Köşeyi Dönen Şirketlerin Yeni Planı

Takım içi uyum, rakipsizlik ya da hedef pazarda yer tutmak da bu başarıya katkı sunar.

Ancak asıl maharet bu noktadan sonra başlıyor.

Köşeyi Dönmekle Bitmiyor

İşler iyi giderken alınacak kararlar, geleceğin rotasını çizer. Geçmiş başarı, yeni bir rehavetin değil, sistemli bir dönüşüm sürecinin tetikleyicisi olmalıdır. Çünkü bugünün doğru kararı, yarının krizini önleyebilir.

Veriyi Kullanan Ayakta Kalır

Kurum içi bilgi birikimi artık bir lüks değil, temel ihtiyaç. Şirketlerin geçmiş operasyonlarından, müşteri ilişkilerinden ve finansal tablolarından çıkan veriler; karar süreçlerinde aktif rol oynamalı. Bu veri odaklı yaklaşım, sadece günü değil, geleceği de planlamanın en net yoludur.

İş Modeli ve Ürünler Gözden Geçirilmeli

Pazar değişiyor, müşteri alışkanlıkları dönüşüyor. Köşeyi dönmüş bir şirketin sabit bir iş modeline saplanıp kalması, uzun vadede duraklamaya yol açar. Ürün gamı güncellenmeli, mevcut ürünlere alternatif ya da tamamlayıcı yeni teklifler geliştirilmelidir.

Finansal Rehavet Tehlikesi

Satışlar iyi gidiyor diye bütçeyi sadece mevcut müşteri portföyüne yaslamak büyük risk. Yeni satış kanalları yaratmak, iş geliştirme departmanını aktif tutmak ve farklı pazarlara açılmak; finansal sürdürülebilirliğin temel taşlarıdır.

Dinamik Kadro, Statik Başarıyı Aşar

Başarılı ekipler, başarıya ulaşınca stabil kalma eğilimindedir. Oysa şirketin dinamik yapısını koruyabilmesi için her çalışanın gelişime açık olması gerekir. Orta ve üst kademe yöneticiler, sadece uygulayan değil, öneri getiren, tartışan ve yeni fikirlerin önünü açan insanlar olmalı.

Toplantılar Hedefli, Değerlendirmeler Somut Olmalı

Zaman en pahalı kaynak. Bu yüzden yapılan her toplantının net bir amacı, çıktısı ve takibi olmalı. Şirket içi değerlendirmeler, hissiyattan değil, ölçülebilir sonuçlardan beslenmeli.

Kurumsallaşma Öncesi: Sistemleşme Şart

Kurumsallaşma, tabelaya yeni bir unvan eklemekle olmaz. Önce her departman kendi içinde, sonra ilişkili olduğu diğer bölümlerle güçlü ve net iş süreçleri oluşturmalı. Herkesin ne yaptığı, ne zaman yaptığı ve kiminle çalıştığı belli olmalı.

Danışmanlıkla Güçlenen Kararlar

Hukuki ve finansal kararlar artık karmaşık. Şirketin geleceğini etkileyecek süreçlerde, dış danışmanlık desteği almak lüks değil zorunluluk. Profesyonel bakış, riskleri azaltır, fırsatları çoğaltır.

Odaklanmak, Yayılmaktan Daha Değerli

Her iş fırsatı şirket için uygun olmayabilir. Büyüme hırsı, bazen şirketi taşıyamayacağı yüklerin altına sokar. Oysa odaklı kalmak, derinleşmek ve kaynakları belirli alanlara yönlendirmek, uzun vadede daha sağlıklı sonuçlar verir.

İnovasyon Durmaz

Bir işi bir kere doğru yapmak yetmez. Sürekli olarak daha iyi nasıl yapılır sorusu sorulmalı. İnovatif süreçler, iş geliştirme alışkanlığı haline getirilmeli. Yalnızca ürünlerde değil, iş yapış biçimlerinde de yenilik olmalı.

Vizyonu Önce Lider Sahiplenmeli

Şirketin bir vizyonu varsa, onu önce liderin içselleştirmesi gerekir. İnandığı vizyonu çalışanlarına da aktarabilir. Vizyona uyumlu ekipler ancak bu şekilde oluşturulabilir.

Tüm bu başlıklar işleri şimdilik iyi giden işletme sahiplerine yönelik tavsiye niteliğinde görüşlerimi içermektedir. Bir şeyi ortaya çıkarmak ve büyütmek kadar onu sürdürmekte önemlidir. Bu tavsiyelere uyan işletmelere son sözüm şudur;

Köşeyi döndünüz, yolunuz açık olsun!