Dünyada ve Türkiye’de geleceğin iş modeli: Esnek işgücü

Esnek işgücü modelinde bilgi paylaşımının demokratikleştiği, her firmanın dünyanın en iyi uzmanlığına hızla erişebildiği ve böylece hedeflerine daha hızlı ulaşabildiği bir döneme giriyoruz. Bu yeni dünyada firmalar kendi bünyelerinde olmayan uzmanlık kaynaklarına ihtiyaçları olduğu anda ve ihtiyaçları kadar erişebiliyor ve bu uzmanlarla proje bazlı çalışabiliyor. Firmalar için hızla değişen dünyaya ayak uydurmanın olmazsa olmazı bir sistem iken, diğer yandan, profesyonellerin uzmanlık ile daha esnek ve dengeli bir kariyer inşa edebileceği bir dünya bu.

İş 3.0 – Future of Work

Esnek işgücü çalışma modeli, hem şirketler, hem de profesyonellerin kazandığı, daha verimli ve süründürülebilir bir model olduğu için dünyaca hızlı gelişiyor. Önümüzdeki 20 yıla nasıl ki Endüstri 4.0 devriminin damgasını vurmasını bekliyorsak, bu yapısal dönüşümün ayrılmaz bir parçası da esnek işgücü olacak. “İş 3.0” olarak tanımlanan bu yeni çalışma modeli, dünyada “future of work’ olarak tanımlanıyor.

Esnek işgücü modelinin geleceğin iş modeli olup olmayacağı ile ilgili bir soru işareti yok, bu model geleceğin iş modeli. Bu değişim ihtiyaçlar doğrultusunda şekillendiği için gereken sadece zaman. Tüm sektörel firmaların, tam zamanlı istihdam gerekmediği alanlarda uzman ihtiyaçları için esnek işgücü modeline geçiş yapması, işgücünü tam zamanlı ile esnek işgücü arasında optimize etmesi gerekiyor.

Bu, firmalara hem esneklik, hem farklı alanlarda uzmanlık, hem de maliyet avantajları sağlıyor. Başka türlü firmaların dünyadaki hızlı değişime ayak uyduracak uzmanlık kaynakları olmayacak, çünkü şu anda ‘skill shortage’ denilen yetkinlik sıkıntısı tüm firmaların dijital dünyaya ayak uydurması için kısıtlı kaynakları birlikte kullanması demek.

Firmalar verimli, uzmanlar bağımsız

Esnek işgücü çalışma modeli ile firmalar ihtiyaç duydukları en üst seviye uzmanlığa uzun vadeli bir yatırım yapmadan hızla erişebiliyor ve kendi bünyelerinde sürekli bulundur(a)mayacakları en iyi uzmanlıktan yararlanıyor, maliyet avantajı sağlıyor ve zamandan kazanıyorlar.

Uzmanlar ise öncelikle kariyerlerini bağımsız oluşturma, daha sonra tecrübelerini gelire dönüştürme, yeni networkler edinme ve sektörlere katkı sağlamanın yanı sıra, keyif aldıkları alanlarda farklı projelerde yer alma fırsatını yakalıyorlar. Kariyerlerine diledikleri gibi yön verebiliyor ve zamanlarını da kendi istedikleri gibi değerlendirebiliyorlar.

Özetle esnek işgücü modeli ile iş dünyasında yeni bir dönem başlamış bulunuyor. Firmaların rekabetçi kalmak ve daha hızlı ileri gitmek için mutlaka değerlendirmeleri gereken bir kaynak olarak bu yeni çalışma modeli, dünyada ve Türkiye’de yaygınlık kazanmayı hızla sürdürüyor.