Krizde en büyük silahınız: Entelektüel sermayeniz

Bu yazıyı paylaş
X It! LinkedIn Facebook
Krizde en büyük silahınız: Entelektüel sermayeniz

Finansal açıdan güçlü olabilirsiniz. İşletmenizin teknik altyapısı çok güçlü olabilir. Operasyonlarınız çok verimli olabilir. Ürünleriniz rakiplerinizin bir adım önünde olabilir. Hiç önemli değil. Bu üstünlüklerin ömrü birkaç hafta ile birkaç ay arasındadır.

Rakiplerinize karşı daha uzun ömürlü bir üstünlük istemez misiniz?

Kim istemez ki?

O zaman Entelektüel Sermayenizi güçlendirin!

Bir de bu mu çıktı? Evet! Daha doğrusu entelektüel sermaye her zaman vardı, siz farkında değildiniz. Nakit akışı, arsa, bina, teknik altyapı vb. hepsi çok daha öncelikli idi. Bu alanlara yapacağınız yatırımların sizi ömür boyu koruyacağını düşünüyordunuz.

Aynı sektörde, aynı işi yapan rakiplerinizden daha az finansal sermaye ile daha çok finansal girdi yaratabiliyorsanız, doğru yoldasınız demektir. Çünkü rakiplerinize göre daha az sermaye ile operasyonel yönetimi, teknoloji yönetimini ve en önemlisi insan kaynağı yönetiminizi daha iyi yaptığınızın bir kanıtıdır tüm bunlar.

Nedir bu entelektüel sermaye?

İşletmeye piyasada rekabet avantajı sağlayan, çalışanların bildiği her şeyin toplamıdır.

Entelektüel sermaye, işletmenin zenginlik yaratmak üzere kullanıma soktuğu bilgi, enformasyon, entelektüel mülkiyet, çalışanların sahip olduğu beceri ve deneyim gibi entelektüel malzemelerin tümüdür. Entelektüel sermaye bir şirketteki insanlar tarafından bilinen ve işletmeye rekabet üstünlüğü kazandıran bütün varlıkların toplamıdır.

Entelektüel Sermaye tüm işletmeler için finansal sermayeden daha önemli bir konumdadır. İşletmeler entelektüel varlıklarını keşfedip, onları yönetmeye başladıkları zaman aynı işi yapan rakiplerinden ayrıştıklarını ve rekabet güçlerinin arttığını fark edeceklerdir.

Hizmet sektöründe entelektüel sermayenin anlamı?

Diğer sektörlerden farklı olarak, otelcilikte aslolan insandır. Masanın iki tarafında da insan vardır. Her ikisinin de beklentisi birbirine yakındır. Bir taraf yaptığı iş ile mutlu olmak ister, bir taraf da aldığı hizmet ve servis ile… Böyle bir mutluluk paylaşımı için ortak kültür, ortak değerler, ortak bakış açısı ve ortak bilgi seviyesi gerekir. Hayatını 100 kelime etrafında döndüren, ilkokul mezunu, dünyası iş ve evinden ibaret olan vasat bir çalışanın, eğitimli, yüksek donanımlı, Dünyayı gezen, bilen, okuyan bir entelektüeli anlaması zordur. Anlamayacağı için mutlu etmesi de zordur. Her şeyden önce ortalama bir çalışanın işindeki önceliği daima kendi maaşı, iş garantisi, sigortası ve işinden sağladığı diğer faydalardır. Misafirini neden mutlu etmesi gerektiği sorusu aklına bile gelmez.

Entelektüel takımlar

Çözüm çok yönlü, aydın, çok okuyan, kendisini geliştiren ve müşterisi ile ortak zevklere sahip çalışanlara sahip olmaktır. Çünkü onlar benzer dili kullanır. Hayatları 100 değil bir kaç bin kelime etrafında döner. Kendilerini rahatlıkla ifade ederler ve muhataplarını rahatlıkla anlayabilirler. Üründen ve hizmetten mutlu olmanın ilk adımı da beklentisini rahatça ifade etmek ve bu beklentiyi doğru anlamaktır.

Günümüzün üst segment müşterisi;

  • Kültürel açıdan donanımlıdır
  • Dünyayı gezer, iyi gözlem yapar ve kültürleri tanır
  • Rafine bir müzik anlayışına sahiptir. Caz, rock, pop, blues dinler
  • Satranç, briç, dama gibi oyunlara meraklıdır. Gezdiği ülkelerin insanına saygı duyar, tanımaya ve iletişim kurmaya önem verir
  • Tarihe ve arkeolojiye ilgilidir. Farklı coğrafyaların tarihlerini ve arkeolojisini araştırmayı ve öğrenmeyi sever
  • Spora meraklıdır ve farklı spor alanlarını takip eder
  • Gezdiği ülkelerin geleneklerini öğrenmek ister. Doğasını gezer
  • Mutfaklarına özel ilgi duyar. Bilmediği yemekleri tatmak ve içeriğini öğrenmek ister. Eğer bulabilir ise, seyahat ettiği kentin o günlerdeki sanat, spor, sinema vb etkinlik takvimini edinmek ister
  • Alışverişe zaman ayırır ve semt pazarları ve otantik mekanları gezmekten hoşlanır. Ziyaret ettiği ülkelerde müzeleri gezer. Resim ve heykel sergilerini merak eder.

Bunlardan nasıl haberdar olabilir?

Entelektüel takımlarınız var ise bunu başarabilirsiniz. Donanımlı, iyi eğitimli, neşeli, yaptığı işi seven ve neden yaptığını bilen ekip arkadaşlarını bu görevi başarı ile yerine getirebilir. Mümkün ise Üniversite eğitimi almış, kendisini sürekli geliştiren, yeni beceriler kazanmak için kendisine yatırım yapan, gülümsemeyi bilen çalışanlarınız var ise, gelecek sizindir. Özellikle otelcilik sektöründe artık devir, yaptığı iş her ne olursa olsun, o işin adını gurur duyarak taşıyabilenlerin devridir. Yaptığı işten gurur duymayanlar sektörden yavaş yavaş temizlenecek, bunu herkes bilsin.

Böyle ekipler var mı?

Önlerini açarsanız, motive ederseniz var! Yardımcı olursanız, eğitimlerini aldırırsanız, cesaret verirseniz ve ödüllendirirseniz, elbette var! Kendisine yatırım yaptığında ve sektördeki emsallerinden daha bilgili, daha empatik, daha yardımsever olduğunda bunun ödülü olacağını bilirlerse, var! Kendisinin ve işletmesindeki görevinin özel ve önemli olduğunu hissederse var!

Böyle ekipleri yaratmak ve işletmenizin kalıcı değerine dönüştürmek hemen mümkün olmaz. Zamana ihtiyacınız var. Bu ekipler için özel eğitim programları olmalı. Hatta yılın 12 ayı bu eğitimler devam etmeli. Hayat kendisini devamlı yeniliyor ise, eğitimlerin içeriği ve yöntemleri de yenilenmeli. Geçen yüzyılın eğitimleri ile yeni nesil çalışanlarınızı kazanamazsınız.

Bu ekipler için özel programlar olmalı

Bu ekiplerin konaklaması işletmenin kalitesi ile orantılı olmalıdır. Aksi halde çalışanlarınız sosyal ve kültürel tatminsizlik yaşar. Çalıştıkları ortam 21 yüzyılda, konakladıkları mekanlar geçen yüzyılda olur ise mutlak tatminsizlik kaçınılmaz olur. Tatminsizlik işe yansır. Konuklar karşısında gülümseyen değil, mutsuz bir yüz ifadesi ile çalışırlar. Bu durumun konukların dikkatinden kaçmayacağından emin olabilirsiniz.

Bu ekiplerin beslenmesi de işletmede konuklara sunduğunuz yiyecek ve içecekler ile yakın kalitede olmalıdır. Bunu hem yoğun fiziksel mesaide harcadıkları enerjiyi alabilmeleri için yapmalısınız, hem de misafir büfelerini gördüklerinde içlerinde bir hüzün olmaması için… Akılları o büfelerde kalmamalı. Kafeteryalarda yedikleri ve içtikleri onları mutlu etmeli.

Bu ekiplerin giyim ve kuşamı da emsallerinden farklı olmalı. Onlara sektörün genelinin tercih ettiği ucuz, iki ayda yıpranan ve bedenlerine oturmayan üniformalar giydirmemelisiniz. Giydiklerini gurur duyarak taşımalılar ve bunu da konuklarınıza hissettirmeliler. Konuklarınız çalışanlarınızın işletmelerinden gurur duymalarından etkilenir. Buna üniformalar da dahildir. Onlara rakiplerinizden daha güzel gömlek, pantolon ve ayakkabı giydirin. Güzel kokmalarını sağlayın. El ayak bakımları tam olsun. Kadın çalışanlarınızın güzel ve etkili makyaj yapmalarına yardımcı olun. Gerekirse bu konuda eğitim almalarını sağlayın. Merak etmeyin, her yatırımınız size misli ile geri dönecektir.

Bu ekipleri iş ve lojman/ev arasına mahkum olmaktan koruyun. Sanata, spora, kültüre, okumaya, araştırmaya, gezmeye zaman ayırmalarına yardımcı olun. Tek tek ya da arkadaş grupları ile sinemaya, tiyatroya, maçlara gitmelerini sağlayın. Kitaplar alın. Okuyanları ve okuduklarını hayatına katanları ödüllendirin. Dünyayı, ülkelerini ve yaşadıkları kenti tanımalarına yardımcı olun. Özellikle ülkelerini ve kentlerini iyi tanısınlar ve konuklara doğru anlatsınlar. Bu alana yatırım yapın. Kenti ve ülkelerini gezmeleri için fırsat yaratın.

Bu ekiplerin konuklarınız ile entelektüel sohbetlere girmesini teşvik edin. Her konuda sohbet edebilecek bir serbestlik sağlayın. Bu ekipler konuklarınıza kentti tanımalarına yardımcı olacak öneriler sunabilsinler. En iyi Türk mutfağı nerede? Kentte iyi bir suşici var mı? En iyi Türk şaraplarının markaları ve nerede bulabilecekleri? Yakın bölgelerde gezilebilecek nereler var? O hafta kentte oynanan maçlar ( futbol, basketbol, hentbol vb ) Kentteki sanat ve sosyal hayatı anlatabilsinler. Hatta izin verin, çalışanlarınız bu etkinlikler için konuklarınıza gönüllü rehberlik yapsınlar.

Entelektüel ekipleriniz varsa:

  • Pazardaki saygınlığınız artar. Rakiplerinizin arasından sıyrılırsınız.
  • İşgücü pazarının en değerli unsurları sizi tercih eder
  • Misafirler nezdinde çok olumlu bir temsil potansiyeli yakalarsınız
  • ‘Repeat’ misafir oranınız her yıl artarak devam eder. Pazarlama maliyetleriniz düşer.
  • Offline ve online saygınlığınız patlama yapar. Yorum siteleri sizin maliyetsiz reklam platformlarınıza dönüşür
  • Fiyatlarınızı her yıl yükseltme ‘hakkınız’ doğar. Kimse de itiraz etmez.
  • Çalışanlarınızın gelirleri artar. Üstün işgücü her yıl daha çok sizi tercih eder.

Reklam
Kobitek'e ücretsiz üye olun

5742 kere okundu

Adil Gürkan
Adil Gürkan

Mengenli olmakla gurur duyan bir Anadolu insanıyım.

Mutfağa, Sanata, Doğaya, Hayvanlara, Estetiğe, Bilgiye, Spora tutkunum.

Darüşşafaka Lisesi’nde, insan olmak, merhamet, anlayışlı olmak, bilime inanmak, özgüven, kendini doğru ifade etmek, yaratıcılık alanlarında eğitim aldım.

Hacettepe Üniversitesinde, Türkiye’yi, Dünyayı, Bilimi, İnsanı, Sosyal Bilimleri, İşletmeciliği, Turizmi, Ağırlama sanatlarını öğrendim.

Amerika Otel ve Moteller Birliği Eğitim Enstitüsünden Otelciliğin evrensel kurallarını, inceliklerini, küresel kültürü anlamayı öğrendim.

1986 yılında otelciliğe başladım. O günden bu yana kendimi ev sahibi olarak gördüğüm otellerde, konuklarımıza mutlu tatiller yaşatmak için çabalıyorum.

Bu gün itibarıyla, çalışan ya da Üniversitelerdeki gençlere bilgimi, görgümü, deneyimlerimi ve önerilerimi sunarak, onların gelişmesine katkı sunuyorum.

Türkiye’nin en büyük Yerli Zinciri Kilit Hospitality Group’ta Kurumsal İletişim ve Eğitim Direktörü olarak dinamik çalışma hayatımı sürdürüyorum.

Bir kitabım yayınlandı; Dinozor Turizmcinin Anıları

Aşağıdaki alanlarda risk yönetimi danışmanlığı

  • Turizm ve Otelcilik Sektörünü Tehdit eden Riskler
  • Yeni kuşakların turizm sektörüne uyumlu hale getirilmesi
  • Pazarlamanın geleceği. Pazarlama 3.0, 4.0, 5.0
  • Z Kuşağı ve Yeni Kurum Kültürü
  • İşletmelerde Demokratik Yönetim.

Eğitimler

  1. Mobbing
  2. Mikro Yönetim
  3. Çalışanlar Nasıl Mutlu Olur?
  4. Özgüven – Özsaygı – İnsiyatif
  5. Turizmde Sürdürülebilirlik
  6. Hayatta ve Doğada Liderlik

Kurumsal

  1. MDY ( Müşteri Deneyimi Yönetimi )
  2. Kurumsal Tasarruf
  3. Turizmde Sürdürülebilirlik
  4. İşgücü ve Kariyer Yönetimi
Reklam

KOBİTEK - KOBİLERİN İŞ PORTALI
© 2001-2024

YouTube Facebook Instagram LinkedIn

Destekçilerimize Teşekkürler


Kozyatağı Mahallesi Sarı Kanarya Sokak Byofis No: 14 K:7 Kadıköy 34742 İstanbul
Telefon: 0216 906 00 42 | E-Posta: info@ kobitek.com

KOBITEK.COM, bir TEKNOART Bilişim Hizmetleri Limited Şirketi projesidir.

2001 yılından beri KOBİlere ücretsiz bilgi kaynağı olma hedefi ile, alanında uzman yazarlar tarafından sunulan özgün bir iceriğe sahiptir.

Tüm yazıların telif hakları KOBITEK.COM'a aittir. Alıntı yapılabilir, referans verilebilir, ancak yazarın kişisel bloğu dışında başka yerde yayınlanamaz