Kobitek.com web sitesi, analitik ve kişiselleştirme dahil olmak üzere site işlevselliğini sağlamak ve reklam gösterimini optimize etmek için çerezler gibi verileri depolar.
Ekibinizdeki insanların özel hayatlarına da yardımcı olmalı ve mutlaka kişisel görüşmelere zaman ayırmalısınız. Ekibinizdeki çalışanların yetkinliklerini iyi analiz etmeli ve şirketinizin marka beklentisiyle çalışanınızın kariyer beklentilerini eş değer hâle getirmelisiniz. “Ama İnsanlar, O’nlara Kendilerini Nasıl Hissettirdiğinizi Asla Unutmazlar!” Maya ANGELOU’ya ait bu sözlerin çalışma arkadaşlarınızda kahramanı olamıyorsanız, hero organizasyon da olamazsınız!
Hero organizasyon yolculuğunuzda size eşlik edecek çalışanlarınıza kendilerini özel hissettirmelisiniz. Oluşturmaya çalıştığınız marka algınız, çalışanlar tarafından benimsenmiyorsa ve O’nları mutlu etmiyorsa samimi olmadığınız gerçeğe ortaya çıkacaktır. Samimi olmadığınız davranışların bütünü, hiçbir zaman potansiyeli kullanamayacağınızı göstermektedir. Çalışanlarınızın gerçek etkisinin ve gücünün farkına varmalısınız. Emin olun ki, çalışanlarınız sizin düşündüğünüzün çok daha ötesinde bir etkiye sahiptir.
2025 yılının içerisine girdiğimiz dönem içerisinde hâlen çalışma arkadaşlarının tanımını nazik ve çağa uyumlanmış şekilde yapamayan firmaları görmek gerçekten üzüntü vericidir. Arsaya, betona, makineye bütçe ayırmayı bildiğiniz kadar işinize katkı sunacak çalışma arkadaşlarınıza da değer vermeniz gerektiğinin bilincinde olmalısınız.
Esasında yaptığınız işlerde ana kural, duygusal zekanızı kullanarak empati kurmanızdır. Siz yönetim kurulu başkanı, yönetici ve insan kaynakları yerine çalışan olsaydınız, size nasıl seslenilmesini isterdiniz?
Sadece bilen değil aynı zamanda yaşayan bir organizasyon kültürü oluşturmalısınız. Birlikte eğlenebilen, dertleşen ve birbirine destek çıkan bir ekip her şeyin üstesinden gelebilir. Unutmayın ki, ayrılıklar da sevdaya dâhildir ve yolculuğunuzda ayrılan arkadaşlarınız artık sizin bir elçiniz olabilir. Bu vizyon doğrultusunda size emek veren tüm çalışma arkadaşlarınızla düzgün ve markanıza yakışan şekilde ayrılmalısınız.
Organizasyonunuz içerisinde çalışma arkadaşlarınızın heyecan durumu, mevcut durumunuzun fotoğrafını oluşturmaktadır. Elde ettiğiniz sonucu incelerken madalyonun gerçek yüzünde sizin olduğunuzu bilmelisiniz.
Çalışma arkadaşlarınız kaçacak yer arıyorsa organizasyonunuzda problem vardır.
Çalışma arkadaşlarınızın gözü boşluğa bakıyorsa ilk analiz etmeniz gereken organizasyonel yapınızdır. Yeni nesil iş yönetiminde büyük resme hâkim olmalısınız. Küçük düşüncelere sahip bir organizasyonun sürdürülebilir başarıya ulaşması mümkün değildir.
Karşılaşması muhtemel olduğunuz bu durumlarda yapmanız gerekenleri şu şekilde özetleyebiliriz:
İş yapış şeklinizi gözden geçirin.
Görev ve sorumlulukların dengeli olduğuna dikkat edin.
Zayıf halkalarınızı işin strateji kısmından uzak tutun.
Hesap vermesi gereken kişilere hesap sorma yetkisi vermeyin.
İki türlü çalışma arkadaşınızın/arkadaşlarınızın gözü boşluğa bakabilir:
Şirket için çok kıymetli çalışmalara imza atan ama değeri hiçbir zaman bilinmeyen ve nihayetinde bunun farkına varan
Sadece yalakalık ile iş yürütmeye çalışan ve aldığı hiçbir sorumluluğu yerine getiremeyerek, ayak kaydırma konusunda uzmanlaşmış olan insan görünümlü varlıkların
Aynı davranışları tekrarlayarak farklı sonuçları beklememelisiniz. Hero organizasyonlar, hatalarından ders alan ve geçmiş vakaların analizini yapan bir kültüre sahiptir.
Hatalarından ders almayan organizasyonların temel problemi, sahip oldukları kibirdir. Geçmiş başarılara olan takıntılı tavır, gerçekle yüzleşmenin önüne geçebilir. Organizasyonun hatalarından ders çıkarabilmesi için yüzleşme cesareti olan lidere sahip olması gerekmektedir. Başarısızlığı kabullenmek büyük bir erdemdir.
Sürdürülebilir başarının kapısını açacak anahtar, başarısızlıkla yüzleşmekle elinize geçecektir. Başarısızlıkla yüzleşmek gibi rekabete olan saygı da sizi olgunlaştıracak önemli bir erdemdir.
Ekip yetiştirme sürdürülebilir başarının anahtarlarından biridir. Yönetici bütün resmi bilirse, kimi, nerede, nasıl değerlendireceğini daha iyi anlayacaktır. Tabi, bu aşamaları kendisi tecrübe ederek şu an olduğu kademeye gelen bir yöneticiden bahsediyoruz.
Bir vaka analizi olarak iletmek isterim ki, 4 yıl önce ortalama 10 kişiyi dikkate alarak 15 puan olan toplam skor şu anda 75 puana ulaşmış durumdadır.
Şekil : Vaka Analizinde Çalışma Arkadaşlarının 4 Yıl İçerisindeki Gelişimi
Mottomuz, ekip yetiştirme ve toplam skora odaklanma! olmalıdır.
Peki, bunu nasıl başarırız? Motivasyon, “gereksiz her şeyden arınacağız ve kendimizi arındıracağız” olmalıdır.
Her dönemin kendine ait gerçekleri ve diğer dönemlerle farklılıkları vardır. Bulunduğumuz dönemin gerçeklerine göre hareket etmelisiniz. Dönemlerin farklılıkları olsa da ortak özelikleri de bulunmaktadır:
Bazı konularda herkese aynı kıstasları koyarken bazı konularda kişiye özgü olabilirsiniz. Görev sorumluluk bilinci fazla olan kişiler, kendilerine stres oluşturmaktadır. Ekibinizdeki bu kişiler için oluşturacağınız stres, performansın azalmasına sebep olacaktır. Kendine stres oluşturmayan kişilerin görev yönetiminde ise özgü yöntemler bulmalısınız. Ekibinizde asıl görevlerinin üzerine farklı işler verdiğiniz kişilerin, asıl yapacağı işleri yapamaz duruma gelmesine sebep olabilirsiniz.
Çalışma arkadaşlarınızla planlı şekilde görüşmelerinizi gerçekleştirmelisiniz. Bu görüşmeler sırasında ise mottonuz “Seni, Sana Konuşturacağım” olmalıdır.
Ekibinizle yapacağınız görüşmelerde dinlemeye ağırlık vermelisiniz. Görüşmenin verimli geçmesi için zamanı doğru değerlendirmelisiniz. İnsanlar, en çok kendilerini dinleyen kişilerin yanında güvende hissederler. Vermek istediğiniz geri bildirimler için de O’nları konuşturarak olayı yaşamalarını sağlamalısınız. İçselleştirdikleri anda iletişimin o güçlü kanalını açmış olacaksınız.
Çalışma arkadaşlarınıza iyi bakmalısınız. İyi bir lider, aynı zamanda bir mentördür.
Sürdürülebilir başarı ve mutluluk yolculuğunun temelinde yer aldığınız fotoğraf karesindeki samimiyet yatmaktadır. Çocukken fotoğraf stüdyolarındaki mutlu görünümlü fotoğraflara baktığımda şunu düşünürdüm:
Herkes fotoğrafta mutlu görünürken hayat neden bu şekilde değil?
Yaşadığım deneyimler gösterdi ki, bu sorunun cevabı: Sa-mi-mi-yet!
Ekibiniz içerisinde her zaman eğlenen bir organizasyon kurmaya önem vermelisiniz. Yanlış olan, düzelmeyen ve ortamı bozacak herkesten organizasyonunuzu korumaya çalışmalısınız.
Gördüm ki, 9 iyinin ve 1 kötünün olduğu organizasyon içerisinde:
Sonuç olarak, kültür her şeydir.
Bir aracı iterek bir yere kadar götürebileceğinizi bilmelisiniz.
Hayattaki beklentilerinizi aldığınız sonuçlarla eşleştiriyor musunuz? Cevabınız evet ise öncelikle hedeflerinize ulaşmak için ne verdiğinize bakmalısınız. Bir aracın deposuna yakıt koymadan veya yakıt bittikten sonra en fazla iterek belirli bir mesafe götürebilirsiniz. Tedarikçiye veya çalışana gereken hak edişini vermeden ise en fazla bir kere çalışma isteyebilirsiniz.
Burada bir karar süreci karşınıza çıkmaktadır.
Sürdürülebilir başarı mı? Huzursuzluk mu? İşte yönetim kurulu ve ekibin uyum durumunun işin çıktına etkisi bu iki sınır arasında kendine yer bulmaktadır.
3 ana kategori içerisinde değerlendirebileceğimiz uyum durumunda yönetim kurulu ve ekibin güçlü olması bizi sürdürülebilir başarıya taşıyacaktır.
Yönetim kurulunun güçlü ve ekibin zayıf olması; yönetim kurulunun zayıf ve ekibin güçlü olması durumlarında ise karşımıza huzursuzluk çıkacaktır.
Şekil : Yönetim Kurulu ve Ekibin Uyum Durumunun İşin Çıktısına Etkisi
Şekil 2’de özetlendiği gibi madde 2 ve madde 3 içerisinde yer alan şirketlere odaklanarak ülkemizde stratejik olarak sürdürülebilir başarıya ulaşabiliriz.
Yıldız Teknik Üniversitesi’nden Makine Mühendisi olarak mezun olduktan sonra Arçelik’te Ar-Ge Mühendisi olarak 2 yıl süreyle çalıştım. Özellikle fırın açısından inovatif çalışmalara imza attım. IFA 2011 fuarında ödüle layık görülen enerji verimli fırının ortaya çıkarılışındaki sürecin liderliğini yürüttüm. Eş zamanlı olarak Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümünde yüksek lisansımı tamamladım.
Ford Otosan’da ağır ticari araçlarda Ürün Mühendisi olarak çalışırken Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği alanında da doktora eğitimime başladım. Ford Otosan’da emisyon açısından yeni bir proje olan Eu6 için küresel düzeyde ürün geliştirme ve tedarik zinciri sürecini 2 yıl yönettim.
Askerlik görevimi yedek subay olarak Samsun Karadeniz Bölge Komutanlığı’nda gerçekleştirdim. Süreç içerisinde gemilerin tasarımsal olarak iyileştirilmesi ve saha problemlerinin çözülmesi konusunda koordineli bir süreç yönetimini sağladım.
Beyaz eşya, otomotiv ve gemi inşa sektörlerinden sonra küçük ev aletleri sektörüne Eksen Makine ile giriş yaptım. 4.5 yıl boyunca ülkemizin birçok markasına Ar-Ge, üretim, laboratuvar, kalite, satış sonrası hizmetler konusunda çalışmalar gerçekleştirdim. İhracat açısından da birçok ülkenin kültürüne uygun ürün adaptasyonunu ve geliştirilmesini sağlayarak pazar genişlemesini gerçekleştirdik. Eksen Makine’deki görevim sırasında TSE’yi uluslararası standartlarda teslim ettim. Cezve ve tost makinesi gibi ürünlerin üretilmesinde ve özellikle ihracat anlamında başarılar elde edilmesinde uluslararası komitelerde yapmış olduğum çalışmaların çok ciddi katkısı bulunmaktadır.
Goldmaster firmasında Tedarik Zinciri Ve Ürün Geliştirme Direktörü olarak çalışıyorum. Ülkemizin küçük ev aletleri sektöründe en geniş ürün gamını iş birliklerimizle en iyi şekilde yönetmenin gayreti içerisindeyim. 2023 Mart ayı itibariyle doktor unvanımı aldım. Uluslararası düzeyde 4 patentim bulunmaktadır.
Evli ve 2 kız çocuğu babasıyım.
Destekçilerimize Teşekkürler
Kozyatağı Mahallesi Sarı Kanarya Sokak
Byofis No: 14 K:7 Kadıköy 34742 İstanbul
Telefon: 0216 906 00 42 | E-Posta: info@ kobitek.com
KOBITEK.COM, bir
TEKNOART Bilişim Hizmetleri Limited Şirketi projesidir.
2001 yılından beri KOBİlere ücretsiz bilgi kaynağı olma hedefi ile, alanında uzman yazarlar tarafından sunulan özgün bir iceriğe sahiptir.
Tüm yazıların telif hakları KOBITEK.COM'a aittir. Alıntı yapılabilir, referans verilebilir, ancak yazarın kişisel bloğu dışında başka yerde yayınlanamaz