre, birkaç hafta ya da bir kaç aylık zaman dilimlerinde siteyi ziyaret edip, varsa yeni içerik ya da güncellemeleri indeksleyip hafızasına alır. (İşte mekanik örümcek!)
Örümcek otomatik olarak topladığı bu veri ve bilgileri arama motorunun merkezine yani indeksine götürür. Burada kayıtlı web sitelerinin birer kopyasının saklandığı ve örümceğin taşıdığı yeni içerik ve güncellenmelerin bu kopyalara eklenip güncellendiği geniş bir veri tabanı vardır. Bundan sonrası arama sürecidir. Herhangi bir kelime ya da kelime grubunu arayan birisi, o arama motorunun belirlediği kriterlere göre sonuçları ekranında görebilir.
İşte burada can alıcı soru gelebilir: Tüm crawler türü arama motorları bu mekanizmayla çalışırken niye arama sonuçları farklı gelebilmekte, birinde baştaki sayfalarda olurken bir başka motorda listenin dibinde yer alınabilmektedir?
Bahsettiğimiz arama motoru kriterleri ve politikaları, işte bu sorunun cevabını oluşturur. Veri toplama ve indeksleme işlemleri tamamen aynı olan crawler arama motorları, kimi zaman ticari bir sır olarak (buna arama motoru algoritması da deniyor) sakladıkları kriterleri nedeniyle arama sonuçları ve listeleme konularında farklılık gösterirler. Bu oldukça önemli bir konudur ve bir sonraki 2. bölümde bunları inceleyeceğiz. Bu 1. bölümde öncelikle iki tür arama motorunu incelemek, sistemin kafamızda daha net şekillenmesini sağlayacak..
Diğer tür arama motoru olan dizinlerde ise crawlerlardaki gibi bir mekanik sistemden çok insan yönetimli bir işleyiş sözkonusudur. Dizinler, insanlar tarafından yani arama motoruna bağlı olarak çalışan editörlerce yönlendirilen arama motorlarıdır. Genelde crawlerlar daha revaçta olmalarına rağmen (Google gibi), editoryal bir çalışma gösteren ve mekanik olmanın getirdiği sabitlikten çok, içerik gücü, kelimelerin düzgün ve yerinde kullanımını, yaratıcılığını ön plana alan dizinlerin en önemlilerine (Yahoo gibi) kayıt olmak çok ama çok önemlidir. Çünkü birinde veri değerlendirmesi yapan şey bir mekanik sistem, bir yazılım örümceği iken, diğerinde insani gözlem, değerlendirme ve estetik bakış gücüdür. Bu nedenle insanlar tarafından yönlendirildiği bilindiği için birçok insan bu dizinleri ziyaret edip aramalarını buralardan yapmaktadırlar. İşin ilginci, crawlerlara kayıt olmak çok önemlidir ama ciddi bir dizine kayıt olmuşsanız, linkler yardımıyla bir crawlerın web sitenizi, siz kayıt etmeden de bulması ve kayıt etmesi çok kolaylaşır. Ayrıca kimi dizinler crawlerlara dizin hizmeti verirler, böylece arama sonuçlarında genişlik ve etkinlik üst düzeye çıkabilmektedir. Zaten en başta bahsettiğimiz hibrit tür arama motorları da bu karşılıklı desteğin sonucu ortaya çıkmışlardır.
Dizinlerin insan yönlendirmeli bir sistem olmasının avantajını yukarıda belirttik. Fakat crawlerlara göre bir dezavantajları da vardır. Bu dizin ve crawler arasındaki en önemli farklardan biridir. Şöyleki; web sitenizi bir dizine kaydediyorsanız dizin arama motoru sadece bir tek sayfanızı, elbetteki web sitenizin anasayfanızı kaydedebilme olanağınız vardır. Crawlerlar istisnasız bütün web içeriğinizi, sayfalarınızı, linklerinizi kaydeder. Bu nedenle bir dizine kaydolacaksanız anasayfanızın içeriği, başlıklarınız, açıklama ve tanıtımlarınız çok önemlidir. Örneğin herhangi bir dizine kayıt olmadan önce, sizi ve faaliyetlerinizi, amacınızı net şekilde anlatan kısa (Yaklaşık 20-25 kelimeyi geçmeyen) bir tanıtım yazısı hazırlamak son derece önemli ve faydalıdır. Dizin editörleri, yaptıkları taramalarda bu açıklama ve yazıları dikkatlice incelerler. Örneğin yazdıklarınızla içeriğiniz arasında derin uçurumlar varsa ya da tanıtım yazınız abartılı, aldatıcı ibareler içeriyorsa, bu web sitenizin o dizin tarafından kaale bile alınmayıp değerlendirme dışı kalmasına yolaçabilir. Bu nedenle anasayfanız, başlıklarınız, tanıtım içerikleriniz çok önemlidir çünkü dizinler crawlerlar gibi web sitenizin tüm sayfa ve içeriklerini değil, sadece anasayfanıza yazdığınız açıklama, tanıtım ve başlığını görüntüler. Sitenizi kaydederken yazacağınız bu başlıklar arama sonuçlarında istediğiniz yere ulaşmak açısından çok önemlidir. Bu başlıklar ve tanıtımlar dizin açısından sabittir, değişmez. Crawlerlar, web sitenizin her güncellenmesi ve yeni içerik girilmesi durumunda her defasında bunu görüp yeniden kaydederler. Dizinlerde ise sayfalarınızda yapacağınız değişiklikler arama sonuçlarına etki etmez.
Arama motorlarına kayıt ve içerik konusunda dikkat etmemiz gereken strateji ve ipuçlarını 2. yazımızda inceleyeceğiz.
Tufan KARACA ile
Yönetim Vizyonu
BÜYÜTEÇ
Destekçilerimize Teşekkürler
Kozyatağı Mahallesi Sarı Kanarya Sokak
Byofis No: 14 K:7 Kadıköy 34742 İstanbul
Telefon: 0216 906 00 42 | E-Posta: info@ kobitek.com
KOBITEK.COM, bir
TEKNOART Bilişim Hizmetleri Limited Şirketi projesidir.
2001 yılından beri KOBİlere ücretsiz bilgi kaynağı olma hedefi ile, alanında uzman yazarlar tarafından sunulan özgün bir iceriğe sahiptir.
Tüm yazıların telif hakları KOBITEK.COM'a aittir. Alıntı yapılabilir, referans verilebilir, ancak yazarın kişisel bloğu dışında başka yerde yayınlanamaz