Büyük İşsizlik Kapıda

Bu yazıyı paylaş
X It! LinkedIn Facebook

Fütüristler haklı çıkıyor, Dünya büyük işsizliğe doğru gidiyor. Dünyanın en büyük ana kart (mother board) üreticilerinden biri olan, Taiwan’lı Foxconn şirketi, 3 yıl içinde işçilerini 1 milyon robotla değiştireceğini açıkladı...

Aslında "fütüristler haklı çıkıyor" ifadesi doğru değil. Çünkü onlar tahmin ya da öngörüde bulunmuyor, gelişmeler ışığında olasılıkları inceleyip, istenen yönde değişimi tasarlıyor. Kısacası uzgörüde bulunuyor. Nasıl ki, aracınızın yol bilgisayarı ne kadar mesafe sonra benzinin biteceğini hesaplıyorsa, fütüristlerin ki de bunun gibi.

Fütüristler kısmını fazla uzatmak istemiyorum, ama genel olarak "bize bir şey olmaz" havası hakim olduğu için vurgulamak istedim. Bize bir şey olacak.

Peki ne olacak?

Kobitek.com'daki Fütüristler Derneği Başkanı Ufuk Tarhan ile yapmış olduğumuz bu röportajı okumanızı öneririm.

Kısaca özetlemek gerekirse çok yakın bir gelecekte, (Foxconn açıklamasında olduğu gibi bir kaç yıl içinde) standart üretimlerde robotların hakimiyeti rahatlıkla hissedilecek seviyeye gelecek.
Dikkatinizden kaçmaması gereken konu, Foxconn'un 1 milyon robotu ilave kapasite için almadığıdır. Bu 1 milyon robot, 1 milyon çalışanın yaptığını yapacak.

Elbetteki bu anlaşılabilir bir durum. İnsan, daima yaşam standardını yükseltmek isteğinde. Ve bu en doğal hakkı. 15-20 yıl önce ucuz işçilik gerekçesi ile Türkiye'ye yatırım yapılırdı. Şimdilerde Türkiye'de işçiliğin ucuz olduğunu söylemek, kayıt içi ve kurallara uygun çalışan firmalar için söz konusu değil. Öyle ki, büyük holdinglerimizden birinin ağır sanayi şirketinin genel müdürü olan arkadaşım, geçenlerde sohbet sırasında Almanya'da aldıkları mühendislik firmasındaki Ar-Ge maliyetlerinin Türkiye'dekinden daha düşük olduğunu söylüyordu.

Bu çelişki sürdürülemez

Bu durumu bir de firma tarafından ele aldığımızda, resim çok net karşımıza çıkıyor. Çalışan her geçen gün daha fazla gelir elde etmek isterken, resmi merciler her geçen gün kamu sağlığından, güvenliğe kadar pek çok alanda firmalara ilave maliyetler getiren düzenlemeler yaparken, firmalar rekabetçi olabilmek için maliyetlerini düşürmek zorundalar.

Önceleri palyatif bir çözüm olarak üretimlerin ucuz işçilik olan ülkelere kaydırılması formülü bulundu. Foxconn, bu yüzden çok çarpıcı bir örnek. Çünkü Foxconn'un en büyük müşterisi Apple. Çünkü Foxconn, daha önce çalışanları arasındaki intihar vakaları nedeni ile hedefte idi.

Yani artık ucuz işçilik tarih oluyor. Eldeki alternatif ne? Robotlar.

Pek çoğumuz, ne yazık ki bilgimizi görgümüzü sürekli tazelemiyoruz. Bu nedenle eski veriler ve tanımlarla bakınca da durumu tam algılayamıyoruz. Robotların kademeli hareket eden tenekeler olduğu kanaatine sahip olanlarımız lütfen insansı robotlar için şŸu videoyu izleyiniz.

Endüstriyel robotların artık olgunlaştığı, insansı robotların ergenleştiği bu dönemde, artık eve temizliğe gitmek diye bir seçeneğin bile olmayacağının farkına varmalıyız.

Ok yaydan çıktı

Dolayısı ile yukarıda bahsettiğim Ufuk Tarhan röportajında belirtildiği gibi küçük sanayi bölgelerinde üretim yapan KOBI'ler artık tartışma konusu bile değil. Çünkü bu firmalar için yok oluş süreci çoktan başladı. Acı da olsa gerçek bu. Tıpkı bakkallar ile hipermarketler gibi. Tıpkı oto sanayideki dükkanlar ile yetkili servisler gibi. 

O süreçleri dikkatli inceleyenler, dönüşüme direnenler yerine uyumlananların kazandığını görecekler. Öyle ki, hipermarkete direnmek yerine onun kasap reyonunu, manav reyonunu işletmeye talip olanlar kaybetmek şöyle dursun, misli misli büyüdüler.

Her alanda sadece bir kaç firmanın kalacağı, diğerlerinden, bu birkaç firmaya taşeronluk, fasonculuk yapmak üzere robotik üretime geçenler dışındakiler için bir yaşam alanının olmadığı günler geldi.

Yok mu bunun çaresi?

Evet var. Çare; entellektüel sermayeye dayanarak büyümek. Yani bilgi birikiminizi ya da bununla yarattığınız teknolojiyi satmak, kullandırmak, hizmetlerden gelir elde etmek. Başka bir deyişle, buluşçu firma olmak, derin uzmanlık sahibi olmak.

Eğer, "ayakta kalacağım" diyorsanız, hemen şimdi kendinize ait, özgün bir şeylere sahip olmak için uğraşmaya başlamalısınız. Bu günler, her zamankinden daha fazla gelecek ve değişim hikayelerinin ele alınmasını gerektiriyor. 

Yok olan ve yeni çıkan meslekler/işler var

Odaklanırsanız belki de şimdi olduğundan bambaşka gibi görünen, ancak aynı topraktan çıkan bir işe dönüşebilirsiniz. Tıpkı köklü otomotiv firmalarının çoğunun dikiş makinesi, traktör, askeri araç üretimi gibi alanlarda iken kokuyu alıp otomobil üretimine geçmiş olmaları gibi bir tarihi tekrar söz konusu.

Ancak öyle ya da böyle, artık başkalarının yaptıklarının benzerlerini yapan, emek yoğun üretim yapan, geniş pazarlama ağı oluşturamayan firmalar için beyin ölümü gerçekleşene kadar yaşam destek ünitesine bağlı bir süreç kaçınılmaz.

Elbetteki bu yazı bir karamsarlık yazısı değildir. Köpekten kaçarken normalden daha hızlı koşmak gibi bir içsel güce sahibiz insan olarak. Benim amacım size köpeğin geldiğini haber vermektir. Eğer fark edip hızlı koşarsanız tehdit bittiğinde başka bir yerde olduğunuzu göreceksiniz. Ve orayı seveceğinizi tahmin ediyorum.

Bol kazançlı ve bereketli günler dilerim.


6105 kere okundu

1969 İstanbul Doğumlu,

İstanbul Erkek Lisesi, İTÜ Mimarlık Fakültesi ve İÜ İşletme İktisadı Enstitüsü mezunu,
1996 yılında girdiği bilişim sektöründe 2000 yılında kurduğu Teknoart şirketi ile 2009 yılına kadar dijital ajans ve web yazılım işleri yaptı. 

2009 yılından sonra dijital ajans hizmetlerini sonlandırarak şirketin WETOS markalı web tabanlı CRM ve e-iş uygulamaları ile Internet girişimlerine odaklandı.

"İçerik Kraldır" prensibinin sıkı bir savunucusu olarak çeşitli web sitelerinde köşe ve makaleler yazıyor.

ücretsiz üye olun

KOBİTEK - KOBİLERİN İŞ PORTALI

© 2001-2024

KOBITEK.COM, bir TEKNOART Bilişim Hizmetleri Limited Şirketi projesidir.

2001 yılından beri KOBİlere ücretsiz bilgi kaynağı olma hedefi ile, alanında uzman yazarlar tarafından sunulan özgün bir iceriğe sahiptir.

Tüm yazıların telif hakları KOBITEK.COM'a aittir. Alıntı yapılabilir, referans verilebilir, ancak yazarın kişisel bloğu dışında başka yerde yayınlanamaz