Türkiye, Balayı Turizmine Neden Soğuk?

Bu yazıyı paylaş
X It! LinkedIn Facebook
Türkiye, Balayı Turizmine Neden Soğuk? konu resmi

Dünyada, yükselen bir sektör var; Balayı Turizmi. Evlilik sayıları artıyor ve buna bağlı olarak balayı turizmi de güçleniyor. Ama Türkiye bu yükselen sektörün değerini tam olarak kavrayabilmiş değil. Bu nedenle, balayı turistini diğerlerinden ayıran ve onu özel bir kategori olarak konumlandıran politikalar üretemiyor.

Bu sektörün 2025 yılı cirosunun 131,6 milyar dolar olacağı tahmin ediliyor. Sonraki her yıl ortalama olarak yüzde 6.6 artış öngörülüyor.

Türkiye turizminin henüz farkında olmadığı bir gerçek var

Balayı kavramı artık çok farklı bir derinliğe sahip. Balayı turisti de geçmiştekilerden çok farklı beklentilerle geliyor.

O sihirli kavram, yani deneyim, balayı turisti için en öncelikli talep ve bunu yaşamak için yüksek miktarda harcama yapmaya hazır. O artık klasik balayı konaklamalarından çok daha fazlasını hayal ediyor ve bunu sağlayan destinasyonları tercih ediyor.

Balayı çiftlerini ağırlamak sıradan bir ev sahipliği olmaktan çıktı. Artık özel adalar, şirin tatil köylerinde romantik kaçamaklar, samimi butik konaklamalar, yıldızların altında heyecan verici glampingler, hayran bırakan villalar devrede.

Balayı turizmi yanına birçok paydaş da kazandı. Sosyal medya. Balayı turizmi planlayıcıları ve internet fenomenleri. Blog yazarları.

Artık kişiye özel deneyimler zamanı

Balayı turizmi artık kişiselleştirme temelinde yükseliyor. Y ve Z kuşağı çiftleri tamamen kendilerine özel maceralara yöneliyorlar. Günümüz balayı çiftlerinin istediği harman, bir parça adrenalin, çevre dostu konaklama ve kültürel etkileşimden oluşuyor.

Özellikle Z kuşağı düğünü ve balayını tek bir seyahatte birleştirmeyi, arkadaşlarının da kendilerine eşlik etmesini ve hep birlikte tatil yapmayı tercih ediyor.

Akdeniz ve Ege için güzel olan şu ki, sahil kaçamakları hala gözde. Tertemiz kumsallar, spa ve wellness paketleri, güzel yemekler hala gözde.

25-35 yaş kuşağına dikkat

Bu genç kuşak deneyime meraklı. Bu merak onları balayı tercihlerinde özel ve özgün olanı aramaya yöneltiyor. Macera, kültür, yemek, çevre ile etkileşim ve bolca dinlenme. Onların balayına bakış açıları bunlardan oluşuyor. Böylece hem değerli hem de eşsiz anılar yaratıyorlar ve bunları paylaşmayı seviyorlar.

Geleceğin anahtar kavramı- Lüks

2024’lere kadar orta sınıfın seyahat sektörünü domine ettiğini gördük. Butik oteller ve şirin konaklama yerleri revaçta idi. Ama artık lüks sahne almaya hazırlanıyor.

Tesise özel küçük, gizli plajlar. Özel havuzlar. Sıradışı spa terapileri. Çiftlere özel termal banyolar. Onlara özel net bir mahremiyet. Lüks balayı bunlarla geliyor.

Günümüzde çiftler genellikle kendilerine hızlı bir şekilde çeşitli seçenekler sunan seyahat web sitelerini kullanarak kendi seyahatlerini düzenlemeyi tercih ediyor.

Türkiye’nin rakipleri hızla güçleniyor

Türkiye, her ne kadar coğrafi olarak büyük bir avantaja sahip olsa da, Asya Pasifik bölgesi ile zorlu bir rekabete girmek durumunda. Yeni kuşak balayı çiftleri uzak mesafe uçuşları bir handikap olarak görmüyor ve rahatlıkla göze alabiliyorlar.

Bu bölgedeki birçok ülke, şık, modern havaalanlarına, sorunsuz ulaşım bağlantılarına ve yurtdışına seyahat etmeyi biraz daha kolaylaştıran vize kurallarına sahip.

Batı’nın en güçlü merkezlerinden direkt uçuşlar artık gezginleri doğrudan Asya'nın en sevilen balayı noktalarına götürüyor; bu süreçte uzun yolculuklar azalıyor.

Şanghay ve Pekin gibi şehirlerde, 5 yıldızlı otellerden ve ilginç butik konaklama yerlerinden, tatil köylerine ve samimi romantik inzivalara kadar her şey var. Hepsi hem konfor hem de biraz mahremiyet sunuyor.

Uzak Doğu gittikçe yakınlaşıyor

Uzak Asya’nın mistik tarihi mirası, lüks ve içten konukseverlik, farklı mutfaklar bir araya geldiğinde, özel bir deneyim arayanları çarpan bir trend ortaya çıkıyor.

Yükselen bir balayı destinasyonu olarak Hindistan'a olan ilgi de artıyor. Çeşitli coğrafyası, zengin kültürü ve geleneksel misafirperverlik anlayışı, çiftler için birçok olasılık sunuyor.

Bu arada Avrupa, 2024'te global balayı gelirlerinden yaklaşık olarak %39,3'lük bir pay alarak liderliğini sürdürüyor; örneğin İspanya, özellikle genç çiftlere hitap eden uygun maliyetli lüks karışımı sayesinde hızlı bir büyüme yaşıyor.

Türkiye hala rakiplerden bir adım önde

Ülkemiz balayı turizmine sunabileceği deneyim yelpazesi ile rekabette başa güreşiyor. Ama bu zenginliğin doğru konumlandırılması, sunumu ve vitrine konması noktasında biraz daha fazla gayret etmemiz şart. Eğer biz bu değerleri doğru sunamazsak, insanların kendiliğinden keşfetmesini beklemek hayal olur.

Ülkemiz, tarihi, doğası, konukseverliği, çok farklı mutfak seçenekleri, kültürü ile hala balayı turizminin baş aktörlerinden birisi olma potansiyeli taşıyor.

Bu pastadan payımızı kaçırmayalım.

Reklam
Kobitek'e ücretsiz üye olun

103 kere okundu


Etiketler:

Adil Gürkan
Adil Gürkan

Mengenli olmakla gurur duyan bir Anadolu insanıyım.

Mutfağa, Sanata, Doğaya, Hayvanlara, Estetiğe, Bilgiye, Spora tutkunum.

Darüşşafaka Lisesi’nde, insan olmak, merhamet, anlayışlı olmak, bilime inanmak, özgüven, kendini doğru ifade etmek, yaratıcılık alanlarında eğitim aldım.

Hacettepe Üniversitesinde, Türkiye’yi, Dünyayı, Bilimi, İnsanı, Sosyal Bilimleri, İşletmeciliği, Turizmi, Ağırlama sanatlarını öğrendim.

Amerika Otel ve Moteller Birliği Eğitim Enstitüsünden Otelciliğin evrensel kurallarını, inceliklerini, küresel kültürü anlamayı öğrendim.

1986 yılında otelciliğe başladım. O günden bu yana kendimi ev sahibi olarak gördüğüm otellerde, konuklarımıza mutlu tatiller yaşatmak için çabalıyorum.

Bu gün itibarıyla, çalışan ya da Üniversitelerdeki gençlere bilgimi, görgümü, deneyimlerimi ve önerilerimi sunarak, onların gelişmesine katkı sunuyorum.

Türkiye’nin en büyük Yerli Zinciri Kilit Hospitality Group’ta Kurumsal İletişim ve Eğitim Direktörü olarak dinamik çalışma hayatımı sürdürüyorum.

Bir kitabım yayınlandı; Dinozor Turizmcinin Anıları

Aşağıdaki alanlarda risk yönetimi danışmanlığı

  • Turizm ve Otelcilik Sektörünü Tehdit eden Riskler
  • Yeni kuşakların turizm sektörüne uyumlu hale getirilmesi
  • Pazarlamanın geleceği. Pazarlama 3.0, 4.0, 5.0
  • Z Kuşağı ve Yeni Kurum Kültürü
  • İşletmelerde Demokratik Yönetim.

Eğitimler

  1. Mobbing
  2. Mikro Yönetim
  3. Çalışanlar Nasıl Mutlu Olur?
  4. Özgüven – Özsaygı – İnsiyatif
  5. Turizmde Sürdürülebilirlik
  6. Hayatta ve Doğada Liderlik

Kurumsal

  1. MDY ( Müşteri Deneyimi Yönetimi )
  2. Kurumsal Tasarruf
  3. Turizmde Sürdürülebilirlik
  4. İşgücü ve Kariyer Yönetimi

Destekçilerimize Teşekkürler


Kozyatağı Mahallesi Sarı Kanarya Sokak Byofis No: 14 K:7 Kadıköy 34742 İstanbul
Telefon: 0216 906 00 42 | E-Posta: info@ kobitek.com

KOBITEK.COM, bir TEKNOART Bilişim Hizmetleri Limited Şirketi projesidir.

2001 yılından beri KOBİlere ücretsiz bilgi kaynağı olma hedefi ile, alanında uzman yazarlar tarafından sunulan özgün bir iceriğe sahiptir.

Tüm yazıların telif hakları KOBITEK.COM'a aittir. Alıntı yapılabilir, referans verilebilir, ancak yazarın kişisel bloğu dışında başka yerde yayınlanamaz!!!