Dünyanın yarını şirketlerin bugünü için yeşil BT

Deloitte, yayınladığı düzenli raporlarla Yeşil BT kavramı üzerinde büyük bir bilgi birikimi oluşturuyor. Deloitte Türkiye Teknoloji, Medya ve Telekomünikasyon (TMT) Endüstri Lideri ve Ortak Oktay Aktolun, pek çok kurum ve kuruluşun, karbon ekonomisi ve sürdürülebilirlik konusunda tereddüt içinde olduğunu ve bu alanda kararsız kaldıklarını dile getirdi.

Deloitte’un dünya çapında yaptığı çalışmaların sonucunda, tereddütlerin özellikle iki husustan kaynaklandığını ifade eden Deloitte Türkiye TMT Endüstri Lideri ve Ortak Oktay Aktolun sözlerine şöyle devam etti:

“Bunlardan biri, bu alanda atılacak adımların, sürdürülebilirliğe ne oranda katma değer sağlayacağı. Günümüzün rekabet odaklı dünyasında, kafaları meşgul eden bir diğeri de, bu yöndeki inisiyatiflerin, şirketlerin bilançolarını nasıl etkileyeceği.”

Bu soruların ve tereddütlerin genellikle, Yeşil BT konusundaki yanlış algılamalardan kaynaklandığını dile getiren Aktolun, “Karbondioksit emisyonlarının büyük bir kısmının, bilgi ve iletişim teknolojileri ile ilişkili olduğu yadsınamaz bir gerçek. Bu nedenle Yeşil BT alanında atılacak adımlar, büyük bir önem arz ediyor. Ancak bu konuda, bazı yanlış algılardan oluşan tereddütler bulunuyor” dedi.

Bir yanlış algı: Yeşil BT bir lükstür

Söz konusu yanlış algılardan birinin, Yeşil BT yatırımlarının, finansal açıdan önemli somut getirisi olmayan, yeni maliyetler getiren adımlar olduğuna dikkat çeken Deloitte Türkiye TMT Endüstri Lideri ve Ortak Oktay Aktolun sözlerini şöyle sürdürdü:

“Oysa, Yeşil BT yatırımlarının özünü oluşturan veri depolama aygıtları ve sunucularda sanallaştırma konusu, bir yandan operasyonel maliyetlerde önemli azalmalar sağlıyor, diğer yandan da kurumların büyüme süreçlerini uzun vadede en iyi şekilde destekleyecek alt yapıyı oluşturuyor. Sanallaştırma teknolojisinin donanım, enerji, yer, yönetim ve bakım giderlerinde sağlayacağı önemli oranda tasarrufun yanı sıra, BT yatırımlarında toplam sahip olma maliyetlerinde de iyileştirme getirmesi, Yeşil BT’nin bir lüks değil, son derece verimli bir yatırım alanı olduğunu gösteriyor” dedi.

Bir diğer yanlış algı: Yeşil BT yatırımları sadece BT alanında tasarruf sağlar

Oktay Aktolun sözlerine şöyle devam etti: “Bir diğer yanlış algı ise, Yeşil BT yatırımları ile sağlanacak tasarrufların, fiziksel BT alt yapısı ile sınırlı kalacağı. Oysa, enerji ve bakım maliyeti tasarrufu amaçlı sistem yatırımlarının ötesinde, Yeşil BT kavramı, şirketlere pek çok alanda yeni iş modelleri sunuyor. Bunun bir örneği, yeni videokonferans sistemleri sayesinde iş gezilerinin ve eğitimlerin maliyetlerinde önemli oranda iyileşme sağlanıyor.

Önemli olan Yeşil BT hedeflerini şirketin stratejik öncelikleri ile örtüştürebilmek

“Yeşil BT kavramı üzerine böyle yanlış algılamalar, bu alandaki stratejik kararların alınabilmesini güçleştiriyor. Böyle olunca da, şirketler bu kararların getireceği potansiyel kazanımlardan uzak kalmış oluyorlar. Bu nedenle, şirketlerin BT yatırımları için karar sürecinde, konuyu tüm boyutları ile inceleyebilmeleri ve kararlarını verirken, Yeşil BT’nin, şirketin geleceği ve sürdürülebilirliği kadar, bugün işletme maliyetlerinin azaltılmasında sağlayacağı faydaları da göz önüne almaları önem taşıyor.”

Deloitte dünya çapında 5 kilit başarı faktörüne odaklanıyor

Deloitte Türkiye TMT Endüstri Lideri ve Ortak Oktay Aktolun, Deloitte’un dünya genelinde hizmet verdiği müşterileri ile gerçekleştirdiği çalışmalarda, bu konuda özellikle beş temel faktöre odaklanıldığına dikkat çekti. Aktolun şöyle devam etti:

“Yeşil BT ve sürdürülebilirlik konusunda alınacak aksiyonların, şirketlerin iş hedefleri ile örtüşür hale getirilmesi ve BT birimleri ile şirketin diğer yönetim birimleri arasında bu alanda bir ortak görüş oluşturulması önceliklerden biri. Bir diğer öncelik, çevre konusundaki hassasiyetlerin önem kazandığı ve müşterilerin kendilerine iş üreten firmalardan bu konuda net aksiyonlar beklediği bir dünyada, Yeşil BT kavramının öneminin daha iyi algılanabilmesi. Üçüncü bir öncelik, BT karbon ayakizini azaltırken, enerji, bakım, işletim gibi maliyetlerin eş zamanlı olarak düşürülebilmesinin yollarının belirlenmesi. Dördüncü öncelikli alan, Yeşil BT’nin sağladığı stratejik potansiyelin tam anlamı ile saptanması ve açığa çıkarılması. Son öncelik de, elde edilen faydaların net bir şekilde tanımlanması ve kurumun paydaşları ile bilgi paylaşımı. Bu alanlarda gerçekleştirdiğimiz çalışmalarla elde ettiğimiz deneyimi, şirketlerin Yeşil BT kavramını değerlendirirken yanlış algılardan kaygılanan tereddütlerden bağımsız olarak, en faydalı ve doğru kararı verebilmelerine yardımcı olmaları için kullanıyoruz.”