Bu blogu yazmaya başladığımdan beri iş planı konusunda yardım isteyen çok kişi olmuştur, bir kısmına elimden geldiğince yardım ettim, bir kısmına yol gösterici bazı bilgileri gönderdim, bir kısmından ise artık bıkıp bunaldım ki bunlar gitgide de çoğalmaya başladı.
Kim bu beni bunaltanlar.
Maalesef genelde öğrenciler. Üzülerek görüyorum ki bazıları neredeyse ödevlerini yapmamı isterken zaman tarih falan da veriyorlar. Eminim onların ödevlerini onlar için yapmayınca kızıp arkamdan küfür bile ediyorlardır.
Dün akşam gelen bir tanesi:
“Merhabalar. Öncelikle 20 yaşındayım, İstanbul Ticaret Üniversitesi 2.sınıf lojistik öğrencisiyim. E-Ticaret dersinde 3 arkadaş olarak proje yapmamız gerekiyor. Projemizin konusu; Türkiye de 1.lig takımlarının bir siteyle para karşılığı anlaşıyor ve bu site halka açıktır. Sitenin amacı, anlaşmalı olduğu kulüplere, halkın bu siteden forma tasarımı yapması ve kulüplerde en çok beğeni alan forma-şort, o sezon o formanın giyilmesi anlamına geliyor. Sizden isteğim kaç gündür düşündüğüm iş planını yapamadım ve sizden yardım istiyorum. Bu anlattığım konu üzerine bana taslak olarak bir iş planı yapıp, rica etsem, zahmet olmazsa yapıp gönderir misiniz acaba? Ödev teslimi bu Cuma günüdür. Mailime geri dönüş yapacağınızı umuyor, iyi akşamlar diyorum. “
Bunu yazanın Türkçesine, yazış şekline baktığımızda üniversite 2. sınıfa kadar nasıl geldiğini merak ediyor insan. Bırakın gramer veya noktalama işareti gibi şeyleri, yazıda bir akış, bir mantık, bir nezaket yok. Sanki benim görevim onun ödevlerini yapmak.
Üstüne üstlük iş planı yapmamı beklediği konuyu tam anlatmaya bile uğraşmamış, bırakmış ben GÖREVİMİ yaparken anlayayım.
“Ödev teslimi bu Cuma günüdür” diyor. Sakın gecikme haaaa, der gibi.
Bunun gibi çok istek geliyor. Anlamıyorum bu öğrenciler ödevlerini yaptıracak insanları bu kadar kolay mı buluyorlar?
Buna alışan veya kendisinde buna hak gören öğrencinin profesyonel yaşamını hayal bile edemiyorum.
İnsanların takıldığı, anlamadığı yerlerde onlara yardım etmek tabi ki doğal. Ama birisini benim 2-3 günümü alacak bir işi fütursuzca benden talep etmesini anlamakta hakikaten güçlük çekiyorum ve bundan sonra böyle yaklaşanların kimliklerini açıkça yazmayı düşünüyorum.
“Ben bu videoyu frederick tayloru sunacağım ödevde kullanıcam ama videoda tam olarak ne anlatılıyor ?”
Arkadaşımız bunu “BİLİMSEL YÖNETİM – TAYLORİZM” başlığı altına koyduğum Charlie Chaplin’in Modern Times adlı filimden alıp kullandığım bir bölüm için yorum olarak yazmış.
Sunacağı ödevde ne olduğunu anlamadığı bir şeyi sırf başlıkta TAYLOR var diye kullanmak istiyor. Yazık.
Aslında bunu yapan sadece öğrenciler değil, bir tanesi, geçen sene sanırım başka birisine iş planı yapmak üzere anlaşmış, ve o iş planını bana yaptırmak için çok uğraşıyordu. Yani ben uğraşıp çalışıp o iş planını yapıp bitireceğim, o da bunu müşterisine ben yaptım diye satacak .
1954 doğumlu olan Karaca eğitimini Kadıköy Maarif Kolejini tamamladıktan sonar Virginia Polytechnic Institute and State University’de tamamlamıştır. 32 yıllık profesyonel yaşamının yaklaşık 15 yılını çeşitli ülkelerde, yabancı firmalarda üst düzey yöneticilik yaparak geçirmiştir.
Türkiye ve Azerbeycan'ın ilk yapı marketlerinin, Romanya ve Montenegro'nun ilk AVM'lerinin kuruluşunda yöneticilik yapan Karaca aynı zamanda Türkiye'deki ilk kitap ve müzik mağazalarının kuruluşunda da yer almıştır.
Önceki yıllarda Yeditepe Üniversitesi, İşletme Fakültesi’nde 2 dönem MBA dersi de vermiş olan Karaca halen Özyeğin Üniversitesinde Girişimcilik dersi vermekte, yönetim danışmanlığı yapmakta ve yönetim eğitimleri vermektedir.
KOBİTEK.COM, bir
TEKNOART Bilişim Hizmetleri Limited Şirketi projesidir.
2001 yılından beri KOBİlere ücretsiz bilgi kaynağı olma hedefi ile, alanında uzman yazarlar tarafından sunulan özgün bir iceriğe sahiptir.
Tüm yazıların telif hakları KOBITEK.COM'a aittir. Alıntı yapılabilir, referans verilebilir, ancak yazarın kişisel bloğu dışında başka yerde yayınlanamaz