Kobitek.com web sitesi, analitik ve kişiselleştirme dahil olmak üzere site işlevselliğini sağlamak ve reklam gösterimini optimize etmek için çerezler gibi verileri depolar.
İnternetin ekonomik alanda büyümesi, doğaldır ki Internet reklamcılığı konusunu da daha ön plana çıkarmıştır. Kavram olarak daha yeni yeni kendini göstermeye başlayan web ya da Internet reklamcılığının, gelecekte bir numaralı reklam sahası olacağının işaretlerini veriyor dünyadaki gelişmeler. Dünyanın bu konuda belli bir noktaya ulaştığını görmemize rağmen Türkiye için aynı şeyleri söylememiz biraz zor. 2003 yılı için Türkiye Internet reklam hacminin 8 milyon dolara ulaştığını gösteren rakamlar yanında, Amerikan İnternet Reklamcılığı bürosunun ABD’nin 2002 yılı ilk altı aylık internet reklam hacminin 3 milyar dolara yaklaştığını belirten verileri arasındaki fark açıkça belli oluyor.
Oysa bu düşük hacme rağmen, reklamcılık sektöründen konuya bakarsak internet üzerinden reklamcılığın, geleneksel reklam anlayışlarına göre bazı açılardan üstün yönlerini görebiliriz. Sadece marka bilinirliğini arttıran avantajları değil, reklamın hedefine ulaşıp ulaşmadığı ve hedefin bu noktadaki tepkilerini belirleme fırsatı sunuyor olması gibi. Özellikle de reklam verenler açısından.
Bu üstün yönlerden (Ya da fırsatlardan) biri, reklamınızı ulaştırmak istediğiniz kitleyi hedefleyip takip edebilme kolaylığı. Geleneksel reklam süreçleri, bu konudaki başarı ve verimliliği tam olarak ölçme konusunda yeterli araçlara sahip değilken, Internet, barındırdığı teknolojik olanaklar sayesinde bunu ölçebilmektedir. İnternet reklam sunum yöntemleri ile küçük bir reklam bütçesiyle hedef kitleyi bulmak ve bu ulaşılabilirliği ölçmek çok kolay.
Reklamverenin belirleyeceği kriterlere göre (yaş,cinsiyet,eğitim,gelir,yaşanılan yer vs. gibi) belirlenecek kitleye yönelmek ve bu kitlenin ürün ya da hizmete göre hareketlerini ölçmek web reklamcılığının önemli avantajlarından biri. Hedeflenen kitlenin takibi ve ölçülmesine yönelik dünyada uygulanan (Ülkemizde, Internet reklamcılığının istenen noktanın çok aşağısında bulunması nedeniyle tam olarak uygulanamayan) belli başlı yöntemleri sıralayacak olursak şunlar ön plana çıkıyor:
Frekans kontrolü:Burada amaç internet kullanıcısına ulaştırılan banner’ın (web sayfalarındaki reklam kutucukları) ne sıklıkla tıklanıp tıklanmadığıdır ve eğer tıklanmıyorsa o Internet kullanıcısına aynı reklam görselini (ya da banner’ı) sunmamaktır. Bu şekilde, Internette reklamverenler reklam bütçelerini, ilgisini çekemedikleri kullanıcılar yerine ilgi çekebileceklerini düşündükleri kullanıcılara ya da kitlelere yönlendirebilirler.
Yerel konuma göre reklam:Burada Internet kullanıcısının giriş yaptığı yerel noktaya göre farklı web reklamı sunumunun yapılması söz konusudur. Kent ya da bölge ölçeğinde düzenlenen kampanyalar, promosyonlar, tanıtımlar bu tür hedefleme yöntemi içindedir. Böylece farklı bölge veya kentlerde bulunan ve bu tür reklamlara coğrafi konum nedeniyle ilgi göstermeyecek olan kullanıcılara reklam sunumu yapılmamış olur ve gereksiz bir maliyet unsuru ortadan kalkar.
Zaman dilimi bazında gösterim:Günü belli saat dilimlerine ayırıp, hedeflenen saat dilimlerine göre reklam sunumu yapmak olarak özetlenebilecek hedefleme çalışmasıdır. İnternetin yoğun olarak kullanıldığı saat dilimlerinin belirlenip, bu dilimlerde banner sunumu yapmanın, reklamdan elde edilecek verimi ciddi şekilde arttırdığını araştırmalar ortaya koymaktadır.
Bu yöntemler geleneksel reklam süreçlerinin aksine, tüketici tepkisi ölçmede diğer reklam mecralarına oranla daha net veriler ortaya koyabiliyor. Örneğin reklamverenler yönünden, sunulan reklamın satışa dönüşüp dönüşmediğini takip edebilmek çok önemlidir. Takip yöntemleri içinde Post-Click Analiz denilen (Tıklama sonrası analiz diye çevirebileceğimiz), reklamda sunulan ürünün ilk olarak hangi web sitesindeki banner’a tıklanarak ulaşılmaya çalışıldığını belirleyen yöntem ön plana çıkıyor. Bu şekilde firma ya da reklamveren, hem reklam bütçesini kendisine müşteri getiren bu web siteleri ya da portalları üzerinde yoğunlaştırabilme fırsatını hem de reklam verdiği web sitelerine dağıttığı reklam bütçesi ile gelen müşteri sayısını oranlayarak, müşteri başına reklam birim maliyetini hesaplama olanağını yakalıyor. Elbette bunu sağlayabilmek için iyi hazırlanmış bir veri tabanı uygulaması gerekiyor. Etkin bir medya planlaması,bu verilerden sağlanacak birim maliyetlerin ölçümü ile mümkündür.
Şu soru sorulabilir: “Bir firma, diğer reklam mecralarının yaygınlığını ve ulaşılabilirliğini görünce (Televizyon, radyo,basılı yayınlar,billboardlar vs.) niye ülke nüfusunun %10’na bile ulaşamamış Internet kullanıcıları için reklam bütçesi oluştursun?”. Belli başlı nedenlerini sıralayınca bu sorunun gereksiz olduğu görülecek.
İnternet her halükarda yaygınlaşacak. (35 yıl önce de ilk TV’ler sadece bir iki büyük kentin belli kesimlerine yayın yapan, sonraki 5 yılda sadece Türkiye’nin belli kısımlarında yaygınlaşan bir iletişim aracıydı. O zamanlarda da TV’nin pahalı bir teknoloji olduğunu ve yaygınlaşmayacağını söyleyenler vardı. Ama TV’nin büyük bir reklam mecrası olduğunu bilen ve görebilenler, reklamcılık alanında rakiplerine büyük fark attılar. İnternetteki bu potansiyeli görebilen reklamverenler de gelecekte rakiplerinin oldukça önüne geçecekler.)
A/B grubu dediğimiz üst gelir grubu, Internet kullanıcıları arasında en büyük dilimi oluşturuyor. Bu kesim, satın alım güçleri nedeniyle Internet üzerinden sunulan otomotivden tatile, beyaz eşyadan müzik CD’sine kadar geniş bir ürün yelpazesinde talep tabanı yaratıyor. Dolayısı ile internetteki en yoğun kullanıcıya sahip bu kesim, internet reklamlarına tepki verip geri-dönüşüm sağlaması açısından internet reklamcılığının gelecek için dinamizmini arttırıyor.
Küçük-orta boy işletmeler, geleneksel reklam mecralarında yüksek maliyetler nedeniyle boy gösteremezken, Internet reklamcılığı bu işletmelere daha mütevazı reklam bütçeleriyle mecraya girme fırsatı tanıyor. Yukarıda sayılan hedefleme ve takip yöntemleri, reklamın işlevselliği, ölçülebilirliği ve hedefine varabilme oranları açısından geleneksel reklamlara oranla daha sağlıklı veriler sunabiliyor. Internette reklamı gördükten sonra unutma oranının, basılı yayında görünen reklamı unutma oranından çok daha düşük olması gibi olumlu yönler dikkate değer.
Nedenler çoğaltılabilir. Zaten Internet yaygınlaştıkça bu nedenler kendiliğinden artacaktır. Bu yaygınlaşma doğal olarak Internet reklamcılığı hacmini arttıracaktır. Burada önemli olan, etkin Internet reklamcılığı uygulayabilme stratejilerini belirleyip hedeflerin tam olarak tutturulmasıdır. Şu noktalara öncelikli ağırlık verilebilir:
İnternet reklamcılığı mecrasında “tık sayısını arttırdıkça daha büyük reklam hacimlerine ulaşılacağı bir gerçektir. Tabi burada önemli olan,kullanıcının fare (mouse) imlecini sizin reklamınıza yönlendirmesi sürecini basite indirgemeden,internet reklamcılığının tüm işlevlerini yerine getirebilmektir...
Tufan KARACA ile
Yönetim Vizyonu
BÜYÜTEÇ
Destekçilerimize Teşekkürler
Kozyatağı Mahallesi Sarı Kanarya Sokak
Byofis No: 14 K:7 Kadıköy 34742 İstanbul
Telefon: 0216 906 00 42 | E-Posta: info@ kobitek.com
KOBITEK.COM, bir
TEKNOART Bilişim Hizmetleri Limited Şirketi projesidir.
2001 yılından beri KOBİlere ücretsiz bilgi kaynağı olma hedefi ile, alanında uzman yazarlar tarafından sunulan özgün bir iceriğe sahiptir.
Tüm yazıların telif hakları KOBITEK.COM'a aittir. Alıntı yapılabilir, referans verilebilir, ancak yazarın kişisel bloğu dışında başka yerde yayınlanamaz