Beni değil, Bir Yalakayı İşe Aldılar!

Oysa siz mükemmelsiniz. Aynaya her baktığınızda, aday olduğunuz iş için en uygun aday olduğunuzu düşünüyorsunuz. En üstün sizsiniz.

İyi de, o zaman bu yatırımcılar neden başkalarını tercih ediyor?

Neden siz ayazda kalıyorsunuz?

Eğer bu soruyu samimiyetle soruyorsanız, buyurun cevaplar burada.

Bu dizi, birkaç yazı devam edecek. Her yazıda iki vahim hatayı önünüze koyacağım. Nedenleri ve çözüm önerilerimi paylaşacağım.

1- Geçmişteki çalışmalarınızı ve başarılarınızı anlatamamak

İş görüşmesi, işe alınma sürecinin sırat köprüsüdür.

Hedefiniz, bu görüşmeyi bir sohbet havasına dönüştürmek olmalıdır.

Böylece, iki taraf da bu görüşmeden keyif alır. Bu sohbete anlamlı katkılar yaparak doğal bir akışı sağlayabilirsiniz. Bu sohbetleri can sıkıcı hale getiren sorun ise, muğlak ve çok kısa cevaplardır.

Sorulara vereceğiniz evet ya da hayır gibi kısa cevaplar karşı tarafın sohbeti sürdürme iştahını kapatır. Sorunun karşılığı olan cevaplar vermek yerine ortada top gezdirmek, sizinle ilgili olarak çelişkili izlenimler ortaya çıkmasına neden olur.

Kısa ve net olmayan cevaplar, karşı tarafta, sizin gerçek kimliğinizi perdelemeye çalıştığınız düşüncesini uyandırır. Kişiliğinizi gizlemeyin.

O halde bana bir akıl ver.

Çok iyi hazırlanın.

Görüşmeye gitmeden önce özgeçmişinizi çok iyi inceleyin. Şirketin aradığı iş tanımı ile karşılaştırın. Bu tanım içinde sizin özelliklerinize en uygun olan maddeleri belirleyin.

Görüşme sırasında bu ortak noktaları ısrarla vurgulayın. Bu tanımdaki ortak noktalar ile ilgili olabilecek geçmiş pratiklerinizi not edin. Başarılarınızı mutlaka belirtin.

İş tanımındaki kimi noktalarda deneyiminiz olmayabilir. Bunu da samimiyetle anlatın. Eğer bu noktalara yakın deneyimleriniz olduysa, bunları da açıklayın.

Daha ayrıntılı ve ilgi çekici cevapları nasıl oluşturacağınızı aşağıda bulabilirsiniz:

Buyurun size birkaç cevap örneği.

Tercih sizin.

Soru: Önceki şirketinizde neler yaptınız?

Berbat ötesi cevap: Son işimde maaş bordrolarını hazırladım

İdare eder cevap: Önceki şirketimde farklı görevlerim vardı. Çalışanların maaş bordrolarını hazırlıyordum. Ayrıca sosyal hakların kayıt işleri de bendeydi.

Mükemmel cevap: 100 kişinin istihdam edildiği bir inşaat firmasının bütün bordro işlemlerini iki yıl boyunca ben yürüttüm. Buna maaşlarla birlikte sosyal haklar ve primler de dahildi. İş sözleşmelerinin eksiksiz imzalanmasından ve dosyalanmasından da sorumluydum. Yeni işe başlayanların oryantasyonu ve gerekli bütün ekipmanın kendilerine sağlanması görevi de bana aitti. Çalışanların güvenlik kayıtlarını düzenli olarak tuttum. Her ay Direktörüme düzenli olarak raporlama yaptım.

Mükemmel cevap, görüşmeciden kaç puan alır?

Herhalde tam puan. Ne dersiniz?

Bu cevap, adayın daha önceki deneyimlerini, sorumluluklarının sınırlarını, başarılarını tam olarak ifade ediyor. Bunları duyan görüşmeci, adayın ne yaptığını değil, aynı zamanda ne kadar iyi yaptığını da anlamış olur.

2- İşe, şirkete ya da iş görüşmesine ilgisiz duruyorsunuz

Sizinle iş görüşmesi yapan kişi, sizin ne ölçüde ilgili olduğunuzu daha ilk birkaç dakika içinde anlar. O bunun için eğitim almıştır ve deneyimlidir.

Eğer görüşme sırasında ilgisiz görünüyorsanız, karşı tarafı ikna edemezsiniz. Oysa o iş görüşmesi, o işe ve şirkete yönelik heyecanınızı yansıtmak için bir şanstır.

Birçok mülakatçının deneyimlerini okudum.

O kadar çok sayıda zayıf aday örneğinden bahsediyorlar ki.

İş tanımını okumadan gelenler.

Şirket hakkında hiçbir fikri olmayanlar.

Sektör ile ilgili hiçbir deneyimi olmayanlar.

O halde bana bir akıl ver.

Yine aynı tavsiye ile devam edelim. Hazırlık yapın. Bunu da görüşmeciye mutlaka hissettirin. İşi ve şirketi inceleyin ve anlayın.

Bazı sorular sorun ve bunlara samimi cevaplar verin.

Bu işi neden talep ediyorsunuz?

Bun iş ile ilgili heyecanınızın nedenleri?

Bu şirkete neden girmelisiniz?

Şirketin içinde olduğu sektörü ilginç buluyor musunuz?

Mülakatı yapan kişi hakkında ne biliyorsunuz?

Bu iş ile ilgili olarak kafanıza soru işaretleri var mı?

Beden dilini unutmayalım.

Göz teması.

Dik duruş.

Enerjik bir ses tonu.

Bunlar en az vereceğiniz cevaplar kadar önemlidir.

Görüşmeci konuşurken ona mutlaka tepki verin. Arada bir kafanızı sallayabilirsiniz. Ya da bazı onaylama sesleri çıkarabilirsiniz. Not alabilirsiniz. Böylece konuşmaya dahil olduğunuzu göstermiş olursunuz.

O konuşurken, etrafa bakmayın.

Kıpırdamayın.

Telefonunuz ile ilgilenmeyin. Eğer çok acil bir çağrı gelirse, görüşmeciye durumu açıklayın, izin isteyin ve telefon konuşmasını çok kısa tutun.

Bu kısa kesinti için özür dilemeyi unutmayın.