02 - 06 Şubat 2015 GCM Forex Haftaya Bakış Analizi

Bu yazıyı paylaş
X It! LinkedIn Facebook

“Piyasalar geçen hafta neleri konuştu?”

Ocak ayının son haftası genel olarak, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin merkez banklarından gelen açıklamalar, Yunanistan’daki seçimler sonrasındaki süreç ve yayımlanan makro-ekonomik göstergelerin öne çıktığı bir işlem dönemi olarak geride kaldı. Türkiye, ABD ve Rusya merkez bankalarının açıklamaları özellikle hem iç, hem de dış piyasalarda gündemde yer alırken, politika yapıcıların değerlendirmeleri varlık fiyatlarında etkili oldu.

Geçtiğimiz haftanın öne çıkan gelişmelerini daha detaylı incelemek için tıklayınız.

“Yeni haftada ekonomik takvimde öne çıkanlar”

Çin – HSBC İmalat PMI; Hafta sonu açıklanacak hükümetin imalat PMI verisi sonrasında küresel piyasalar yeni haftanın ilk işlem gününde, bu kez HSBC ve Markit’in birlikte hazırladığı aynı veriyi gündemlerine alacaklar. Altı ay boyunca PMI verileri için kritik olan 50 seviyesinin üzerinde gerçekleşen HSBC imalat PMI, Aralık döneminde ise 49.6 ile ilgili eğişin altına kadar geriledi. Ağustos’taki 51.7’den, 49.6’ya doğru görülen bu gerileme, ülkede ekonomik büyümenin hız kesebileceği endişelerini artırırken, Çin hükümetinin ekonomiye vereceği desteği hızlandıracağı düşüncesine destek vermişti. 23 Ocak’ta açıklanan öncü rakamı 49,8 olarak gerçekleşen verinin piyasa beklentilerinden farklı olması halinde, piyasaların risk algısında, Çin’in önemli ticaret ortakları olan Yeni Zelanda ve Avustralya’nın para birimlerinde, bakır ve petrol gibi emtia fiyatlarında, gelişen ve gelişmiş ülke borsalarında değişimler izlenebilir.

Euro Bölgesi – İmalat PMI; 23 Ocak’ta yayımlanan öncü rakamlar sonrasında haftanın ilk işlem günüde Euro Bölgesi geneli ve üye ülkeleri için nihai imalat PMI verileri açıklanacak. Öncü verilerin çizdiği karışık görünümün ardından Ocak ayına ait datalarda bir değişiklik olup olmadığı dikkatle izlenecekken, Euro, ilgili veri seti ile birlikte fiyat değişimleri yaşayabilir.

İngiltere – İmalat PMI; 5 Şubat’ta yapılacak İngiltere Merkez Bankası’nın (BOE) toplantısı öncesinde yayımlanacak ülkenin imalat PMI verisi, Sterlin için piyasaların son derece yakından takip edeceği makro-ekonomik göstergeler arasında bulunuyor. İki aylık bir yükseliş eğilimi yakaladıktan sonra Aralık döneminde gerileyen ada ülkesinin imalat PMI rakamı, yaklaşık iki yıldır genişlemeye işaret eden 50 seviyesinin üzerinde bulunuyor (Aralık ayı - 52.5). Ocak ayına ait datanın beklentinin üzerinde gerçekleşmesi halinde Sterlin’de yukarı yönlü hareketler izlenebilecekken, tahminin altındaki rakamlar, ülkenin para biriminde baskı oluşturabilir.

ABD – Çekirdek PCE Fiyat Endeksi; ABD Merkez Bankası’nın (FED) enflasyondaki değişimleri izlemek için kullandığı PCE fiyat endeksi, her ne kadar gecikmeli bilgiler verse de piyasalarda etkili olabilen bir makro-ekonomik gösterge olarak dikkat çekmektedir. Gıda ve enerji fiyatlarının hariç tutularak hesaplandığı çekirdek PCE (Personal Consumption Expenditures - Kişisel Tüketim Harcamaları) fiyat endeksi Aralık ayına ilişkin bilgiler verecekken, Kasım ayında endeksin %0.0 ile kişisel tüketim harcamalarında değişim olmadığına işaret ettiğini söyleyebiliriz. İlgili verinin beklentinin üzerinde açıklanması Dolar’da yükseliş eğilimi görülmesini sağlayabilecekken, tahminin altındaki rakamlar kayıplara yol açabilir.

ABD – ISM İmalat PMI; Haftanın son işlem gününde yayımlanacak ABD’nin istihdam raporu öncesinde, dünyanın en büyük ekonomisindeki ilerlemeye yönelik fiyatlamaların yapılmasına neden olabilecek ISM Enstitüsü’nün imalat PMI verisi, ABD ekonomisi için önemli bir gösterge olarak değerlendirilmektedir. Aralık ayında gerileme kaydeden ISM imalat PMI verisi piyasa beklentilerinin de altında kalmıştı. Üretim sektörüne ilişkin ipuçları verecek ilgili rapor, istihdam seviyesine ait ipuçları da içereceği için Cuma günkü tarım dışı istihdam değişimi verisi öncesinde Dolar’da sert değişikliklerin görülmesine neden olabilir. Rakamın beklentinin üzerinde gerçekleşmesi halinde Dolar’da yükselişler zemin kazanabilecekken, öngörülenin altında kalacak datalar, ABD’nin para biriminde kayıplara yol açabilir.

Avustralya – Merkez Bankası Toplantısı; Küresel piyasaların bu hafta yakından izleyeceği gelişmelerden öne çıkanlar arasında Avustralya Merkez Bankası’nın (RBA) faiz beyanatının dikkat çektiğini ifade edebiliriz. Yılın ilk toplantısını gerçekleştirecek RBA, son derece kritik bir süreç içerisinde yer alıyor. Petrol öncülüğünde son aylarda gerileyen emtia fiyatları, özellikle kıta ülkesinin önemli ihracat kalemlerinden olan demir cevheri fiyatlarını da aşağı çekmişti. Bu paralelde Avustralya Doları, geride kalan yılın Eylül ayından itibaren önemli kayıplar yaşadı. Gerek Çin ekonomisindeki büyümenin hız kesmesi, gerekse RBA’nın para politikasına ilişkin açıklamaları, gerileyen emtia fiyatları ile birlikte ülkenin para birimindeki düşüşlere temel oluşturdu. Benzer ekonomik yapılara sahip diğer ülkelerde merkez bankalarının para politikalarını genişletici yönde adımlar atmaları, RBA üzerinde de bu baskının artmasına neden oldu. Son olarak petrol ihracatçısı Kanada’nın Merkez Bankası’nın (BOC) sürpriz faiz indirimi, Avustralya için de benzer beklentilerin daha güçlü bir şekilde gündeme taşınmasına neden olarak, Avustralya Doları’nın değer kaybetmesine yol açmıştı. Avustralya’nın üçüncü büyük bankası ANZ, bu yılın ilk altı ayında RBA’dan 50 baz puan faiz indirimi beklediğini açıkladı. Westpac ve NAB gibi kuruluşlarda 2015’de Banka’dan iki kez faiz indirimi beklediklerini ifade ettiler. RBA’nın para politikasına ilişkin açıklamaları ve faiz oranında atacağı adımlar ülkenin para biriminde sert değişikliklerin görülmesine neden olabileceği için piyasaların yakın merceği altında yer alacak. RBA’nın bu toplantısında %2.50 seviyesinde olan politika faizinde bir değişiklik yapması beklenmiyor.

Türkiye – Enflasyon Oranı (CPI); Türkiye için son ayların en kritik enflasyon rakamlarının belki de bu hafta açıklanacağını söylemek, geride kalan hafta içerisinde TCMB Başkanı Erdem Başçı’nın konuşması sonrasında yanlış bir ifade kullanmak olmayacaktır. Merkez Bankası son aylarda, faiz politikasında atacağı adımlar ile enflasyon oranı arasında güçlü bir ilişki olacağının ipuçlarını vermişti. Ancak Erdem Başçı’nın Ocak ayı enflasyon oranının beklentilerden daha fazla gerilemesi halinde bir ara toplantı ile faiz indirimi kararı alabileceklerini belirtmesi, Türk Lirası tarafında kayıpların hızlanmasına neden olan önemli bir faktör olarak öne çıktı. Başkan, son olarak %8.17 seviyesinde açıklanan yıllık enflasyon oranında 1 puandan daha fazla gerileme olması halinde, Şubat ayı sonlarındaki bir sonraki toplantıya kadar beklemeyebileceklerini ifade etti. Bu açıklamanın ve ABD Merkez Bankası’nın (FED) beyanatlarının ardından Türk Lirası geride kalan hafta Dolar karşısında yeni rekor seviyelere kadar geriledi. USD/TRY paritesi ise bu paralelde önemli çıkışlar kaydetti. Ayrıca Rusya Merkez Bankası’nın (CBR) geride kalan haftanın son işlem gününde sürpriz bir şekilde faiz indirmesi sonrasında Türk Lirası’nda hız kazanan kayıpların ardından TCMB’nin açıklama yapmak zorunda kalması dikkat çeken notlar arasında yer aldı. TCMB son piyasa hareketlerinin, Banka’nın öngördüğü faiz indirim sürecinin temkin düzeyi ile uyumlu olmadığını belirtti. Bu paralelde Banka’dan ara bir toplantı ile faiz indirimi gelme ihtimalinin bir miktar azaldığını ifade edebiliriz. Ancak yine de açıklanacak rakamlar arasında yıllık enflasyon oranının gerilemesi ve %8.17’nin bir puandan fazla altında gerçekleşmesi halinde TCMB’nin ara bir toplantı ile faiz indirebileceği beklentisi Lira’da kayıpların hızlanmasına neden olabilir. İlgili verinin yükseliş kaydetmesi halinde ise bu beklenti törpülenerek, Merkez Bankası’nın yeni indirimlerden kaçınacağı düşüncesi para biriminde değer kazanımları için zemin oluşturabilir.

İngiltere – Yapı PMI; Haftanın ilk işlem günündeki imalat göstergesinin arından, İngiltere Merkez Bankası’nın (BOE) faiz beyanatı öncesinde izlenecek rakamlar arasında yapı PMI verisi de bulunuyor. Sterlin’in hassas olduğu PMI verileri arasında dikkat çeken ve inşaat sektöründeki gelişmeler hakkında bilgi verecek olan data, piyasalar tarafından dikkatle takip edilecek. Eylül ayı için yayımlanan 64.2 seviyesindeki rakam, yılın en yüksek ikinci göstergesi ve aynı zamanda son 8 ayın da en iyi datasıydı ancak, ilgili verinin Ekim, Kasım ve Aralık aylarında art arda gerilediği görüldü. Beklentinin üzerindeki bir yapı PMI, Sterlin’e yükselişler getirebilecekken, tahminin altındaki rakamlar ada ülkesinin para biriminin değerinde kayıplara yol açabilir.

Kanada – Hammadde Fiyat Endeksi (RMPI); Kanada ekonomisindeki gelişmeleri izleyebilme adına mercek altına alınan makro-ekonomik göstergeler arasında yer alan hammadde fiyat endeksi (Raw materials Price Index – RMPI) son beş aydır gerilemeye işaret ediyor. İmalatçılar tarafından satın alınan hammaddelerin fiyatındaki değişimi gösteren endeks, bir enflasyon datası olarak incelenmektedir. Özellikle, ülkenin ekonomisi adına önemli bir emtia olan petrol fiyatlarındaki son aylarda görülen düşüşler, hem RMPI göstergesinde hem de ülkenin ekonomisi ile birlikte para biriminde baskı yapıyor. Kasım ayında %-5.8 olarak yayımlanan datanın, Aralık dönemine ilişkin açıklanacak verisinin piyasa beklentilerinden farklı gerçekleşmesi halinde Kanada Doları’nda fiyat değişimleri izlenebilir.

ABD – Fabrika Siparişleri; Son dört aydır üst üste düşüş kaydeden ABD’nin fabrika siparişleri Kasım ayında %-0.7 ile gerilemenin devam ettiğine işaret etmişti. Temmuz döneminde %10.5 seviyesindeki artış, Boeing firmasının rekor düzeydeki ticari uçak siparişi almasından kaynaklanmıştı. İlgili dönemin ardından aşağı yönlü bir eğilim kaydeden fabrika siparişlerini, bu nedenden dolayı aslında olumsuz bir data seti olarak değerlendirilmekten çok, eski normal seviyelerine dönme süreci olarak değerlendirmek daha doğru olabilir. Aralık ayına ait bilgiler verecek fabrika siparişleri verisinin beklentinin üzerinde gerçekleşmesi haline Dolar’da yükselişler izlenebilecekken, tahminin altında kalacak rakamlar ABD’nin para biriminde düşüşlere zemin oluşturabilir.

Yeni Zelanda – İstihdam Değişimi; Bu yılın üçüncü çeyreğinde %5.4 olarak açıklanan Yeni Zelanda’nın işsizlik oranı, beklentilerin altında olumlu bir rakama işaret etmişti. Aynı zamanda ilgili data, 2009 yılının ilk çeyreğinden bu yana görülen en iyi işsizlik oranı verisi olarak kayıtlara geçti. İşsizlik oranı ile aynı anda açıklanacak olan istihdam değişimi verisi de, yine yılın üçüncü çeyreği için, beklentilerin üzerinde olumlu bir istihdam artışına işaret etmişti. Küresel piyasa katılımcıları, geride kalan yılın son çeyreğine ilişkin açıklanacak olan her iki veriyi de yakından takip edecekken, istihdam verilerinin genel olarak öngörülenden daha iyi bir tablo oluşturması halinde Yeni Zelanda Doları’nda yükselişler izlenebilir. Aksi bir durumda ise ülkenin para biriminde aşağı yönlü hareketler hız kazanabilir.

Yeni Zelanda – RBNZ Başkanı Wheeler’ın Konuşması; Çarşamba sabahı Yeni Zelanda’nın en büyük şehri olan Christchurch’da, kar amacı gütmeyen bir kuruluş olan Canterbury İşverenleri Ticaret Odası’nın (Canterbury Employers Chamber of Commerce - CECC) panelinde ülkenin Merkez Bankası (RBNZ) Başkanı Graeme Wheeler’ın bir konuşma yapması bekleniyor. Konuşma metni RBNZ’nin web sitesinden yayımlanacak Başkan’ın ifadeleri, ülkenin para biriminde sert hareketlerin görülmesine neden olabilir. Son toplantısında para politikasının yönünde önemli bir değişik yapma kararı alan RBNZ, Yeni Zelanda Doları’nın değer kaybetmesine neden olmuştu. Dolayısı ile Wheeler’ın açıklamaları piyasalar tarafından yakından izlenecek diyebiliriz.

Çin – HSBC Hizmetler PMI; Hafta sonu Çin hükümeti tarafından açıklanan imalat ve imal olmayan PMI, haftanın ilk iş gününde ise HSBC imalat PMI datalarının ardından piyasalar Asya’nın en büyük ekonomisi adına Çarşamba sabahı hizmetler PMI verisini izleyecekler. Markit ve HSBC’nin ortak çalışması ile hazırlanan hizmetler PMI göstergesi, yeni hafta içerisinde Çin ekonomisinin gidişatına ilişkin bilgiler verecek. Aralık ayında 53.4 ile önceki döneme göre yükseliş kaydeden HSBC hizmetler PMI datası, piyasaların risk algısında, Çin’in önemli ticaret ortakları olan Yeni Zelanda ve Avustralya’nın para birimlerinde, bakır ve petrol gibi emtia grubu fiyatlarında, gelişen ve gelişmiş ülke borsalarında değişimler izlenmesine neden olabilir.

Euro Bölgesi – Hizmetler PMI; Çin için açıklanan rakamın ardından Çarşamba günü içerisinde piyasalar, Euro Bölgesi ve üye ülkelerinden gelecek hizmetler PMI verilerini izlemeye devam edecekler. İspanya, İtalya, Fransa ve Almanya gibi ülkelerin sonrasında Euro Bölgesi’nin geneli için hesaplanan data yayımlanacak. Aralık’ta 51.6 seviyesine gerileyen Euro Bölgesi hizmetler PMI verisi, öncü rakama göre Ocak döneminde 52.3 olarak gerçekleşti. Piyasalarda açıklanan bu öncü rakamda bir revize yapılıp yapılmadığı izlenecek. Parasal birliğin ekonomisindeki aktivitelerin hızına ilişkin bilgiler verecek ilgili PMI verileri, kıtanın ortak para birimi üzerinde etkili olabilir.

İngiltere – Hizmetler PMI; İngiltere ekonomisinin önemli kalemleri içerisinde en büyük paya sahip olan hizmet sektörü adına bilgiler verecek PMI verisi, haftanın dikkat çeken makro-ekonomik göstergeleri arasında yer alıyor. İki aylık bir gerileme döneminden sonra Kasım ayında yükseliş kaydeden hizmet PMI verisi, Aralık ayında ise yeniden düşerek Mayıs 2013’den sonra görülen en zayıf rakama işaret etti. İlgili gösterge İngiltere Merkez Bankası’nın (BOE) Perşembe günkü faiz beyanatı öncesinde Sterlin’de sert fiyat değişimlerinin izlenmesine yol açabilir. Ocak ayına ait açıklanacak söz konusu verinin beklentinin üzerinde gerçekleşmesi halinde Sterlin’de yükselişler zemin bulabilecekken, tahmini yakalayamayacak rakamlar ülkenin para biriminde aşağı yönlü baskı oluşturabilir.

ABD – ADP Tarım Dışı İstihdam Değişimi; Ocak ayında ABD ekonomisinin ne büyüklükte bir özel sektör istihdamı sağlayabildiğini gösterecek ADP verisi, tarım endüstrisi dışındaki sektörler adına bilgi verecek haftanın kritik göstergeleri arasında yer alıyor. Cuma günü yayımlanacak tarım dışı istihdam verisi öncesinde, ilgili rakama ait beklentileri şekillendirebilecek ADP tarım dışı istihdam değişimi göstergesi, son 7 aydır 200 bin seviyesinin üzerinde gerçekleşiyor. Dolar’da sert fiyat değişimlerinin görülmesine yol açabilecek datanın piyasa beklentisini aşması halinde, ABD’nin para biriminde önemli yükselişler izlenebilecekken, tahminlerin altında kalacak bir data, aşağı yönlü hareketlerin görülmesine neden olabilir.

ABD – ISM İmal Olmayan PMI; Haftanın ilk iş gününde açıklanan imalat endeksi sonrasında, Cuma günü gelecek istihdam raporuna ait beklentileri yönlendirebilecek bir başka ABD verisi de, ISM imal olmayan PMI olarak dikkat çekiyor diyebiliriz. Ağustos ayında 59.6 ile Şubat 2011’den bu yana görülen en yüksek seviyesine çıkan endeks, Eylül ve Ekim dönemlerinde gerilemiş, Kasım ayında yeniden yükselişe geçmişti. Aralık döneminde ise endeksin, 56.2 ile yeninden düşüşe geçtiğini ve Haziran ayından sonraki en düşük seviyesine gerilediğini gördük. ISM imal olmayan PMI endeksinin Ocak ayında beklentinin üzerinde gerçekleşmesi, Cuma günü gelecek ABD verilerinin de olumlu bir performans gösterebileceği düşüncesine destek olarak Dolar’da yukarı yönlü hareketlere zemin oluşturabilecekken, öngörülenin altında kalacak rakamlar kayıplara yol açabilir.

Kanada – Ivey PMI; “Richard Ivey School of Business” tarafından yaklaşık 175 Kanadalı satın alma yöneticisine yapılan bir anket sonucu oluşturulan ve kısaca Ivey PMI olarak isimlendirilen Kanada’nın ilgili göstergesi, ülke ekonomisindeki ilerleyişe ilişkin önemli bilgiler verdiği düşünüldüğü için yakından izlenen bir makro-ekonomik göstergedir. Son altı aydır, PMI verileri için gelişime işaret eden 50 seviyesinin üzerinde gerçekleşen data, Aralık ayında 55.4’e düşerek bir ay aradan sonra yeniden gerileme kaydetmişti. Ivey PMI göstergesinin beklentinin üzerinde açıklanması, petrol fiyatlarındaki gerileme ve ülkenin Merkez Bankası’nın sürpriz faiz indirimi ile son aylarda düşüş kaydeden Kanada Doları’nda değer kazanımlarını destekleyebilecekken, tahminin altında kalacak rakamlar, ülkenin para biriminde kayıplara yol açabilir.

Avustralya – Perakende Satışlar; Emtia fiyatlarında son aylarda görülen değişimler ve ülkenin en önemli ticaret ortağı olan Çin’deki gelişmeler ile piyasalar tarafından yakından takip edilen Avustralya’nın, perakende satış rakamları Perşembe sabahı mercek altında yer alacak makro-ekonomik göstergeler arasında bulunuyor. Ülkenin Merkez Bankası’nın (RBA) üzerinde artan faiz indirim baskıları ile Avustralya Doları’nda son izlenen kayıplar hız kazanarak dikkat çekmişti. Kasım ayında beklentilerin altında bir artış kaydeden perakende satışlar, bu kez Aralık ayında ülke ekonomisinin gidişatına ait bilgiler verecek. Piyasa beklentilerinin dışında bir perakende satış değişiminin görülmesi halinde ülkenin para biriminde sert hareketler izlenebilir.

Euro Bölgesi – Almanya Fabrika Siparişleri; Euro Bölgesi’ndeki zayıf ekonomik aktivitelerden 2014 yılı içerisinde olumsuz etkilenen Almanya’nın Aralık ayına ilişkin fabrika siparişleri verisi, haftanın dördüncü işlem gününde piyasaların Avrupa cephesinde, takip edilecek rakamlar arasında yer alıyor diyebiliriz. Kasım ayında %2.4 düşüşe işaret ederek tahminlerin altında bir performans gösteren ilgili data, kıtanın ortak para birimi olan Euro’nun değerinde değişiklikler görülmesine neden olabileceği için yakından takip edilecek.

İngiltere – Merkez Bankası Toplantısı; Haftanın önemli gelişmeleri arasında İngiltere Merkez Bankası’nın (BOE) para politikası beyanatının üst sıralarda yer aldığını ifade edebiliriz. Ada ülkesinde enflasyon oranının Aralık ayında %0.5 ile son on beş yılın en düşük seviyesine gerilemesi sonrasında BOE’nin faiz artırım zamanına ilişkin piyasa beklentilerinin oldukça ötelendiğini görüyoruz. Ocak ayında yapılan toplantının yayımlanan tutanaklarında ise faiz artışına ilişkin oylamanın 5 ay sonra değiştiğini gördük. BOE’nin 9 üyeli Para Politikası Komitesi’nde yer alan (MPC) iki üye, Ağustos ayından itibaren Ocak toplantısına kadar beş ay boyunca, politika faiz oranının 25 baz puan artırılması gerektiği yönünde oy kullanmıştı. Ancak ülkeden son gelen ılımlı (çok iyi rakamlardan sonra daha muhafazakar veriler gelmesi) ekonomik göstergelere, gerileyen enflasyonun da eklenmesi sonrasında Ocak ayında söz konusu iki MPC üyesi faiz artırım oyların geri çekti. Bu gelişme de Banka’nın faiz artışını ilerleyen aylara öteleyeceği düşüncesini destekledi. Yılın ikinci toplantısında BOE’nin, toplam parasal genişleme ve faiz oranında bir değişiklik yapmasının beklenmediğini görüyoruz.

ABD – Ticaret Dengesi; Perşembe günü piyasaların yakından takip edeceği makro-ekonomik göstergeler arasında dünyanın en büyük ekonomisine sahip olan ABD’nin ticaret dengesi rakamları da kendine yer bulacak diyebiliriz. Kasım ayında, petrol ithalatının yaklaşık son 5 yılın en düşük düzeyine gerilemesi ile ülkenin ticaret açığı %7.7 azalmıştı. 39 milyar Dolara gerileyen ilgili dış ticaret açığı aynı zamanda Aralık 2013’en bu yana görülen en düşük seviyeye işaret etmişti. Böylelikle ABD’de artan petrol arzı ve global petrol fiyatlarındaki gerileme, ülkenin ticaret rakamları üzerinde olumlu bir etki bıraktı. Yayımlanacak Aralık ayına ait yeni ticaret rakamları Dolar ve Wall Street endekslerinde değişimlere yol açabilir.

Kanada – Ticaret Dengesi; ABD ekonomisi için açıklanacak aynı veri ile birlikte Kanada’nın ticaret dengesi rakamları da piyasaların merceği altında yer alacak. Ülke ihracatının en önemli kalemi olan petrol fiyatlarındaki gerileme Kasım ayında Kanada’nın iki ay sonra yeniden ticaret açığı vermesine neden olmuştu. Ülkenin ihracatı ilgili dönemde %3.5 düşerken, ihracat fiyatları %1.9, ihracat hacmi ise%1.6 geriledi. Petrol fiyatlarındaki gerilemenin devam etmesi sonrasında Kanada Merkez Bankası (BOC) son toplantısında sürpriz bir faiz indirimine giderek, düşen petrol fiyatları ile zayıflayan ülke para birimindeki kayıpların genişlemesine neden olmuştu. Yayımlanacak Aralık ayına ilişkin Kanada’nın ticaret rakamları, ülkenin para biriminde etkili olabileceği için yatırımcılar tarafından dikkatle izlenecek.

ABD – İstihdam Talepleri; Geride kalan hafta 265 bin Amerikalının işsizlik maaşı için başvuruda bulunduğuna işaret eden istihdam talepleri verisi, son on beş yılın den düşük seviyesinde ve piyasa beklentilerinin altında gerçekleşmişti. 31 Ocak ile biten haftada ise 277 bin Amerikalının işsizlik sigortasından yararlanma adına başvuruda bulunmuş olması bekleniyor. Verinin tahminden farklı olarak gerçekleşmesi, ABD’nin para birimi değerinde değişikliklere neden olabileceği için, ilgili gösterge yatırımcılar tarafından yakından takip edilecek.

Avustralya – Para Politikası Beyanatı; Salı sabahı tamamlanacak toplantısının ardından faiz oranı beyanatını gerçekleştirecek Avustralya Merkez Bankası (RBA), Cuma sabahı ise, yılda dört kez yaptığı çeyrek dönem para politikası açıklamasında bulunacak. Son olarak Kasım’da yayımlanan çeyreklik beyanatta RBA, Çin gayrimenkul piyasasındaki yavaşlamayı ve değerinin üzerinde bulunduğunu düşündüğü Avustralya Doları’nı risk kaynakları olarak açıklamıştı. Banka, %2.5 seviyesinde bulanan politika faiz oranının seviyesini uygun bulurken, ülkenin büyüme tahminlerinde de bir değişikliğe gitmemişti. (RBA 7 Kasım Avustralya büyüme tahminleri; 2014-%2.5, 2015-%2.5-3.5 aralığı, 2016-%2.75-4.25 aralığında) Son aylarda gerileyen petrol fiyatları ile emtia grubunun da değer kaybetmesi, ekonomisi büyük ölçüde emtia ihracatına bağlı olan kıta ülkesi için çok olumlu gelişmeler değildi. RBA’dan, global ve ülke ekonomisindeki son değişiklikler ile yapacağı değerlendirmeler, ABD Doları karşısında yaklaşık son beş yılın en düşük seviyelerine gerileyen Avustralya Doları’nın ilerleyen dönemlerde yönünü belirleyebilir. Dolayısı ile Salı günkü faiz beyanatının ardından Banka’nın bu açıklamalarını da yakından takip etmek faydalı olacaktır.

Euro Bölgesi – Almanya Sanayi Üretimi; Kasım ayında, piyasalardaki yükseliş beklentilerinin aksine %0.1 azalarak sürpriz yapan Euro Bölgesi’nin en büyük ekonomisi Almanya’nın sanayi üretimi verisi, iki dönem aradan sonra yeniden gerileme kaydetmişti. Enerji üretiminin %2.4 azalması ise, rakamın düşüşe işaret etmesinin altındaki en önemli neden olarak dikkat çekmişti. Ayrıca ilgili dönemde inşaatların da %0.6 gerilediği görüldü. Aralık ayında ilişkin açıklanacak Almanya’nın yeni sanayi üretimi datası kıtanın ortak para birimi Euro ve Alman Dax endeksi başta olmak üzere Avrupa’daki borsalar üzerinde etkili olabileceği yakından takip edilecek.

İngiltere – Ticaret Dengesi; Haftanın son işlem gününde, İngiltere ekonomisine ilişkin bilgiler verecek olan dış ticaret dengesi rakamları, Aralık ayına ilişkin olarak açıklanacak. Son iki dönemdir gerileyen ada ülkesinin ticaret açığı Kasım ayında beklentilerin altında gelerek olumlu bir tablo ortaya koymuştu. İngiltere’nin dış ticaret dataları, ülkenin para birimi ve borsasındaki fiyat değişimlerinde etkili olabileceği için yakından izlenecek.

ABD – Tarım Dışı İstihdam Değişimi; Haftanın en önemli makro-ekonomik göstergesi olarak tanımlayabileceğimiz ABD’nin tarım dışı istihdam değişimi (TDİ) verisi, Dolar’ın yönünü etkileyebileceği için bu ay da piyasalar tarafından çok yakından takip edecek. ABD Merkez Bankası’nın (FED) para politikası kararlarına ilişkin piyasa beklentilerini şekillendirebilecek TDİ, borsa endekslerinden emtia fiyatlarına, tahvil faizlerinden paritelere kadar birçok varlık ve değişken üzerinde etkili olabilir. TDİ ile birlikte açıklanacak olan, ortalama kazan saatlik kazançlar ve işsizlik oranı gibi önemli rakamlar yine ABD ekonomisi adına dikkatle takip edilecek ancak, Dolar’a, ağırlıklı olarak TDİ göstergesinin yön verebileceğini söyleyebiliriz. Aralık ayına ilişkin TDİ, 252 bin Amerikalının tarım sektörü dışında ilgili dönem içerisinde istihdam edildiğini gösterirken, piyasa beklentilerinin üzerinde olumlu gerçekleşmişti. Ocak ayında ise 231 bin kişilik bir istihdam artışı sağlanmış olması bekleniyor. Tarım dışı istihdam değişiminin tahminin üzerinde açıklanması halinde, FED’in faiz artırımına bir adım daha yaklaşacağı beklentisi güç kazanarak Dolar’da yükselişler izlenebilir. Verinin öngörülenin altında kalması durumunda ise, Banka’nın olası bir faiz artırımı için aceleci davranmayacağı beklentisi zemin bularak, ülkenin para biriminde kayıplara yol açabilir.

Kanada – İstihdam Değişimi – Yapı İzinleri; Yapı izinleri ve işsizlik oranı ile aynı anda açıklanacak olan Kanada’nın istihdam değişimi verisi, ABD’den gelecek kritik rakamlar ile de çakışıyor. Bu paralelde, küresel piyasalar ağırlıklı olarak dünyanın en büyük ekonomisinin istihdam raporuna odaklanacağı için, Kanada’nın göstergelerinin bir miktar gölgede kalabileceğini söyleyebiliriz. Ancak yine de ülkenin para birimindeki fiyat değişimleri ve Kanada Merkez Bankası’nın (BOC) ilerleyen aylardaki para politikası stratejisi adına ipuçları verebilecek ilgili datalar göz ardı edilmemelidir. Kasım ayında hafif yükseliş beklentilerinin aksine, %13.8 düşüş kaydeden yapı onayları Aralık dönemine ait bilgiler verecekken, Aralık dönemin, yükseliş beklentilerinin aksine azalan istihdam değişimi ise Ocak ayı için açıklanacak. Ülkenin Aralık dönemi işsizlik oranı ise son olarak %6.6 seviyesinde gerçekleşmişti. Beklentilerden daha iyi bir tablo ortaya koyacak ilgili veri seti, Kanada Doları’na yükselişler getirebilecekken, olumsuz rakamlar ülkenin para biriminde baskı yapabilir.

Önemli NOT: Analizler içerisinde söz edilen beklentiler ve ekonomik verilere ilişkin beklenti rakamları, 30 Ocak 2015 tarihinde saat 18:00’da tamamlanan çalışmalar sonucu belirlenmiştir. Beklentiler analist ve ekonomistlere yapılan yeni anketler, ya da piyasa dinamiklerindeki farklılaşmalar sonucu haftanın ilerleyen günlerinde değişiklik gösterebilmektedir. Bu nedenle hafta içerisinde GCM Forex Araştırma Departmanı tarafından hazırlanan günlük analizlerde güncellenebilecek beklenti ve beklenti rakamlarını takip etmeniz önem taşımaktadır.

EURUSD ANALİZİ

​Aylık grafikte yaklaşık 10 yıldır devam eden kanal içi hareketlerin Aralık ayı kapanışı ile sonlandığını görmekteyiz. 200 aylık basit hareketli ortalama olan 1.2235 bariyeri altında uzun vadeli negatif baskı devam etmektedir. EURUSD paritesi eğer bu bariyer altında kalmayı sürdürürse 1.0935 - 1.0575 ve 1.000 seviyelerini hedeflemek isteyebilir.

“EURUSDAYLIK grafik eklenecek”

Peki, bu düşüş öncesinde tepki alımı görülebilir mi? Bu sorunun cevabı için kısa vadeli grafikleri incelemek gerekmektedir.

EURUSD paritesi, ​kısa vadeli olarak düşüş trendinin üst noktası olan 1.1460 seviyesi altında satıcılı seyrine devam etmektedir. Bu düşünceyi kısa vadeli olarak 17 Aralık 2014 tarihinden beri devam eden düşüş trendinde 34 periyotluk üssel hareketli ortalama desteklemektedir. Bu ortalama şu sıralar 1.1350 seviyesinde güncelliğini korumakla birlikte 17 Aralık 2014 tarihinden beri bu ortalama altında 4 saatlik kapanışlar devam etmektedir.

Parite, kısa vadeli olarak yukarıda belirlemiş olduğumuz bariyerler altında kalmayı sürdürürse aşağı yönlü baskısını 1.1100 seviyesine kadar devam ettirebilir. Tepki alımlarının oluşabilmesi içinse, bu bölgenin üzerindeki hareketlere ihtiyaç olduğu unutulmamalıdır. Ancak bu şart sağlanırsa tepki alımından bahsedebilir ve 1.1540 - 1.1650 seviyelerinden bahsedebiliriz.

Destek: 1,1260-1,1170-1,1100
Direnç: 1,1390-1,1460-1,1540

GBPUSD ANALİZİ

GBPUSD paritesi yaklaşık 6 aydır 34 günlük üssel hareketli ortalama altında satıcılı seyrini her fırsatta devam ettirmekte ve bu ortalama şu sıralar 1.5284 seviyesinde güncelliğini korumaktadır. Paritenin bu hafta gerçekleştirdiği yükselişler dikkatle incelediğinde, 34 günlük üssel hareketli ortalamaya yaklaşması ancak bu ortalama altında kalması dikkat çekici. (Hafta içerisinde 1.5220 seviyesi test edildi) Bu nedenle de ilgili ortalama güncelliğini korumakla birlikte negatif düşünce yapımız devam etmektedir.

GBPUSD paritesi eğer bu ortalama altında kalmayı sürdürürse aşağı yönlü hareketlerini daha önceki dip nokta olarak kabul edilen 1.4950 seviyesine kadar devam ettirmek ve yeniden karar vermek isteyebilir. Satıcılı seyrin daha da alt bölgelere ulaşması için 1.4950 seviyesinin kırılması gerekmektedir. Böyle bir durumda 1.4820 seviyesine doğru yeni bir hamle görebiliriz. Aksi takdirde bir müddet daha 34 günlük üssel hareketli ortalama ile 1.4950 seviyesi arasında bant hareketi görebiliriz.

Destek; 1.4950-1.4820-1.4700
Direnç; 1.5115-1.5185-1,5284

USDTRY ANALİZİ

Dolar/TL’de yeni zirveler test ediliyor.

Kurdaki yükselişi destekleyen 2 unsur var. Birincisi Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) 50 baz puanlık faiz indiriminden sonra 3 Şubat’ta açıklanacak enflasyon rakamına dair açıklamaları. TCMB 2015 yılı enflasyonu için oldukça iyimser. Düşen petrol fiyatları, gıda fiyatlarındaki yumuşama Merkez’in enflasyon beklentilerinin aşağı çekilmesinde iki önemli etken. Buna 2014 yılının yüksek enflasyon döneminin baz etkisini de eklersek enflasyonda ilk çeyrekte düşüşün devamı beklenebilir. 2015 yılı için son 45 yılın en düşük enflasyon seviyesine ulaşılacağı ifade ediliyor. 2015 sonu için ortalama beklenti %5,5 oranında, 2016 yılı enflasyon beklentisi %5 seviyesinde.

Bugüne kadar faiz indiriminde enflasyon seviyesinin ve enflasyon beklentisinin yüksek olması Merkez’i engelleyen unsurlardı. Ocak ayı enflasyonunun 1 puan kadar düşük gelmesi durumunda TCMB 4 Şubat’ta toplanıp faiz oranını tekrar gözden geçireceğini beyan etti. Artık kuvvetli bir faiz indirim beklentisi yaratılmış durumda. TCMB’nin faiz indirim hamleleri TL’nin değerini düşürecek hamleler. Faiz cazibesi görece azalacak TL, Dolar’a karşı değer kaybederken ilk etki TCMB’nin hamlelerinden gelecek. Fakat haftanın son işlem gününde paritenin 2,45 seviyesine yaklaşması TCMB’nin, piyasa hareketleri ile öngörülen faiz indirim sürecinin temkin düzeyi ile uyumlu olmadığı açıklamasını yapması ile faiz indirim beklentisinde soru işareti doğurdu. Kurun hızlı yükselmesi enflasyon geçişkenliği ile yaratacağı negatif etkiden dolayı Merkez’in olağanüstü toplantısı ihtimalini tartışılır hale getirdi.

İkinci unsur Dolar’ın uluslararası piyasalarda değer kazanması. Dolar endeksi yılbaşından bu yana %5 değer kazandı. İsviçre Merkez Bankası’nın hamlesi, Avrupa Merkez Bankasının açıkladığı tahvil alım programı doların bu para birimlerine karşı değer kazanmasına neden oldu. Dolar endeksi %5 yükselirken USD/TRY kuru yüzde 5’lik yükselişe bu hafta yaşanan primle yaklaştı. Aslında TL aradaki farkı kapattı. Cuma günü Rus Merkez Bankası’nın faizi %17’den %15’e düşürmesi diğer ilginç gelişmeydi.

TL kendi kulvarındaki ülke para birimleri içinde ruble’den sonra en kötü performansı gösteren para birimi oldu. Burada TCMB’nin faiz indirim beklentisi etkili.

Önümüzdeki hafta için iki önemli baslık var. TCMB, enflasyon %7 oranına yaklaşırsa ve politika faizinde 50-75 baz puan arasında indirim yaparsa TL’deki değer kaybı durabilir. 100 baz puanlık indirim ise pariteyi 2,50 seviyesine atabilir. Faiz indirimi 50 baz puan altında kalırsa TL’de değer kazanımı söz konusu olabilir. Faiz indiriminin yapılmaması halinde 2,35 seviyesine dönüş yaşanabilir. ABD’den gelecek tarım dışı istihdam-işsizlik rakamları, ücret verisi beklenenden pozitif gelirse ABD ekonomisinin güç kazanmaya devam ettiği algısı dolar’ a değer kazandırıp yine kuru 2,45 seviyesine yakın bölgelerde tutabilir.

Teknik analiz açısından 2,4138 seviyesinin üzerinde olmak yeni zirve seviyeleri gündeme getirebilir. 2,40 seviyesi altına inmekse 2,35 seviyesine doğru geri çekilme ihtimalini arttırabilir.

Destek: 2,4000-2,3500-2,3300
Direnç: 2,4500-2,4800-2,5000

EURTRY ANALİZİ

Yunanistan gündeminin büyük ölçüde etki ettiği haftada, EUR/TRY paritesinin sert bir yükseliş gerçekleştirdiğini gördük. Genel görünüme baktığımızda orta vadede satış baskısı oluşturan 50 haftalık basit hareketli ortalama (güncel seviyesi 2,8670) ile uzun vadede yükseliş trendini destekleyen 200 haftalık basit hareketli ortalama (güncel seviyesi 2,5473) arasındaki mücadelenin daha da arttığını söyleyebiliriz. Yükseliş trendinin tabanına yakın bir bölgeden başlayan yukarı yönlü baskının etkinliğini sürdürmesinde 2,7480 – 2,7690 bölgesi üzerindeki günlük kapanış katkı sağlayabilir. Temel faktörlerin desteğini alarak sağlayabilecek bu görünümde tekrar düşüş trendinin sınırı olan 50 haftalık basit hareketli ortalama önemli bir hedef olarak karşımıza çıkmaktadır.

Önümüzdeki günlerde yoğunlaşması beklenen Yunanistan gündeminde, parite mavi ile belirttiğimiz bu bandın altında kalırsa veya günlük kapanışlar tekrar bu bölge altında kapanış sağlarsa orta vadeli düşüş trendi etkinliğini artırabilir. Bu süreçte göreceli güç endeksi RSI’da 53 seviyesinin aşılıp aşılamaması, beklentilerin hangi ölçüde destek bulabileceği hakkında yardımcı olabilir.

Destek: 2,6925 – 2,6590 – 2,6200
Direnç: 2,8100 – 2,8350 – 2,8670

USDJPY ANALİZİ

USD/JPY paritesi hafta boyunca 117,20 seviyesinin alt, 118,80 seviyesinin üst noktasını oluşturduğu bir bant hareketi gerçekleştirdi. Yoğun gündeme rağmen bu bandın güncelliğini koruması dikkat çekiciydi. Önümüzdeki günlerde, gerek düşüş gerek yükseliş beklentilerinde, bu bandın dışında gerçekleşebilecek günlük kapanış ve kapanışlar önem kazanmaktadır. Paritenin orta ve uzun vadede gösterdiği yükseliş tutumu nedeniyle, bandın alt noktası olan 117,20 seviyesi üzerinde tutunma çabası, yukarı yönlü baskıyı ön plana çıkarabilir. Olası alımların kalıcı bir etki sağlayabilmesi için ise 118,80 seviyesi üzerinde günlük kapanışlar takip edilmelidir.

Paritede bahsi geçen bant hareketi, bir bakıma Fibonacci %38,2 toparlanma seviyesi olan 115,50 ile 50 günlük basit hareketli ortalamanın (güncel seviyesi 118,80) mücadelesini göstermektedir. Bandın karar aşaması olduğu süreçte, mavi bölgenin altında gerçekleşebilecek günlük kapanışlar, tekrar söz konusu toparlanma bölgesinin test edilmesine neden olabilir. Bu nedenle bandın dışındaki günlük kapanışlar dikkatle izlenmelidir.

Destek: 117,20 – 116,40 – 115,50
Direnç: 118,80 – 119,65 – 120,65

EURJPY ANALİZİ

Paritede mavi ile belirttiğimiz 134,13 – 136,10 bölgesinin kırılmasının ardından, geride bıraktığımız hafta boyunca kısa vadeli beklentilerin aşağı yönlü olduğunu söyleyebiliriz. Bu bölge altında kalma tutumu sürdüğü müddetçe, önümüzdeki süreçte aşağı yönlü baskıların bir adım önde olması beklenmektedir. Olası satışlarda 128,00 seviyesi hedeflenebilecek kritik bir seviye olarak karşımıza çıkmaktadır. Ancak bu süreçte yoğunlaşma potansiyeli bulunan Yunanistan gündemi dikkatle takip edilmelidir. Yükseliş ihtimalinde ise, bu hareketin mavi bant dahilinde kaldığı müddetçe yeni satış baskısıyla karşılaşılması söz konusudur. 50 haftalık basit hareketli ortalamanın üst sınırını oluşturduğu 134,13 – 136,10 bandı üzerindeki günlük kapanış, 140,20 seviyesine yönelecek tepki alımlarını destekleyebilir.

Destek: 130,20 – 128,00 – 125,00
Direnç: 134,13 – 136,10 – 138,30

AUDUSD ANALİZİ

AUD/USD paritesinin 50 ve 34 günlük üssel hareketli ortalamalar altında sürdürdüğü düşüş trendinin oldukça sert satışlara eşlik ettiğini gördük. Bu gelişme ile birlikte trend sınırında gerçekleşen ayrışmayla birlikte son 6 yılın en düşük seviyelerinde rekor tazelendi. Önümüzdeki süreçte, 0,8060 – 0,8030 bandı altında destek bulan düşüş baskısı, 0,7885 seviyesi altındaki günlük kapanışlar sürdüğü müddetçe etkinlik kazanabilir. Olası satışlarda kırılacak her destek, son yılların yeni rekor düşük seviyelerini görmemize neden olacaktır.

Paritede görülen sert düşüş ardından olası tepki alımlarının yorumlanması da kritik önem taşımaktadır. Bu süreçte 0,7885 seviyesinin aşılması yükseliş beklentilerini desteklemekten çok, satış baskısını zayıflatabilecek unsurdur. Ayrıca genel görünümün düşüş olduğu süreçte, 34 ve 50 günlük basit hareketli ortalamalar üzerinde günlük kapanışlar görülene dek kalıcı bir yükseliş beklentisi teknik açıdan söz konusu olamamaktadır.

Destek: 0,7715 – 0,7600 – 0,7500
Direnç: 0,7885 – 0,8030 – 0,8215

USDCAD ANALİZİ

Paritenin yaşadığı sert yükseliş sonrasında tabloyu incelediğimizde, 50 günlük üssel hareketli ortalama üzerindeki seyirden oldukça uzaklaşan bir görünüm karşımıza çıkıyor. Bu süreçte olası yükselişler kadar, gerçekleşebilecek tepki satışları da dikkatle takip edilmelidir. Önümüzdeki süreçte 1,2500 üzerinde tutunma çabası etkisini koruduğu ve bu bölgede bir taban oluşturma eğilimi yaşandığı taktirde, yükseliş baskısının etkili olması beklenebilir. Olası alımlarda hedeflenebilecek her seviye, aynı zamanda yeni taban oluşturabilecek seviyelerdir. Bu nedenle aşılan seviyelerin üzerindeki tutunma çabasının günlük kapanışlarla teyit edilip edilmediği izlenmelidir. Göreceli güç endeksi RSI’da aşırı alış bölgesinde hareketler görülse de kademeli yükselişe yönelik tehdit 70 seviyesinin aşağı yönlü kırılmasıyla takip edilebilir. Oluşabilecek geri çekilmeler 1,2500 seviyesi üzerinde sınırlı kaldığı müddetçe yeni alım baskısı oluşabilir. Bu seviyenin kırılması durumunda ise öncelikle günlük kapanış şartı aranmalıdır. Bu şart sağlandığı taktirde tepki satışları 1,2300 ve 1,2120 seviyelerini hedefleyebilir. Genel görünümün ise yükseliş tutumunu 50 günlük üssel hareketli ortalama üzerinde muhafaza ettiği unutulmamalıdır.

Destek: 1,2500 – 1,2300 – 1,2120
Direnç: 1,2850 – 2,2985 – 1,3130

BRENT PETROL ANALİZİ

Brent petrolde OPEC yetkililerinden gelen açıklamalar net değil.

2015 için talepte bir artış beklenmiyor. Şimdilik arz tarafında problem yok fakat üretim maliyetlerinin seyri 2015 sonuna doğru bazı verimsiz üreticilerin devre dışı kalması beklentisiyle arz yönlü fiyat desteği sağlayabilir. Fakat bu düşünce için henüz erken.

Brent petrol 45-50 dolar aralığında dengelenmeye çalışıyor. Giderek 50 dolara yakın seyir bir yükseliş denemesini gündeme getirebilir ancak bu yükselişi ana düşüş trendinin bittiği, kalıcı yükselişin başladığı şeklinde yorumlamak erkenci tavır olabilir. Mevcut durumda 50 dolar seviyesinin aşılmasıyla 54 dolar seviyesine doğru bir yükseliş yaşanması mümkün. 45 dolar seviyesinin altına inilmesi halinde ise ilk destek (psikolojik destek) 40 dolar seviyesinde. Grafikte ana destek 36 dolar (125 dolar seviyesine uzanan yükselişin başlangıç seviyesi) seviyesinde görülüyor.

Destek: 45,00-40,00-36,00
Direnç: 50,00-52,00-54,00

HAM PETROL ANALİZİ

11 Aralık 2014 tarihinden beri Ham Petrol fiyatının kısa vadeli düşüş trendini devam ettirdiğini, mevcut bu düşüşü ise 25 Kasım 2014 tarihinden beri 55 periyotluk üssel hareketli ortalamanın desteklediğini görmekteyiz. Aşağı yönlü baskılar her ne kadar etkili bir şekilde görünse de son günlerdeki sıkışıklık acaba tepki alımı oluşacak mı sorusunu sormamızı sağlamaktadır. Bu bağlamda da yeni hafta içerisinde bu düşünce yapısının oluşması için nelere dikkat etmemiz gerektiğini incelememiz gerekmektedir.

Tepki alımı için hangi şartlar aranmalıdır?

· Düşüş trendinde kanalın üst noktası: 46.40

· 55 periyotluk üssel hareketli ortalama: 45.85

Bu düşünce yapısında yer alabilmek için Ham Petrol fiyatının gerek 55 periyotluk üssel hareketli ortalama, gerekse mevcut düşüş trendinde kanalın üst noktasının üzerine çıkması gerekmektedir. Ancak bu şartların sağlanması durumunda tepki alımından bahsedebilir, bir sonraki kritik bariyer olan 49.52 seviyesine doğru bir tepki gündeme gelebilir.

Ham Petrol fiyatı eğer bu bariyerler altında kalmaya devam ederse 44.20 – 43.57 arasındaki ilgili dip arayışı düşüncesine son vermek isteyebilir ve 42.40 - 40.00 gibi seviyeleri hedeflemek isteyebilir.

Bu bağlamda da yeni hafta için yukarıdaki iki kritik seviye dikkatle takip edilmelidir.

Destek: 43.57-42.40-40.00
Direnç: 46.40-47.80-49.52

ALTIN ANALİZİ

Altın 1307 dolar seviyesine ulaştıktan sonra geçi çekilmeye başladı, düşüş 1251 seviyesine kadar devam etti.

Orta vade için grafikte kırmızı çizgi ile gösterilen 200 günlük hareketli ortalama (1249) seviyesi üzerinde kalındığı sürece tekrar yükseliş denemeleri mümkün. 200 günlük ortalama altına inilmesi durumunda yükseliş ümitleri kırılabilecektir. 1200 dolar bölgesinden 1300 dolar bölgesine yükselişte artan yorgunluk işaretleri yaşanan yükselişin orta noktasına doğru geri çekilmeyi sağladı. Sene başından bu yana yakalanan yükselişte bir miktar güç kaybı yaşanması ise şaşırtıcı değil.

Hisse senedi piyasalarında yaşanan geri çekilme-, Avrupa Merkez Bankası’nın devasa tahvil alım programı altın yükselişini destekleyen unsurlardı. Önemli borsa endekslerinde dalgalanmalar devam ediyor ancak net olarak düşüş trendi başladı demek için henüz erken. ECB’nin piyasaların beklediği adımı atmış olması vs. altın için kısa vadede hikayesiz kalmayı gündeme getirmiş olabilir. Ayrıca Fed’in faiz artırım konusunda sabırlı kalmaya devam edeceği ama ekonomik toparlanmanın güç kaybetmeden devam etmesi beklendiği şeklindeki açıklamalar dolara değer kazandırırken altına değer kaybettirdi. ABD’den önümüzdeki hafta gelecek olan veriler güçlenmeye işaret ederse altın biraz daha aşağı yönde baskılanabilir.

Yükseliş beklentilerinin canlı kalabilmesi için teknik açıdan ilk koşul 200 günlük ortalama üzerinde kalmak olacaktır. Kısa vadede yorgunluk sinyalleri altını 1250 dolar seviyesi aşağısına itmediği sürece yeni yükseliş denemeleri izlenebilir. Yükselişte en yakın direnç 1265 dolar seviyesi olarak görülüyor. Bu seviye üzerinde gün sonu kapanışlar 1300 dolara doğru yükselişi gündeme getirebilir. 1250 dolar seviyesi güçlü bir destek. Bu desteğin altına inilmesi durumunda ise geri çekilme 1220 dolar seviyesine kadar devam edebilir.

Destek: 1250-1220-1210
Direnç: 1265-1310-1331

GÜMÜŞ ANALİZİ

Gümüş altına paralel, 18,50 direncine çok yakın bir bölgeden gerilemeye başladı, 16,72 seviyesi haftanın en düşük seviyesi olarak not edildi.

Grafikte kırmızı çizgi ile gösterilen 200 günlük hareketli ortalama üzerinde kalınamadı ve geri dönüş yaşandı. Son durumda yeşil çizgi ile gösterilen 50 günlük ortalamanın üzerinde olup olmamak kısa vadede önemli olacaktır. Yeni yükseliş denemeleri için 17,20 seviyesi üzerinde gün sonu kapanışlar görülmeli. 16,70 desteği altına inilirse geri çekilme 16,18 seviyesine kadar devam edebilir.

Destek: 16,70-16,18-15,50
Direnç: 17,20-17,70-18,14

DAX30 ANALİZ

Dax30 endeksi, geçtiğimiz hafta gerçekleştirmiş olduğu yukarı yönlü hareketlerini bu hafta da tam gaz devam etti ve hafta içerisinde tarihi zirve olarak 10855 seviyesini test etti. Yükseliş beklentimizin her hafta devam ettiği endeks için olası tepki satışları, kısa ve orta vadeli yükseliş beklentimiz için önemli olmakla birlikte özellikle de yeni işlem stratejileri için bu tepki düşüncesi dikkatle takip edilmelidir. Genel görünüm, 10098 destek noktası üzerinde pozitif beklentimizin devam etmesi şeklindedir.

Peki, yeni yükselişler öncesinde endekste tepki satışları gözlemlenebilir mi?

Bu sorunun cevabı için 10550 desteği dikkatle takip edilmelidir. Endeks eğer tepki satışlarını bu destek noktası altına sarkıtabilirse, mevcut tepki isteği ile 10298 ve 10098 seviyelerine kadar devam etmesi beklenilebilir. Ancak böyle bir tutum gerçekleşse de yükseliş trendi ile ilgili bir düşünce yapımızda değişiklik olmayacaktır.

Özetlersek, yükseliş baskısı 10098 seviyesi üzerinde devam etmektedir. Tepki satışı tamam mı devam mı sorusunun cevabı içinse hafta içerisinde 10550 desteği takip edilmelidir.

Destek: 10550-10298-10098
Direnç: 10855-10960-11200

S&P500 ANALİZ

Geçtiğimiz haftaki bültenimizde 40 haftalık üssel hareketli ortalamanın (1958) hem kısa hem de orta vadeli önemli bir destek noktası olduğunu ve endeksin bu seviye üzerinde yükselişlerine devam etmek isteyeceğini vurgulamış, 2014 seviyesinin ise tepki satışı düşüncesinde dikkatle takip edilmesi gerektiğini sizlerle paylaşmıştık.

S&P500 endeksi, hafta içerisinde 2031 seviyesinden başlatmış olduğu yukarı yönlü çıkışını 2055 seviyesine kadar sürdürmüş ancak devam ettirememiştir. Hafta içerisinde 2055 seviyesinden başlatılan tepki satışları ile 2014 seviyesini aşağı yönlü kıran endeks, mevcut tepkiyi 1981 seviyesine kadar devam ettirdi. Haftanın kapanış gününde şu sıralar 1998 seviyesine yakın seyrini sürdürmektedir.

Yeni haftayı incelediğimizde 40 haftalık üssel hareketli ortalama önemini korumakla birlikte gerek kısa gerekse orta vadeli yükselişlerin devam edebilmesi adına kritik bir bölgedir. Şuanda bu ortalama 1970 seviyesinden geçmektedir. Endeks eğer bu ortalama üzerinde kalmayı sürdürürse yukarı yönlü çıkışlarını 2063 seviyesine kadar sürdürebilir. 2063 direncinin geçilmesi durumunda ise yukarı yönlü çıkışını tarihi zirve noktası 2088 bariyerine taşımak isteyebilir.

Tepki satışlarında yer almak isteyen Foreks işlemcisinin 2063 ve 2088 seviyelerinden gerçekleştireceği olası dönüşünü ya da 1970 desteğinin aşağı yönlü kırılmasını takip etmelidir.

Destek: 1990-1970-1940
Direnç: 2022-2047-2066

GCM Forex Haftalık Bülteni Hazırlayanlar:

Araştırma Direktörü: Erdoğan TURAN - “USDTRY, Brent Petrol, Altın ve Gümüş Analizi”
Başanalist: Kudret AYYILDIR - “EURUSD, GBPUSD, Ham Petrol, Dax30 ve S&P500 Analizi”
Analist: Sermet DOĞAN - “Makro-Ekonomik Gelişmeler ve Ekonomik Takvim”
Yardımcı Analist: Umut TUNCER - “USDJPY, EURJPY, AUDUSD, EURTRY ve USDCAD Analizi”

NOT: Bu analizler GCM Forex’den izinsiz olarak yayınlanamaz, kaynak gösterilmeden kullanılamaz.

http://www.gcmforex.com/

Günlük piyasa analiz ve yorumları ücretsiz e-posta adresinize gelmesini istiyorsanız tıklayın ve formu doldurun.

Etiket: Altın, Avro, Avustralya Doları, Crude Oil, Dax30, Dolar mı alalım TL’de mi kalalım, Döviz, Emtia, Endeks, Erdoğan TURAN, EURUSD, Euro, EURTRY, Foreks Eğitimi, Foreks Makaleleri, Foreks, Forex Analizleri, Forex Teknik Analiz, Forex Temel Analiz, Forex Yorumları, Forex, FX, GBPUSD, Gold, Haftalık Emtia Analizleri, Haftalık Endeks Analizleri, Haftalık Forex Analizleri, Haftalık Parite Analizleri, Ham Petrol, Kudret AYYILDIR, Parite, S&P500, Sermet Doğan, Standart and Poor's, Sterlin, Türk Lirası, Umut TUNCER, Yen, AUDUSD, EURJPY, USDJPY, USDTRY, Brent Petrol, Gümüş, Silver

Risk Açıklaması: “Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.” http://www.gcmforex.com/hakkimizda/risk-bildirim-formu/

ücretsiz üye olun

1161 kere okundu

KOBİTEK - KOBİLERİN İŞ PORTALI
© 2001-2024

Facebook LinkedIn

KOBITEK.COM, bir TEKNOART Bilişim Hizmetleri Limited Şirketi projesidir.

2001 yılından beri KOBİlere ücretsiz bilgi kaynağı olma hedefi ile, alanında uzman yazarlar tarafından sunulan özgün bir iceriğe sahiptir.

Tüm yazıların telif hakları KOBITEK.COM'a aittir. Alıntı yapılabilir, referans verilebilir, ancak yazarın kişisel bloğu dışında başka yerde yayınlanamaz