23 - 27 Haziran 2014 GCM Forex Haftaya Bakış Analizi

Bu yazıyı paylaş
X It! LinkedIn Facebook

“Piyasalar geçen hafta neleri konuştu?”

Geride kalan hafta yatırımcılar, global finansal araç fiyatlarında sert değişimlerin gerçekleştiği bir işlem dönemi izlediler. Gerek ekonomik faktörler, gerekse jeopolitik gelişmeler, paritelerden emtia fiyatlarına kadar birçok enstrümanın yönünde belirleyici rol oynadı. Irak’taki karışıklığın yanında ABD Merkez Bankası’nın (FED) Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısından çıkan sonuçlar ve Banka’nın Başkanı Janet Yellen’ın konuşması, dikkat çeken başlıklar arasında yer aldı.

Hafta genelinde etkili olan Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) örgütünün getirdiği endişeler tüm dünyanın dikkatlerini üzerine topladı. Özellikle küresel petrol arzını sekteye uğratabilecek olması nedeni ile Irak’taki gelişmeler oldukça yakından izlendi. IŞİD’in Musul’un kontrolünü ele geçirmesi ve Türk konsolosluğundaki personeli rehin alması yurtiçi piyasalarda da kaygıları artırırken, yetkililerin sorunun çözümü için diplomatik yolları tercih etmesi tansiyonun düşmesine katkı sağladı. Orta Doğu ülkesinin en büyük petrol rafinerisi olan Beyci’nin IŞİD’in eline geçtiği yönünde basına yansıyan haberler ise, brent petrol fiyatlarının 9.5 ayın en yüksek seviyelerine tırmanmasında önemli rol oynadı. Irak hükümet güçlerinin IŞİD’in faaliyetlerini engellemek için çalışmalarda bulunacağı ve ABD kuvvetlerinin de destek vereceğine ilişkin bilgiler ise gerilimin düşürülebileceği umutlarını canlandırdı. Konuya ilişkin gelişmeler gelecek hafta da piyasaların gündeminde yer almaya devam edecek gibi görülüyor.

Piyasaların merakla beklediği FOMC toplantısı, geçen hafta varlık fiyatlarına yön veren en önemli gelişmeler arasında yer aldı. FED’in beklentiler paralelinde aylık tahvil alımlarını 10 milyar Dolar azaltması ve politika faiz oranını sabit bırakmasının yanında, ekonomik projeksiyonlarını güncellemesi dikkat çekti. Bunla birlikte, FOMC kararlarının yayınlanmasının ardından basın konferansında konuşan Banka’nın Başkanı Yellen’ın “piyasa dostu” açıklamaları Dolar’da değer kayıplarının izlenmesini sağladı. Janet Yellen, faiz oranının uzun bir süre daha düşük seviyelerde kalacağını ifade etti. FED sonrasında endekslerde yükselişler ve Dolar’daki kayıplar öne çıkan fiyat değişimleri oldu. İngiltere Merkez Bankası (BOE) üyelerinden McCafferty’nin faiz artırımının yaklaştığı değerlendirmesinde bulunması, ada ülkesinin para biriminde yükselişlere destek olurken, Dolar endeksindeki gerilemelerin de desteği ile GBP/USD paritesi 2008’den bu yana görülen en yüksek seviyelerine tırmandı. EUR/USD çifti de yükselişlerini hızlandırırken, altın, FED’in düşük faiz politikasını olabildiğince uzun bir süre devam etme konusundaki istekliliğinin görülmesi sonrasında sert yükseliş kaydetti. USD/TRY paritesi bu hafta hem jeopolitik riskler hem de FOMC kararları ile dalgalı bir seyir izledi. Kur, 2,12 ve 2,15 arasındaki alanda değişimler gösterdi.

Gelecek hafta ekonomik veri akışı açısından daha yoğun bir takvim içeriyor. İçeride ise TCMB’nin Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı merakla beklenecekken, haftanın son iki işlem günü Avrupa Birliği liderler zirvesi gündemdeki başlıklar arasında yer alacak. Ayrıca merkez bankaları yetkililerinden gelecek açıklamalar ve Irak tarafındaki olası yeni gelişmeler, yatırımcıların merceği altındaki ana başlıklar arasında yer alacak. Ukrayna’nın, ülkede barışın sağlanması için atacağı adımlar ve Avrupa’nın, Rusya’da sağladığı gaz tedariki konusundaki haberler de yeni haftada yine izlenecek önemli gelişmeler arasında kendine yer bulabilir.

“Ekonomik takvimde öne çıkanlar”

Çin – HSBC Öncü İmalat PMI; Yeni haftanın işleme açılmasından saatler sonra, küresel piyasalar Çin için yayınlanacak olan haftanın önem derecesi yüksek ilk makro-ekonomik göstergeyi gündemlerine alacaklar. Son 5 aydır kritik 50 seviyesinin altında bulunan PMI verisi daralmaya işaret ederken, Mayıs ayındaki veri 48.1’den 49.7’ye çıkarak toparlanma sinyalleri vermişti. Verinin beklentiden farklı bir rakama işaret etmesi halinde piyasalardaki risk algısından, gelişmekte ülke varlıklarına ve Avustralya ile Yeni Zelanda para birimlerine kadar değişimler izlenebilir. Dolayısı ile HSBC tarafından açıklanacak dünyanın en büyük ikinci ekonomisinin öncü imalat PMI verisi yakından takip edilecek göstergeler arasında yer alıyor.

Japonya – BOJ Başkanı Kuroda’nın Konuşması; Ayın üçüncü haftanın son işlem gününde yaptığı değerlendirmeler basında yer alan Japonya Merkez Bankası (BOJ) Başkanı Kuroda, daha önceki konuşmalarından farklı ifadeler kullanmadı. Ancak Başkan’ın ekonominin ılımlı bir trend içerisinde toparlandığı ve %2 enflasyon istikrar kazanana kadar gevşek para politikasının devam edeceği vurguları, Yen’de bir miktar kayıplar görülmesini sağlamıştı. Kuroda ayrıca ekonomik hedeflere ulaşmak için risklerin ortaya çıkması halinde politikaları yeniden ayarlamaktan çekinmeyeceklerinin altını çizdi. BOJ Başkanı’nın haftanın ilk işlem gününde yine Tokyo’da yapması beklenen konuşmasında para politikalarına değinmesi halinde piyasalarda fiyat değişimleri görülebilir. Bu nedenle Kuroda’nın kullanacağı kelimeler piyasalar tarafından dikkatle izlenecektir.

Euro Bölgesi – Öncü İmalat PMI; Haftanın ilk işlem gününde Fransa, Almanya ve Euro Bölgesi geneli için açıklanacak olan öncü imalat ile hizmetler PMI verileri, Euro’da sert hareketlerin görülmesine neden olabileceği için yatırımcılar tarafından dikkatle takip edilecek. Finansal Bilgi Servisi Markit tarafından yayınlanacak rakamlar arasında Almanya’nın öncü imalat PMI verisinin daha yakından mercek altına alınacağını ifade edebiliriz. Ancak ilk olarak gelecek olan göstergelerin Fransa için açıklanacak olması, piyasalarda Almanya ve Euro Bölgesi’ne ilişkin beklentilerin de fiyatlanmasını sağlayabilir. Rakamların genel olarak beklentilerin üzerinde bir tablo çizmesi halinde Euro’da yukarı yönlü hareketler izlenebilecekken, tahminleri karşılamayacak PMI verileri kıtanın ortak para biriminde kayıplar görülmesine neden olabilir.

ABD – Şu Anki Ev Satışları; ABD Merkez Bankası’nın (FED) geride kalan hafta tamamlanan toplantısı sonrasında imalat ve istihdama ilişkin ılımlı değerlendirmeler yapılırken, konut piyasasındaki göstergelerin karışık olmaya devam ettiği belirtilmişti. Son 8 aydır sadece bir kez beklenti rakamının üzerinde açıklanan şu anki ev satışları verisi, dünyanın en büyük ekonomisinde emlak sektörünün gidişatına ilişkin bilgiler vereceği için gündemde yer alacak. Rakamın beklentiden farklı gerçekleşmesi halinde Wall Street endeksleri ve Dolar üzerinde etkiler görülebilir.

Euro Bölgesi – Alman İfo İş Ortamı Endeksi; Euro Bölgesi’nin en büyük ekonomisi olan Almanya’da, yaklaşık 7000 işletmeye yapılan bir anket sonucu IFO Enstitüsü tarafından oluşturulan endeks, piyasaların önem verdiği göstergeler arasında yer almaktadır. Mayıs ayında 111.2 seviyesinden 110.4’e gerileyen iş ortamı endeksi, Ukrayna’ya ilişkin belirsizliği ve Euro Bölgesi’ndeki zayıf ekonomiyi yansıtmıştı. Verinin bu kez beklentinin üzerinde gelmesi halinde Euro’da değer kazanımları görülebilir. Ancak Alman IFO endeksinin tahminleri karşılamaması, kıtanın ortak para biriminde kayıplara yol açabilir.

Türkiye – Merkez Bankası Toplantısı; Mayıs ayı toplantısında politika faiz oranını 50 baz puan indirerek %10’dan %9.50’ye çeken TCMB’nin, anket sonuçlarını incelediğimizde yeni bir indirime gideceğine neredeyse kesin gözü ile bakılıyor. Son aylarda TCMB’nin bağımsızlığı konusundaki spekülasyonlar gündemde daha fazla yer almaya başlarken, hükümetin, yeterli bulmadığı faiz indirimi konusunda eleştirileri de artmıştı. Banka’nın Başkanı Erdem Başçı, son yaptığı konuşmasında enflasyonun Haziran ayı verisinden itibaren düşüşe geçeceği beklentisini yinelerken, büyüme hızının %4’e yakın seyrettiğini ifade etmişti. Para Politikası Kurulu’nun (PPK) agresif bir şekilde faizi düşürmesi beklenmese de, yayınlanacak kararlar dikkatle takip edilecek. PPK’nın atacağı adımlar BIST-100 endeksinde ve Türk Lirası üzerinde sert hareketlerin görülmesine neden olabilir.

ABD – CB Tüketici Güveni; Ekonomisinin büyük bir bölümü harcamalara dayanan ABD için tüketicilerin gelecek ekonomik koşullara ilişkin düşünceleri büyük bir önem taşımaktadır. Mayıs ayında 83.0 ile beklentinin altında kalan Conference Board (CB) tarafından hazırlanan endeks, yine de tahminlere yakın bir performans göstermişti. Ayrıca söz konusu rakam Ocak 2008’den bu yana görülen en yüksek veriye işaret etmişti. Yeni ev satışları verisi ile aynı andan açıklanacak olan rakamın piyasalara etkisini bu rakam ile birlikte değerlendirmeye almak daha faydalı olacaktır.

ABD – Yeni Ev Satışları; ABD Merkez Bankası FED’in, karışık veriler geldiğini belirttiği konut piyasasına ilişkin açıklanacak olan yeni ev satışları rakamları, şu anki konut satışları göstergesinden sonra hafta içerisinde açıklanacak önem derecesi yüksek veriler arasında yer alıyor. Söz konusu veri Nisan ayında 433 bin yeni ev satışının yapıldığına işaret ederek tahminlerin üzerinde olumlu gerçekleşmişti. Mayıs ayına ait bilgiler verecek ve bu hafta yayınlanması beklenen yeni ev satışlarının ise beklentilerden farklı gerçekleşmesi halinde ABD borsaları ve Dolar etkilenebilir. Rakamın tüketici güveni verisi ile birlikte aynı anda açıklanacağını unutmamak gerekiyor.

ABD – Dayanıklı Mal Siparişleri; Piyasalarda sert hareketlerin gerçekleşmesini sağlayabilen ve ABD ekonomisinin sağlığını anlamak için yakından takip edilen göstergeler arsında yer alan dayanıklı ve çekirdek dayanıklı mal siparişleri verileri, bu ay da yatırımcılar tarafından yakından izlenecek. Nisan ayında daralacağı beklenen dayanıklı mal siparişlerinin, %0.8 ile artışa işaret etmesi dikkat çekmişti. Bu hafta açıklanacak olan Mayıs ayına ait veri, yine yatırımcıların gündemindeki önemli göstergeler arasında yer alacakken, beklentinin altında kalacak rakamlar Dolar’da kayıplara yol açabilir. Tahminlerin üzerinde gerçekleşecek dayanıklı mal siparişleri verisi isi ABD’nin para biriminde yükselişlere zemin oluşturabilir. Verinin, nihai büyüme oranı ile birlikte açıklanacağını hatırlatmakta fayda var.

ABD – Büyüme Oranı (GDP); Geride kalan yılın son çeyreğinde %2.6’lık büyüme kaydeden ABD ekonomisi, 2014’ün başlaması ile soğuk kış şartlarının etkisine teslim olmuştu. Son yılların en sert geçen kış mevsimi ABD’de ekonomik aktiviteleri de olumsuz yönde etkiledi. Bu hafta açıklanacak olan veri, Ekonomik Analiz Bürosu tarafından önce iki kez tahmini yayınlanan GDP verisine ilişkin nihai rakam olacak. Son tahmin ise %-1.0 olarak duyurulmuştu. Genellikle, açıklanan ilk iki rakamın piyasalarda daha sert etkiler yarattığını belirtmekte de fayda var. Büyüme oranının beklentinin altında kalması Dolar’a satış getirebilecekken, tahminin üzerindeki rakamlar ABD’nin para biriminde yükselişlere destek olabilir. GDP verisi, dayanıklı mal siparişleri verileri ile aynı anda açıklanacağı için söz konusu rakamı bu göstergeler ile birlikte değerlendirmek faydalı olacaktır.

İngiltere – BOE Başkanı Carney’nin Konuşması; İngiltere Merkez Bankası’nın (BOE) finansal istikrar raporunun sunumunu yapacak olan Banka’nın Başkanı Mark Carney’nin konuşması, bu hafta Sterlin’de sert hareketlerin görülmesine yol açabilecek önemli başlıklar arasında öne çıkıyor. BOE’nin finansal istikrara raporu, mevcut finansal sistemin stabilitesi, finansal istikrarı tehdit edebilecek potansiyel risklerin değerlendirilmesi ve Banka’nın gelecekte finansal sistemi istikrarlı tutabilmesi için önerdiği yolları kapsıyor. Raporun sunumunu yapacak olan ve önceki hafta, politika faiz oranının piyasaların tahmin ettiğinden daha yakın bir tarihte artırabileceğini söyleyen Carney’nin kullanacağı ifadeler yakından izlenecek. Sterlin için haftanın önemli gelişmeleri arasında bu konuşmayı en üst sıraya koyabiliriz.

ABD – İstihdam Talepleri; Geride kalan hafta 312 bin Amerikalının işsizlik maaşına başvuruda bulunduğuna işaret eden istihdam talepleri verisi, tahminlerin üzerinde olumsuz bir tablo çizmişti. 21 Haziran ile biten haftada ise 316 bin Amerikalının işsizlik sigortasına başvurmuş olması bekleniyor. Verinin tahminden farklı olarak gerçekleşmesi, ABD’nin para birimi değerinde değişikliklere neden olabileceği için yatırımcılar tarafından yakından takip edilecek.

Japonya – Enflasyon Oranı (CPI); Nisan dönemi için açıklanan geçen ayki enflasyon rakamları sonrasında haftanın son işlem gününde Japonya için, hane halkı harcamaları, işsizlik oranı ve perakende satışlar gibi veriler piyasaların gündeminde olacak. Ancak bu makro-ekonomik veri setinin arasında Japonya Merkez Bankası’nın (BOJ) da yakından izlediği enflasyon datalarının daha dikkatle inceleneceğini ifade edebiliriz. Nisan ayı başında ülkede devreye giren satış vergisi artışı ile enflasyon, son 23 yılın en yüksek düzeyinde gerçekleşmişti. Ulusal çekirdek CPI ise %3.2 ile BOJ’un para politikasını genişletmek için aceleci davranmak istemeyebileceği düşüncesini desteklemişti. Kuroda’nın genişlemeci para politikalarını destekleyen geçen haftanın son işlem günündeki konuşması sonrasında, Japonya için açıklanacak CPI verileri Nikkei-225 endeksi ve Yen üzerinde sert hareketlerin görülmesine neden olabilir.

Euro Bölgesi – Almanya Öncü Enflasyon Oranı (CPI); Zayıf ekonomik aktiviteler, Euro Bölgesi’nde toparlanma sürecini yavaşlatan önemli bir faktör olarak değerlendirilirken, Bölge genelindeki düşük enflasyon oranı da bunun bir ölçütü olarak yakından takip ediliyor. Euro Bölgesi’nin en büyük ekonomisi olan Almanya’da gerçekleşen enflasyon da, bir öncü gösterge olarak değerlendirilebileceği için bu hafta piyasaların gündeminde olacak önemli veriler arasında yer alıyor. Son 5 aydır beklentilerin altında, son iki aydır da eksi olarak gerçekleşen Almanya’nın aylık bazdaki CPI göstergesi, son aylarda ekonominin hız kesmiş olabileceğine işaret etmişti. Rakamın beklentinin altında kalması Euro’da kayıpların görülmesine yol açabilecekken, beklentinin üzerindeki rakamlar kıtanın ortak para biriminde yukarı yönlü hareketlere destek verebilir.

İngiltere – Büyüme Oranı (GDP); Yılın ilk çeyreğine ilişkin nihai rakam olacak İngiltere’nin GDP verisi, haftanın son işlem gününde ülke ekonomisine ilişkin beklentiler için gündemdeki makro-ekonomik göstergeler arasında yer alacak. 2013’ün son çeyreğinde %0.8’lik büyüme kaydeden ada ülkesi, Ulusal İstatistik Ofisi’nin son yaptığı tahmine göre bu yılın ilk çeyreğinde %0.7’lik bir ilerleme gösterdi. Verinin beklentinin altında olumsuz açıklanması Sterlin’de kayıplara yol açabilecekken, tahminleri aşacak bir rakam, ülkenin para biriminde yükselişleri destekleyebilir.

Önemli NOT: Analizler içerisinde söz edilen beklentiler ve ekonomik verilere ilişkin beklenti rakamları, 20 Haziran 2014 tarihinde saat 17:30’da tamamlanan çalışmalar sonucu belirlenmiştir. Beklentiler analist ve ekonomistlere yapılan yeni anketler, ya da piyasa dinamiklerindeki farklılaşmalar sonucu haftanın ilerleyen günlerinde değişiklik gösterebilmektedir. Bu nedenle hafta içerisinde GCM Forex Araştırma Departmanı tarafından hazırlanan günlük analizlerde güncellenebilecek beklenti ve beklenti rakamlarını takip etmeniz önem taşımaktadır.

EUR/USD ANALİZİ

Bu hafta gözler Fed tarafındaydı ve ABD cephesinden gelen açıklamalar özünde bir süre daha doların değersiz kalacağı şeklinde yorumlandı. Hafta başında 1,3512 seviyesinden yükselmeye başlayan parite 1,3640 seviyesine ulaştı. Paritedeki seyirden şu sonuçları çıkarmak mümkün

Euro üzerinde ECB’nin zayıflatıcı etkisi çok kısa sürdü. ECB’nin aldığı son kararlar uygulanmaya başlayıp sonuçları görülene kadar euro’da kalıcı değer kaybı beklenmeyebilir.

Fed doların değer kazanmasını gündeme getirecek olan faiz artırımında hiç aceleci değil. Değersiz dolar için başarılı Fed ile, değersiz euro için başarısız ECB yanyana gelince Euro/Dolar paritesi için düşüş bekleyenler ECB’den gelecek varlık alım programı uygulama sinyallerine odaklanacak.

Teknik analiz açısından 1,35 seviyesi artık güçlü bir destek. Yükseliş devamında ilk zorlanılacak seviye 200 günlük ortalama seviyesine de çok yakın kalan olan 1,3675 seviyesi.

Destek: 1.3500 – 1.3475 – 1.3400

Direnç: 1,3675 – 1,3710 – 1,3800

GBP/USD ANALİZİ

7 Ağustos 2013 tarihinden itibaren etkisini net bir şekilde hissetmiş olduğumuz 89 günlük basit hareketli ortalamanın her fırsatta destek olması, GBPUSD paritesinin yeniden yükselmesine neden oldu ve bu yükseliş paritenin uzun bir süredir devam eden kritik bir seviye olarak belirlediğimiz 1,7050 seviyesinin test edilmesine katkı sağladı.

Teknik olarak GBPUSD paritesini incelediğimizde 89 günlük basit hareketli ortalama olan 1,6748 destek noktası üzerinde kısa vadeli yükseliş baskısı devam etmektedir. Ancak vadeyi biraz daha büyüterek uzun vadeli olarak GBPUSD paritesini incelediğimizde 1,7050 seviyesinin kritik bir seviye olduğunu görmekteyiz.

“1 no’lu grafik eklenecek”

Aylık grafiği incelediğimizde 1 Ekim 2008 tarihinden beri GBPUSD paritesinin 1,7050 bariyeri altında kaldığını görmekteyiz. Parite, 6 Mayıs 2014 tarihinde 1,6995 seviyesini, 13 Haziran 2014 tarihinde ise 1,6990 seviyesini test etmiş ancak 1,7050 direncini geçememişti. Bu hafta 1,7050 seviyesi üzerinde 1,7061 seviyesi test edilse de 1,7050 seviyesi üzerinde net hareketler gerçekleşememiştir. Yani uzun vadeli ayı piyasası hala daha etkinliğini korumaktadır.

Peki, bundan sonraki süreçte nelere dikkat etmemiz gerekir?

Öncelikle hangi vadede işlem gerçekleştirdiğimizi bilmemiz gerekmektedir. Orta vadeli yükseliş trendinde uzun vadeli düşüş trendini dikkate almak ya da uzun vadeli düşüş trendinde orta vadeli yükselişleri dikkate almak doğru bir yaklaşım değildir. Bu nedenle de gerek günlük gerekse aylık grafikler detaylıca incelenerek nihai kararlar alınması yatırım stratejisi anlamında önemlidir.

Özetlersek; GBPUSD paritesi 1,7050 direnci altında kaldığı müddetçe uzun vadeli düşüş baskısına, 1,6748 destek noktası üzerinde kaldığı müddetçe de orta vadeli yükseliş baskısına maruz kalma düşüncelerimiz devam etmektedir.

NOT: Uzun vadeli olarak düşüş trendinin sonlanabilmesi için 1,7050 seviyesi üzerinde aylık, orta vadeli yükseliş trendinin sonlanabilmesi için de 89 günlük basit hareketli ortalama altında günlük kapanışa ihtiyaç vardır. Bu şartlar sağlanmadığı müddetçe parite bir müddet daha 1,7050 ile 89 günlük basit hareketli ortalama arasında seyrini sürdürmek isteyebilir.

Destek; 1,6915-1,6850-1,6748
Direnç; 1,7085-1,7160-1,7250

USD/TRY ANALİZİ

Fed’in faiz artırımına, dolayısıyla dolarda değer kazanma sürecini hızlıca başlatmayacağı Başkan Yellen’ın basın toplantısında ifade edildi. Fed’in devam ettirdiği piyasa dostu tavır en çok gelişen ülke piyasalarına rahatlama getirdi.. Fed açıklamalarından önce 2.15 seviyesinde olan parite 2.13 seviyesinin altına geriledi. Fed’i kazasız atlatıp rahatlayan piyasa Irak ile ilgili ABD planının açıklanmasından sonra tekrar 2.15 seviyesine yöneldi. Irak gerginliği TL üzerinde baskı kurmaya devam ediyor. Irak ile olan ticari ilişkilerin sekteye uğraması, yükselen petrol fiyatının dış ticaret dengesinden cari açığa, oradan enflasyona kadar uzanan olumsuz etkisi TL’de değer kaybına neden oldu. Sürecin uzaması, sıcak çatışma baskının daha da artmasına sebep olacağı için, her ne kadar büyük merkez bankaları gelişen ülke para birimlerine destek oluyor görünse de sınırımızdaki gerginlik azalmadan Dolar/TL paritesi için 2.10 seviyesinin altına inmesi zor olacak.

Bunun yanında Merkez Bankası’nın 24 Haziran’daki toplantısı ve faiz indirim beklentisi var. Piyasada 50-100 baz puan arası indirim beklentisi oluşmuş durumda. TL’ye etkisi açısından faiz indirimi senaryolarını sıralarsak

Faiz indirimi yapılmaması: Bu durumda jeopolitik riski bir kenara bırakırsak TL’nin değer kazanması, paritenin 2.12-2.14 arasında dalgalanması beklenebilir.

50 baz puanlık indirim: Büyük oranda bu beklentinin fiyatlandığını düşünüyoruz, kura anlamlı etkisi olmayabilir.

100 baz ve üzeri faiz indirimi: Irak gerginliği ile 100 baz puan ve üzeri faiz indirimi kuru 2.15-2.17 aralığına taşıyabilir.

Teknik analiz açısından 200 günlük hareketli ortalama seviyesi olan 2,1089 üzerinde olmak yükselişin bitmediğinin işareti. Haftanın sonuna doğru 2.12-2.15 arası hareketler izlenmişti. Şimdilik 2.1530 seviyesi önemli bir direnç. Gün sonu kapanışlarla aşılmadığı sürece haber akışına göre tekrar 2.12 seviyesine doğru geri çekilme ihtimali var.

Destek: 2,1200-2,1089-2,0765

Direnç: 2,1530-2,1700-2,2000

USD/JPY ANALİZİ

USD/JPY paritesinde haftanın en etkili gelişmesinin FOMC toplantısı ve sonrasında gerçekleşen açıklamalar olduğunu söyleyebiliriz. FOMC sonrası düşüşe geçen Dolar endeksiyle birlikte, USD/JPY paritesinde de aşağı yönlü hareketler görüldü. Haftanın son işlem gününde Japonya Merkez Bankası Başkanı Kuroda’nın genişlemeci politikaları savunan konuşmasıyla birlikte değer kaybeden Yen, paritenin kayıplarını bir miktar toparlamasını sağladı.

Teknik olarak incelediğimizde, hafta boyunca gerçekleşen fiyat hareketleri sonrasında, haftanın açılış seviyesi olan 102,06’ya yakın seyrin sürdüğünü görüyoruz. Paritede yaklaşık 9 aydır süren ve 50 haftalık basit hareketli ortalamanın desteklediği yükseliş kanalının güncelliğini koruduğunu söyleyebiliriz. Paritenin, kanalın alt noktası olan 100,75 – 101,20 bandı üzerinde kaldığı müddetçe, yukarı yönlü baskıların ağırlık kazanabileceğine dair beklentimizi korumaktayız. Yükselişlerde 102,85 seviyesi, oluşturduğu baskı nedeniyle takip edilmelidir. Bu seviyenin geçilmesi, mor renkle belirttiğimiz düşüş eğiminin baskısını sona erdirebilir ve 105,45’leri hedefleyebilecek alımlara olanak sağlayabilir.

Paritede düşüş beklentisi oluşturabilmek için, 102,85’in geçilememesiyle gerçekleşebilecek tepki satışlarının takibi gerekmektedir. Düşüşlerde 100,75 seviyesinin altında gerçekleşebilecek günlük kapanış, yükseliş kanalının sonlanmasına yol açabilir.

Destek: 101,20 – 100,75 – 99,95
Direnç: 102,85 – 103,40 – 104,10

EUR/JPY ANALİZİ

Geride bıraktığımız hafta piyasaların merakla beklediği FOMC toplantısı sonuçlandı. FOMC sonrası Dolar endeksindeki düşüşün, muadil para birimi olan Euro üzerinde pozitif bir etki yarattığını söyleyebiliriz. Bu gelişmenin etkisi ve Japonya Merkez Bankası Başkanı Kuroda’nın haftanın son gününde genişlemeci para politikalarını destekleyen açıklamasının eşliğiyle birlikte, paritede sınırlı da olsa yukarı yönlü hareketlerin gerçekleştiğini gördük.

Haftalık grafiği incelediğimizde, 137,68 – 140,08 bandındaki hareketlerin 5. haftasını bitirmekte olduğunu görüyoruz. Önümüzdeki süreçte bandın dışında gerçekleşebilecek hareketler, paritede teknik açıdan önemli bir gösterge oluşturabilir. Kırmızı renkle belirtilen kanalın kırılması sonrasında, mor renkle belirttiğimiz düşüş eğimi ve etkileri dikkat çekmektedir. Kısa vadeli incelediğimizde, bandın üst noktasından gerçekleşen sert düşüş sonrasında gerçekleşen hafif toparlanma sonrası, düşüş baskılarının netlik kazanabilmesi için 137,68 seviyesinin kırılması gerekmektedir. Bu durumda kahverengiyle belirttiğimiz uzun vadeli trendin hedeflenmesi beklenebilir.

Paritede yukarı yönlü hareketlerin trend yönünde ön plana çıkması için, bandın üst noktası olan 140,08 seviyesinin geçilmesi gerekmektedir. Bu şartla birlikte alımların 142,45’e ulaşması durumunda, mor renkle belirttiğimiz düşüş eğiminin oluşturduğu baskıların güç kaybetmesi olasıdır. Böylelikle alımların ivme kazanması beklenebilir.

Destek: 137,68 – 136,20 – 135,40
Direnç: 139,00 – 140,08 – 140,94

HAM PETROL ANALİZİ

Ham petrolde, Irak gündemiyle birlikte gerçekleşen sert yükseliş sonrasında, geride bıraktığımız haftanın satış ağırlıklı geçtiğini söyleyebiliriz. Ancak satışların sınırlanmış olduğunu da belirtmek gerekiyor. Önümüzdeki süreçte, jeopolitik gelişmelerin fiyat üzerindeki etkileri nedeniyle gündemin dikkatle takip edilmesi gerekmektedir. Ek olarak arza dair endişelerin etkili olduğu süreçte, ABD ham petrol stok verilerinin takibi de sürdürülecektir.

105,10 seviyesi belirleyici olabilir

Teknik olarak incelediğimizde, Irak gündeminin boy göstermesiyle birlikte yaklaşık 9 aydır yükselişleri sınırlandıran 105,20 bölgesinin geçildiğini görmüştük. Bu hafta hem makro açıdan hem de teknik açıdan değerlendirdiğimizde, toparlanma sürecinin hakim olmasının yanında, haftanın dip noktası olan 105,10 seviyesi üzerinde tutunma çabası da dikkat çekti. Kanal için önemli bir seviye durumunda olan 105,10 üzerindeki gerçekleşebilecek her günlük kapanış, kanal üst bölgesinde bulunan 110’ların hedeflenme isteğine destek oluşturucu nitelikte olabilir.

Ham petrol fiyatında düşüş yönlü beklentisi olan forex katılımcılarının, 105,10 seviyesini ve zayıflayabilecek bir Irak gündemini takip etmesi gerekmektedir. 105,10 seviyesinin altında gerçekleşebilecek en az 2 günlük üst üste kapanış, kanal alt bölgesini hedefleyebilecek tepki satışları için teşvik edici olabilir.

Destek: 105,10 – 102,65 – 100,40
Direnç: 108,15 – 110,70 – 112,35

ALTIN ANALİZİ

Fed’den gelen yumuşak ifadeler içeren açıklamalar dinmeyen Irak gerginliğiyle birleşince altın için yükseliş fırsatı yarattı. 1285 seviyesindeki direnç hızla geçildi ve 1320 dolar seviyesi de aşıldı.

Altında yükseliş için Fed desteği makul kabul edilebilir fakat Irak gerginliğinin yatırımcıları güvenli liman aramaya ittiğini söylemek güç. Güvenli liman algısını incelerken hisse senetleri piyasasına da bakmak gerek. ABD-Avrupa borsalarında risk almaktan kaçınma var mı, düşüş yaşanıyor mu diye baktığımızda tam tersi bir durum görüyoruz. ABD-Avrupa borsaları zirvelerinde. Bu durumda risk algısı arttı altın yükseldi düşüncesi yükselen borsa endeksleriyle çelişiyor. Fakat zirvelerde dolaşan endekslerde gerileme bekleniyorsa altın için yukarı yönde hareket alanı var diyebiliriz.

Teknik analiz açısından 200 günlük ortalama seviyesi 1284 seviyesi üzerinde olmak yükseliş için pozitif. Yükselişin devamında ilk direnç 1331 seviyesinde. Bu seviye aşılırsa 1360 seviyesine yönelim mümkün. Geri çekilmelerde 1310-1300 seviyelerinde destekler mevcut. Ana desteği hareketli ortalama seviyesi olan 1284 olarak kabul ediyoruz. Gün sonu kapanışlar 1284 seviyesi üzerinde oldukça yukarı yönlü denemelerin devamı beklenebilir.

Destek: 1310-1300-1284
Direnç: 1331-1360-1392

DAX30 ANALİZ

3 Haziran 2013 tarihinden itibaren yükseliş trendinde hareketlerine devam eden ve her fırsatta yaşanılacak olası geri çekilmelerin alış fırsatı olması gerektiği hususundaki ifadelerimizi sizlerle paylaşmış olduğumuz Dax30 endeksi bu hafta psikolojik bir seviye olan 10.000 direnci üzerinde hareketlerine devam etti ve 10028 seviyesini test etti. Haftanın son işlem gününde de şu sıralar 1032 seviyesinde seyrini sürdürmektedir.

40 haftalık basit hareketli ortalama, endeks için uzun bir süredir trend göstergesi olarak karşımıza çıkmaktadır ve şuan ki güncel seviyesi 9335 olarak belirlenmiştir. Yani uzun vadeli olarak 9375 destek noktası üzerinde kaldığı müddetçe Dax30 endeksi son iki haftanın zirve noktası olan 10035 seviyesini geçmek isteyebilir.

Kısa vadeli olarak incelediğimizde ise son haftanın dip noktası olarak belirttiğimiz 9865 desteği endeks için kritik bir destek noktasıdır. Aynı zamanda da kontrol noktası olarak da ifade edebileceğimiz bu seviye üzerinde kaldığımız son iki haftanın zirve noktası olan 10035 seviyesini geçmek isteyebilir. 10035 seviyesinin geçilmesi durumunda ise yükseliş trendinde kanalın üst noktası olan 10500 yeni hedef seviyemiz olarak belirlenmiştir. Endekste yeniden satış baskısı oluşabilmesi için 9865 desteğinin aşağı yönlü kırılması gerektiğini unutmayalım. Ancak bu şart sağlanabilirse 9780 ve 9655 seviyeleri gündeme gelebilir.

Destek: 9945-9865-9780
Direnç: 10035-10155-10310

S&P500 ANALİZ

11 Kasım 2012 tarihinden itibaren yükseliş trendinde hareketlerine devam eden ve her fırsatta yaşanılacak olası geri çekilmelerin alış fırsatı olması gerektiği hususundaki ifadelerimizi sizlerle paylaşmış olduğumuz S&P500 endeksi bu hafta da psikolojik bir destek noktası olan 1900 seviyesi üzerinde kalarak yukarı yönlü hareketlerini devam ettirdi ve hafta içerisinde 1951,75 seviyesine kadar yükseldi. Şu sıralar 1952 seviyesinde hareketini sürdürmektedir.

34 haftalık basit hareketli ortalama endeks için uzun bir süredir trend göstergesi olarak karşımıza çıkmaktadır ve şuan ki güncel seviyesi 1842 olarak belirlenmiştir. Yani uzun vadeli olarak 1842 destek noktası üzerinde yeni rekor seviyelerinin test edilme potansiyeli güçlüdür.

Kısa vadeli olarak incelediğimizde ise son iki haftanın dip noktası olarak belirttiğimiz 1918 seviyesi endeks için kritik bir destek noktasıdır. Aynı zamanda da kontrol noktası olarak da ifade edebileceğimiz bu seviye üzerinde kaldığımız müddetçe yukarı yönlü hareketlerin devam etme ihtimali güçlüdür ve bu tutum endeksin 1955 seviyesine kadar yükselişini destekleyebilir. 1955 bariyerinin geçilmesi durumunda ise yükseliş trendinde kanalın üst noktası olan 1980 seviyesi hedeflenmek istenebilir. Endekste yeniden satış baskısı oluşabilmesi için 1913 desteğinin aşağı yönlü kırılması gerektiğini unutmayalım. Ancak bu şart sağlanabilirse 1895 ve 1865 seviyeleri gündeme gelebilir.

Destek: 1918-1895-1880
Direnç: 1955-1980-2000

GCM Forex Haftalık Bülteni Hazırlayanlar:

Araştırma Müdürü: Erdoğan TURAN – “EURUSD, USDTRY ve Altın Analizi
Başanalist: Kudret AYYILDIR - “, GBPUSD, Dax30 ve S&P500 Analizi”
Analist: Sermet DOGAN – “Makro-Ekonomik Gelişmeler”
Yardımcı Analist: Umut TUNCER - ” USDJPY, EURJPY ve Ham Petrol Analizi”

NOT: Bu analizler GCM Forex’den izinsiz olarak yayınlanamaz, kaynak gösterilmeden kullanılamaz.

http://www.gcmforex.com/

Günlük piyasa analiz ve yorumları ücretsiz e-posta adresinize gelmesini istiyorsanız tıklayın ve formu doldurun.

Etiket: Haftalık Parite ve Emtia Analizi, GCM Forex, Kudret AYYILDIR, Sermet DOĞAN, Umut TUNCER, Foreks, Forex, Forex Analizleri, Forex Makaleleri, Forex Yorumları, Teknik Analiz, Temel Analiz, EUR/USD Analiz, GBP/USD Analiz, USD/TRY Analiz, USD/JPY Analiz, Ham Petrol Analiz, Altın Analiz,

ücretsiz üye olun

1052 kere okundu

KOBİTEK - KOBİLERİN İŞ PORTALI
© 2001-2024

Facebook LinkedIn

KOBITEK.COM, bir TEKNOART Bilişim Hizmetleri Limited Şirketi projesidir.

2001 yılından beri KOBİlere ücretsiz bilgi kaynağı olma hedefi ile, alanında uzman yazarlar tarafından sunulan özgün bir iceriğe sahiptir.

Tüm yazıların telif hakları KOBITEK.COM'a aittir. Alıntı yapılabilir, referans verilebilir, ancak yazarın kişisel bloğu dışında başka yerde yayınlanamaz