Kobitek.com web sitesi, analitik ve kişiselleştirme dahil olmak üzere site işlevselliğini sağlamak ve reklam gösterimini optimize etmek için çerezler gibi verileri depolar.
Gençlere çok özeniyorum. Karşıma her oturduklarında, daha da heyecanlı görüyorum onları. Birer fikir canavarına dönüşmüş oluyorlar resmen. Çoğunun hem eğitim aldıkları alanlarda, hem kimsenin cazibesine karşı koyamadığı e-ticaret alanında hem de girişimci danışmanlarının bile %99’ unun uçuk bulacağı tarzda en az üç iş fikri oluyor. Nicelik bakımından daha zengin senaryolar da var tabii.
Dahası; her birini yapabileceklerine ve müşteri kitleleri tarafından talep alacaklarına dair inancı tam. Aslına bakarsanız, şimdiden Fikir Üretim Makinesi Vol 1.0 keşfedilmiş durumda…
Bu durum, onlardan müthiş hamleler ve zeki girişimler beklediğimiz gençlerin; öncelikle girişimcilik kültüründen payına düşeni almış, farkındalığı yüksek bir neslin parçası olduğunun bir göstergesi niteliğinde. TÜBİTAK’ ın 1512 Bireysel Girişimcilik Aşamalı Destek Programı’na başvuran girişimci adaylarının %66’ sının 30 yaşın altında olması ve benim bireysel danışmanlık yaptığım iki şehrin (İstanbul & Eskişehir) en çok başvuru alınan şehirler sıralamasında ilk 4’te bulunması, tezimi doğrulayan istatistiki bir veridir diye düşünüyorum. Hal böyleyken genç bireylerin yaratıcılık seviyesinin yüksek olduğu görülmektedir ki, bağlı olarak kendilerinden yenilikçi yapılar oluşturmaları yönündeki beklentiler de gayet masumdur.
Dikkat edilirse, aynı durum bir başka gerçeğin de habercisi. Fikir üretimi sertifikasına en yüksek puanlarla sahip olan bu gençlerin, pazar araştırması ve fizibilite çalışması kısmında birtakım eksiklerinin bulunduğu söylenebilir. Bu yazımız, doğrudan bu genç arkadaşlarımıza ve benzer konumdaki diğer kişilere açık bir mektuptur…
Ancak -tecrübe ile sabit- bazı öğrenmelerimiz olduğunu da unutmayalım. Bir kişinin, bu kadar potansiyel çalışmayı bir arada yürütebilmesi ve hepsini sonuca ulaştırması mümkün değildir. Her şeyden önce, limitli olan vizyon ve enerjimizin bu yükü kaldırabileceğini düşünmek bile talihsiz olacaktır. O halde yapmamız gereken, fikirlerimizi temel argümanlarla destekleyerek, doğru araştırmalar yapmak ve sonuçlarla karşılaşılmaya başlandığı andan itibaren; duygusallığı bir kenara bırakarak gerçekçi tavırlarla değerlendirmeler yapmaktır. Aynı anda birden fazla iş fikrine yoğunlaşmak(her ne kadar tercih edilmeyen bir durum olsa da) tabii ki mümkündür. Çünkü fikrin ilhama geldiği o tatlı anı, yeni bir excel dosyası açarak kutlamak herkesin en doğal hakkıdır. Bu konuda kendimizi frenlemek ya da frenlemeye çalışmak da yanlıştır.
Hayatın her aşaması için bazı kodların olduğuna ve bunların sadece insandan insana, durumdan durumu farklı uygulanması gerektiğine olan inancım tamdır. Bir fikrin, temel araştırma süreci içerisinde “ön değerlendirme prosedürü”nden geçirilmesi de bu duruma bir örnektir.
Düşündüğünüzde; bir iş fikrinin fizibilite çalışmasını tamamlamak uzun ve yoğun çalışma gerektiren bir süreçtir. Bu sürecin hazırlayıcısı olarak, genel kapsam ve özellikler çerçevesinde yapılmaya engel bir faktörün olup olmadığının araştırılması anlamlı olacaktır. Bu sayede, doğru bir seçime dayandırılmayan iş fikirleri için detaylı araştırma sürecinde oluşabilecek zaman kayıpları engellenir ve birden fazla sayıda olan fikirlerin teke indirgenmesi sağlanmış olur.
İlk olarak incelenmesi gereken nokta, iş fikrinin yapılandırılmasına yönelik yerine getirilmesi mümkün olmayan yasal bir zorunluluğun varlığıdır. Bu bir izin, bu bir ruhsat olabilir. Yasadışı bir tedarik, edinim ve üretim süreci doğal olarak iş modelimizde yer almamalıdır.
Bu aşamayı geçtikten sonra; girişimcinin kendi öz niteliklerini göz önüne alarak cevaplaması gereken soru, girişimci tarafından temini olanaklı olmayan bir bilgi, beceri, ustalık ve/veya işgücü girdilerinin olup olmadığıdır. Günümüzde çoğu iş fikrinin bu aşamada bilgi ve işgücü girdisi faktörlerine takıldığını görürüz.
Sonrasında değerlendirilmesi gereken nokta ise girişimcinin bu işi yerine getirmesi konusunda özel, kişisel ve sosyal uygunluğudur. İçinde bulunduğumuz durumda, gereken zamanı ayıramayacak olmamız (eşimizin hamileliği, çocukların okul durumu, aile büyüklerinin hastalığı vb.) ya da işin karşılayabileceğimizden fazla çaba gerektirmesi, erteleyici veya tamamen engelleyici bir sebep olabilir.
Buraya kadar sorunsuz
ilerleyebilen iş fikirlerinin %80’inin gerçekleştirilebilir
olduğuna şüphe yoktur.
İş fikrinin eyleme
dönüştürülmesi sürecinde ihtiyacımız olan sermaye,
ayrıntılara uzun araştırmaların sonucunda kavuşacaktır. Ancak,
şimdiden gerekli finansmanı sağlamak adına potansiyeli yüksek
2-3 opsiyonun bulunması şarttır. Fikrimizin en doğal halini
destekleyecek unsurlara sahip kamu kurumlarının, yatırımcı
portföyünün var olması gerekmektedir. Bu iş için ayıracak
özsermayenin mevcut olması ise en özlenen tablodur fakat sık
rastlanan bir durum değildir.
Son olarak; çıkış noktasında(ileriki aşamalarda değişebilecek) bir iş faktörüne ihtiyaç duyulmaktadır. En basit haliyle iş faktörü, hedef kitlemizi oluşturan müşteri grubunun; ürünümüzü ya da hizmetimizi tercih etmesinin temel dayanağıdır. Bir nevi başarı kriteri olarak düşünülmelidir. İş faktörünün varlığı aynı zamanda iş fikrinin gerçek bir argümana dayandığının da göstergesidir. Müşterilerin mevcut durumda ulaşamadığı bir imkanı sunmak, özellikler tabanında farklılaşmak gerekmektedir.
Diğer bir anlatılmak
istenen de girişimcinin her daim motivasyon yüklü olması
gerekliliğidir. Bahsedilen beş aşamadan sağlıklı bir şekilde
geçemeyen iş fikirleri, zamanla motivasyon sürtünmelerine neden
olacaktır. Bu durum da girişimcilik hikayemiz adına bir engel
teşkil edecektir.
Bu tür kabul
prosedürlerinin girişimciler için özümsenerek otomatize
edilmesi, geliştirilen iş fikirlerinin niteliğini arttırıcı
etkiler taşımaktadır. Girişimci adaylarına duyurulur…
PS: İlerleyen günlerde “Yapılabilirlik Araştırmasının Unsurları” ve “İş Modeli” konularına ilişkin paylaşılacak olan yazılar, iş fikrinin eyleme dönüşme sürecine yönelik devam niteliği taşıyacaktır.
1982 Amasya doğumlu olan Tuğberk Seçkin, lisans eğitimini 2005 yılında Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği programı ile tamamlamıştır. Eğitiminin ardından profesyonel kariyerine başlamış, İzmir ve Manisa illerindeki çeşitli firmalarda sırasıyla “Üretim Planlama ve Lojistik” ile “Stratejik Planlama” servislerinde orta düzey yöneticilik pozisyonlarında görev almıştır.
2008 yılında İstanbul’ a gelerek özel bir danışmanlık firmasında Girişimcilik Projeleri Yöneticisi olarak çalışmaya devam etmiştir. Bu görevi süresince; toplamda 38 ayrı ilde KOBİ’ ler için yönetim danışmanlığı yapmış, birçok yerel ve ulusal çapta girişimcilik projeleri yönetmiş, girişimcilik eğitimleri vermiş, bireysel girişimci adaylarına iş planı ve fizibilite danışmanlığı yapmıştır. Ayrıca bir uluslararası konferansta bildiri yayınlamış; Hatay, Tekirdağ, Bartın, Eskişehir, Bayburt, Trabzon ve Denizli illerinde Yerel Kalkınma ve İşgücü Piyasası Analizi Çalışması; Kütahya ve İstanbul’ da Kadın İşletme Geliştirme Merkezi Projesi; 17 ilde Genç Girişimcilik Projesi, 2 adet Franchising Deployment Projesi ve AVEA ile “Memleketim Anadolu İşim Teknoloji” TeknoGirişimci projesi yönetmiş; AVEA ve TOG ile 10 ilde düzenlenen “Hayatımın Fikri” projesinde eğitmen ve danışmanlık yapmış, “İşsizliğe Çözüm Girişimcilik: İstanbul ili İşsizlerin Girişimcilik Potansiyellerinin Analizi” konulu projede yer almıştır. Kariyeri boyunca sektörel çalışmalar dahil toplam 9 kitap yazmış, “Girişimcilik İklimi” dergisinin Yazı İşleri Müdürlüğünü yapmış ve 2011 yılında “Best European Study Award” ödülünü almıştır.
2012 yılında ise “danışmanlığın yeni versiyonu” olarak nitelendirdiği Çizgi Dışı Girişim’i Eskişehir Anadolu Üniversitesi Teknoloji Geliştirme Bölgesi’ nde kurmuş ve geçmişten beri inandığı ve üzerine çalıştığı “Çocuk Girişimciliği”ni gerçekleştirmek için çalışmalarına başlamıştır. Sonunda Tübitak Popüler Bilim Yayınlarından çıkan “Bir Girişimcilik Yolculuğu” adıyla Türkiye’nin ilk çocuk girişimcilik kitabını okurlarıyla buluşturmuştur.
Kariyeri boyunca finansal teknolojiler alanında Paytolia, GPay, Paybrothers, Payogi, Paraturca, Payburger ve e-ticaret alanında Pharmatolia gibi markalar yaratmış ve birçoğundan milyon dolar değerlemeler ile çıkış yapmıştır.
Tuğberk Seçkin halen Payburger markası ile fintech, Agroturca ile tarım, Interzoon ile dış ticaret, Podkids ile çocuk medyası ve Hmmm ile edtech alanında faaliyetlerine devam etmektedir.
Tufan KARACA ile
Yönetim Vizyonu
BÜYÜTEÇ
Destekçilerimize Teşekkürler
Kozyatağı Mahallesi Sarı Kanarya Sokak
Byofis No: 14 K:7 Kadıköy 34742 İstanbul
Telefon: 0216 906 00 42 | E-Posta: info@ kobitek.com
KOBITEK.COM, bir
TEKNOART Bilişim Hizmetleri Limited Şirketi projesidir.
2001 yılından beri KOBİlere ücretsiz bilgi kaynağı olma hedefi ile, alanında uzman yazarlar tarafından sunulan özgün bir iceriğe sahiptir.
Tüm yazıların telif hakları KOBITEK.COM'a aittir. Alıntı yapılabilir, referans verilebilir, ancak yazarın kişisel bloğu dışında başka yerde yayınlanamaz