- Akıllı ödemeler, ulaşım deneyimimizi değiştirecek
- İnsan Faktörü Her zaman İlk Sırada!
- SabancıDx'in dijital satın alma platformu Pratis yurt dışına ihraç edildi
- Kobilere ve Çalışanlarına Özel Psikolog ve Diyetisyen Hizmeti
- Türkiye‘de suistimalin firmalara faturası 40 milyar dolar
- İnternetten kartlı ödemeler 1 milyar TL'ye ulaşarak rekor kırdı
- Dünyanın En Yetenekli Ülkeleri Hangileri
AB: “Türkiye serbestleşme konusundaki eksiklerini gidermeli!”
Avrupa Komisyonu tarafından yayınlanan Türkiye 2009 İlerleme Raporu, Türkiye’de serbestleşme ve tam rekabetin hala sağlanamadığını bir kez daha ortaya koyuyor.
Avrupa Komisyonu tarafından yayınlanan Türkiye 2009 İlerleme Raporu, Türkiye’de serbestleşme ve tam rekabetin hala sağlanamadığını bir kez daha ortaya koyuyor.
Vatandaşlarımızın daha kaliteli telekomünikasyon hizmetlerini daha ucuza almalarını sağlayacak olan ve 2002 yılında başlayan telekomünikasyon alanında serbestleşme çalışmalarının üzerinden yedi yıl geçmesine rağmen, bugün sabit telefon ve internet alanlarında hala yeterli rekabet sağlanamadı.
AB tarafından yayınlanan 2009 Türkiye İlerleme Raporunda, Türkiye’de serbestleşmenin durumu ve önemi şöyle vurgulanıyor:
- Genişbant internet ve sabit telefon hizmetleri piyasasında alternatif işletmecilerin payı hala düşüktür.
- Sabit telefon hizmetleri ve genişbant internet piyasalarının rekabete açılması konusunda sorunlar bulunuyor.
- Şehiriçi telefon hizmetlerinin yetkilendirilmesi yapılmış, ancak numaralandırma planı ve ara bağlantı ücretleri konusunda problemler çözülmemiştir.
- Stratejik öneme sahip olan ‘sabit telefon’ ve ‘internet’ piyasalarındaki rekabeti sağlamak için bu piyasalardaki ara bağlantı koşullarının geliştirilmesi kritik öneme sahiptir.
Raporda aşağıdaki sorunlara da işaret ediliyor:
- BTK ve Rekabet Kurumu arasındaki görev dağılımının netleştirilmesi gerekiyor.
- Maliyet temelli ücretlendirme ve hesap ayrımı ilkeleri mobil piyasada hâkim konumda bulunan işletmeciye tam olarak uygulanmıyor.
- Sektördeki yüksek vergiler, yüksek kurum masraflarına katkı payı ve ilgisiz idari ücretler sektörde önemli sorun olmaya devam ediyor.
Raporda 10 Kasım 2008 tarihinde yürürlüğe giren Elektronik Haberleşme Kanunu ile ilgili şu yorumlar bulunuyor:
- Ancak, Elektronik Haberleşme Kanunu’nun özellikle evrensel hizmet yükümlülüğü, mevcut imtiyaz sözleşmelerine uygulanmayan yetkilendirme hükümlerinin kapsamı konusunda, AB müktesebatı ile tam olarak uyumlu olduğunu söylemek mümkün değildir.
- Yeni Kanun’da, Etkin Piyasa Gücü (EPG) sistemi ve piyasa analiz yöntemlerinin sağlam yasal dayanakları bulunmamaktadır.
- Birincil ve ikincil mevzuatın, AB müktesebatı esas alınarak, detaylı olarak yeniden gözden geçirilmesi elektronik haberleşme mevzuatındaki eksiklikleri giderecektir.
Raporun ‘Sonuç’ bölümünde yer alan aşağıdaki tespit ve öneriler, telekomünikasyon alanında serbestleşmenin sağlanması için büyük önem taşıyor.
- Elektronik haberleşme sektöründe Türkiye’nin AB müktesebatına uyum konusunda önemli adımlar attığı söylenebilir, ancak ikincil mevzuatın çıkarılması ve uygulanması, kanunun piyasaları fiili olarak etkileyebilmesini sağlamak açısından çok büyük önem arz etmektedir.
- Özellikle sabit telefon hizmetleri ve internet/genişbant piyasalarındaki rekabetçi koşullar konusunda gelişme yaşanmamıştır ve bu durum düzenleyici yükümlülüklerin etkin bir şekilde uygulanmasına ihtiyaç duyulduğunu göstermektedir. Bu, bağımsız düzenleyici kurumların en temel görevidir.
Avrupa Komisyonu’nun Türkiye 2009 ilerleme raporunda, ikincil mevzuatın AB’nin elektronik haberleşme mevzuatıyla uyumun ve serbestleşmenin sağlanması konusundaki öneminin altı çizilerek vurgulandığı görülüyor.
5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanununun 10 Kasım 2008 tarihinde yürürlüğe girmesinin üzerinden yaklaşık bir yıl geçti. Bu kanuna uygun olarak çıkarılması gereken ikincil mevzuatta (yönetmelikler ve tebliğler) büyük gecikmeler göze çarpıyor.
Bugüne kadar aralarında ‘Erişim ve Ara Bağlantı’, ‘Yetkilendirme’, ‘Numaralandırma’, ‘Numara Taşınabilirliği’, ‘Ticari Sır’, ‘Etkin Piyasa Gücü’, ‘Spektrum Yönetimi’ yönetmeliklerinin de bulunduğu 10 civarında ikincil mevzuat yeni kanuna uygun hale getirildi.
‘Tarife’, ‘Geçiş Hakkı’, ‘Tüketici Hakları’, ‘Hizmet Kalitesi’ gibi önemli düzenlemeleri içeren yirmiye yakın yönetmelik ve tebliğ ise hala yeni kanuna uygun hale getirilmedi.
Yeni kanuna göre çıkarılması gereken ve serbestleşmenin sağlanması için büyük önem taşıyan ‘Yalın ADSL’, ‘Toptan Hat Kiralama’, ‘Yıkıcı Fiyatlandırmanın ve Fiyat Sıkıştırmasının Önlenmesi’ gibi yönetmelikler ise hala çıkarılmayı bekliyor.
Vatandaşlarımızın sabırsızlıkla bekledikleri ‘sabit telefon’ ve ‘internet’ alanlarında tam rekabetin sağlanması, şehiriçi görüşmelerin rekabete açılması ve ‘sabit numara taşınabilirliği’ gibi konularda ilerleme sağlanabilmesi için çalışmaların bir an önce tamamlanması gerektiğini, TELKODER Yönetim Kurulu olarak, öncelikle yurttaşlarımıza ve tüketicilere, sonra Sayın Ulaştırma Bakanına, Sayın Sanayi Bakanına, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu ve Rekabet Kurumu yetkililerine, bu vesileyle bir kez daha hatırlatmak istiyoruz.
TELKODER
Bu Kategorideki Diğer Yazılar
DIŞ TİCARET
E-İhracatçılar İçin Ülkelere Göre Satış Rehberi: Hangi Ülke Size Daha Uygun?
E-ihracat, başka bir deyişle internet üzerinden yurt dışına satış yapmak, son yıllarda KOBİ’ler arasında yaygınlaşmaya başladı ve bu konuda çeşitli devlet teşvikleri mevcut.
OFİS VE İNSAN
Sanal Ofis Nedir, Ne İşe Yarar?
Sanal ofis hizmetinden faydalanmak için her gün gidip çalışabileceğiniz bir mekânı gerekli kılan işinizin olmaması gerekmektedir.
Önyargı Nedir? Önyargılı Olmanın Zararları Nelerdir?
Önyargı Nedir? Önyargılı Olmanın Zararları Nelerdir?
İŞ DÜNYASI
Pazarlama Planı Örneği
Pazarlama faaliyetleri için arayışta olan, fakat tam olarak yazılı bir pazarlama prosedürü bulunmayan firmalar için bu taslak ya da pazarlama planı örneğinin bir kılavuz ve etkin bir bilgi kaynağı olacağına inanıyoruz.
HUKUK / MUHASEBE
“Eser” Niteliği Taşıyan Ürünleri Nasıl Satın Alırsınız?
Eser denildiğinde birçoğumuzun aklına resim, fotoğraf, heykel gibi güzel sanat eserleri gelse de Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nda (FSEK) tanımlanan eser tanımına bakıldığında güzel sanat eserleri yanında ilim ve edebiyat eserleri, bilgisayar programları, mimari maketler vb şartları taşıyan birçok ürünün eser olarak tanımlanmiş olduğunu görürsünüz.
Satış Yönetimi Değerlendirmesi
KOBİ’ler İçin Dokuz Adımda Büyüme Planı
Müşterilerinize Nasıl Bir Tedarikçi Olduğunuzu Sorun