Ataleti Yenmek mi, Nasıl?

Bu yazıyı paylaş
X It! LinkedIn Facebook
Ataleti Yenmek mi, Nasıl?

“Ve bir tomurcukta sımsıkı kalma riskinin, çiçek açma riskinden çok daha acı verdiği gün geldi.” Anais Nin.

… Aklınıza gelen müthiş fikre aşık olup, kendinize bu işe yarın başlamak için söz vereceksiniz, fakat fikri uygulayıp başarılı olan birisine. “Biliyor musun? Bu iş fikrini önce ben düşünmüştüm” diyeceksiniz… Sigarayı bırakma ve çocuklarınıza daha fazla zaman ayırma konusunda en az bir milyon kez söz verip tutamayacaksınız…. Eşinizin doğum günlerini son anda hatırlayacak, evlilik yıl dönümlerini ise kesinlikle unutacaksınız… Eski dostlarla oturup siyasi meseleleri tartışırken bir süre sonra memleketi kurtarmış olacaksınız… Hayat, insanı insan yapan bütün renkleriyle her zamanki gibi akıp gidecek ve bazı şeyler hiç değişmeyecek.

Bir kişinin gerçekten “yapması gerektiğini” düşündüğü, niçin yapması gerektiğini bildiği, nasıl yapabileceğini öğrendiği, yapmayı istediği, yapabileceğine inandığı, yaparsa ne kazanacağını ve yapmamakla ne kaybettiğini bildiği bir iş hakkında hiçbir şey yapmadan durması neyi gösterir? Kişileri durduran şey nedir? ATALET…..

Hayatın asıl amacı bilgi değil, eylemdir. T.Henry Huxley

ATALET Nedir?

Pineklemeye Çağrı

Duralım efendiler biraz
Koşmayalım öyle delice
Yormayalım kalbimizi
Katmerlendirip gerdanımızı
Oturalım efendiler biraz
İsteyen dikilsin gönlünce
Çökelim biz yere şöyle bir
Açalım ağzımızı ilkin
Gerelim omuzlarımızı sonra
Giderek bayıltıp gözlerimizi
Esneyelim efendiler biraz
Aldırmayalım öyle üçe beşe
Yayalım göbeğimizi iyice
Dönelim sırtımızı işe, akla
Acıyan çıkmaz sonra halimize
Vakitken çocuklar büyükler henüz
Pinekleyelim pinekleyelim
Horlayalım efendiler biraz

Salah Birsel

Büyük sır. Atalet sadece sizi değil, milyonlarca insanı, binlerce şirketi, onlarca ülkeyi durduran şey. Atalet bir kişinin, kurumun ya da toplumun yapması gereken bir işi yapması gereken zamanda, yapması gereken yerde ve yapması gerektiği gibi yapmamasıdır. Atalet içerisindeki bir kişi, bir işi mutlaka yapması gerektiğini bilmektedir. Bunu yaparsa neler kazanacağını da bilmektedir. Yapmamakla neler kaybettiğini de bilmektedir. O işi yapmayı da istemektedir. En azından sorulduğunda istediğini söylemektedir! Eğer yapmaya başlarsa nasıl yapabileceğini de bilmektedir. Ancak yine de yapmamaktadır!

Atalet kelimesi teknik anlamda eylemsizlik, durağanlık, hareketsizlik demektir. Gündelik dilde tembellik, ağır kanlılık, yılgınlık, yavaşlık, hantallık gibi kelimelerle ifade edilir. Üzerine ölü toprağı serpilmiş gibi hareket etme, yumurta kapıya dayanmadan harekete geçmeme gibi deyimler ataletliler için çokça kullanılır. Kısaca ataletliler, hayatı ağır çekim filmlerdeki gibi yaşayan insanlardır!

Atalet iki şekilde karşımıza çıkar

  • İnsanın ruhunu sararak onu eylemsizleştiren psikolojik atalet.
  • İnsan bedenini sararak onu hantallaştıran fizyolojik atalet.

Psikolojik atalet düşünülmüş şeylerin pratiğe dökülmesini engeller. İnsanların amaçlarını gerçekleştirmek için eyleme geçmelerini engeller. Yapılmış planları uygulamak için harekete geçirmeyi engeller. İşlerin sürüncemede kalarak sonuçlanmasını engeller. Donuk ve buzlanmış bir beyin ile yorgun ve yılgın bir ruhtan oluşan bir hayat kimyası içinde yaşamaya neden olur.

Fizyolojik atalet bedenimizde oluşur. Eşyalarda görünen atalet haline, fiziksel atalet diyebiliriz. Canlı varlıklarda görülen fiziksel atalet hali cansızlardan farklı olarak mutlak eylemsizlikten çok eylemlerdeki yavaşlığı ifade eder. Masa başı işlerin çoğalması fiziksel atalet sorunlarını da artırmaktadır.

Fizyolojik ve psikolojik atalet birbirini besler. Fizyolojik atalet, psikolojik atalet yaratır. Psikolojik atalet de fizyolojik ataleti besler. Atalet döngüsü böylece kalıcılık kazanır. Atalet kendi kendini besleyen, kendinden beslenen, kapalı çevrimler içinde yaşayan psikolojik prangadır.

ATALET Örnekleri Nelerdir?

Hayatta bütün başarılarımı her zaman ve her işte bir çeyrek saat önce harekete geçmeme borçluyum. Oskar Wilde

Meşhur “suyu ısınan kurbağa” hikayesini bilirsiniz. Sıcak su kabına atılan kurbağa bir çırpıda dışarı çıkar. İkinci aşamada oda sıcaklığındaki bir kapta ki suya atılan kurbağanın suyu yavaş yavaş ısıtıldığında kurbağanın refleksleri yavaşlar ve kaptan dışarı çıkamaz. Ataletin en tehlikeli yanı oluşum aşamasında kendini fark ettirmemesidir. Atalet sinsice bünyeye yerleşir ve savunma refleksini felç eder.

Ataletin Temel Gerçekleri;

  • Hiçbir psikolojik atalet sonsuza kadar sürmez: Ya kişinin kendisi atalet haline son verir ya da bir felaket atalet halini bitirir.
  • Her ataletli ataleti kırma potansiyelini kendi içinde taşır: Doktorun üç ay ömrünüzün kaldığını söylemesi, yıllarca “elimde değil” diyerek içtiğiniz sigarayı size hemen bıraktırır.
  • Hayatınızın bir boyutundaki aşırı hareketlilik diğer boyutlarında atalet yaratacaktır: İş hayatında çok aktif ve yoğun olan bir kişinin aile hayatındaki ataletli davranışları çoğalacaktır.
  • Atalet halinde yaşamanın da bir maliyeti vardır: Bugün yapmanız gerektiği halde yapmadıklarınız, birikir, büyür, karşınıza büyük bir problem olarak çıkar.
  • İnsanların başlarına gelen olaylar değil, o olayları yorumlama şekilleri onları atalete düşürür.

Hayatımızdan Atalet Hallerine Örnekler;

  • Girişim için cesaret
  • Yabancı dil öğrenememek
  • Spor yapamamak
  • Sigarayı bırakamamak
  • Fazla kilolardan kurtulamamak
  • Kitap okuyamamak
  • Aileye fazla zaman ayıramamak
  • Para biriktirememek
  • TV’yi kapatamamak
  • Yaptığı planlara uyamamak
  • Ders çalışamamak

Bu listedeki maddelerin bazılarının sizin atalet portföyünüzde de bulunması muhtemeldir. Sizin ataletleriniz hangileri? Yapmanız gerektiğini, niçin yapmanız gerektiğini ve isterseniz nasıl yapabileceğinizi bildiğiniz ancak gene de yapamadığınız üç şeyi tespit edip yazmaya ne dersiniz?

Oluşum Nedenlerine Göre Atalet Halleri;

  • Bazı insanlar eleştirilme korkusundan eyleme geçemez, olduğu yerde kalır. Bu kişiler alıngan kişiliklerdir, hayallerinin peşinden koşarken incinmeyi, eleştirilmeyi, reddedilmeyi göze alamazlar.
  • Diğer bir grup başarısızlık korkusu yüzünden harekete geçemeyenlerdir. Hayal kırıklığına karşı dayanıksız olan bu kişiler, özgüven yetersizliği, kendini küçük görme nedeniyle eyleme geçemez, hayallerini kafalarının içinde yaşarlar.
  • Bazıları hayata ya da amirlerine kızmıştır, çalışıyormuş gibi yapıp çalışmaya çalışarak kendince bir şeyleri protesto eder. Bu kişiler için yavaşlık, kötü ve güçlü kişilere karşı gizli bir şekilde tavır koymaktadır.
  • Bazıları hareketsizlerdir çünkü ömrünü ve hayat enerjisini çevresindekiler ve kendisiyle didişerek tükenmiş, “yılgın Türk” haline gelmiştir.
  • Bazıları sadece yapmaktan keyif aldığı şeyi yapıp yapması gereken ama yapmak istemediği şeyler karşısında, irade gücü “servis dışı” olan insanlardır.
  • Bazıları tembel olmayı kimliği, kaderi, doğuştan getirdiği değişmez özelliği olarak gördüğü için ataletlidir.
  • Bazı insanlar mükemmeliyetçilik takıntılıdır, en iyisini yapmayı becerinceye kadar hiçbir şey yapmaz.
  • Başka bazı insanlar ise istikrar ve kesinlik takıntılıdır, önlerini net göremedikçe harekete geçmezler.

Atalet çok sayıda nedenin bir araya gelerek oluşturduğu bir psiko-fizyolojik durumdur. Bir kişi özelinde bakıldığında, atalete neden olan faktörlerden birinin diğerlerine göre daha baskın olduğu görülmektedir.

ATALET Üreten İnanç ve Düşünceler

Atalete neden olan en önemli on inanç ve düşünce örnekleri nelerdir? Bunların hayatınızda etkin olmadığı denetleyerek gidiniz. Herhangi bir durumda bu on inançtan birkaçına sahipseniz ataletinizin o alanda yoğun olduğunu düşünebilirsiniz.

  1. Değişmezlik inancı: “Böyle gelmiş böyle gider.”
  2. Etkisizlik inancı: “Ben kim oluyorum ki.”
  3. Gereksizlik inancı: “Yapsam ne değişecek ki.”
  4. Yararsızlık inancı: “Bunu yapmanın bana/şirkete/memlekete faydası yok.”
  5. Erteleme inancı: “Daha sonra yapabilirim.”
  6. Anlamsızlık inancı: “Bunu yapmamı istemek çok saçma, aptalca.”
  7. Kontrolsüzlük inancı: “Bunu yapabilmek insanın elinde değil.”
  8. Yetersizlik inancı: “Ben bunu yapmak için henüz yeterli değilim.”
  9. Mükemmeliyetçilik inancı: “En iyisini yapıncaya kadar hiçbir şey yapmamalıyım.”
  10. Başaramam inancı: “Ben bunu başaramam ve hayal kırıklığı yaşarım ya da yaşatırım.

ATALETTEN Kurtuluş Savaşınızı Başlatın!

Ataleti yaratan sizsiniz, ataleti yenecek olan da siz olabilirsiniz. Ataletin çözümünü kendi dışınızda aramayın.

Bir Tüccarın tembel ve “bunalımlı” bir oğlu varmış. Tüccar oğlunu Sokrates’e getirerek tedavi etmesini ister. Sokrates uzun bir “kendini keşfetme eğitimi” önerir. Tüccar, bu çözümü beğenmeyip oğlunu dünya seyahatine gönderir. Çocuk tüm dünyayı gezdikten sonra aynı halde dönüp gelir. Baba tekrar çocuğunu Sokrates’ in yanına getirir: “Tüm dünyayı gezdi ama giderken kendini de yanında götürdü!” diye cevap vermiş.

Atalet bir tercihtir. Harekete geçmemeyi tercih etmektir. Kendinizi atalet halinde yakaladığınız anda irade gücünüzle kendinizi zorlayarak kendinizi harekete geçirebilirsiniz. Sizi sınırlayan, elinizden gelenin en iyisini yapmanızı engelleyen inanç ve düşüncelerinizi tespit edip değiştirebilirsiniz. Kendinize ilham veren hedefler koyabilir, büyük düşünen ve coşkulu insanlarla daha fazla zaman geçirebilirsiniz. Ataletli, kasvetli, hantal bir hayatı kendinize yakıştırmayın.

Başarılı olmak için bir şeyler yapmak gerekiyor. Peki ataleti yenmek için ne gerekiyor? Komik ama gerçek, ataleti yenmek için de ataleti yenmek gerekiyor! Bir tür psikolojik “matrix” ile karşı karşıyasınız!

Ataletli olduğunuz için harekete geçmiyor değilsiniz, harekete geçmediğiniz için ataletli oluyorsunuz.

“ Uğraş, didin, düşün, ara, bul, koş, atıl, bağır.

Durmak zamanı geçti, çalışmak zamanıdır.” Tevfik Fikret

“Just do it” Kalk ve (yapmanı gerekeni) yap!

Kaynak: “Kişisel Ataleti Yenmek” Mümin SEKMAN

ücretsiz üye olun

58451 kere okundu

Etiketler:

Ali SAVUT 1972 İstanbul doğumlu, Anadolu Üniversitesi İşletme Bölümü mezunuyum. İş hayatıma 1990 yılında, Türkiye ‘de özel alışveriş mağazaları kredi kartlarını çıkartan ilk firma olan Boyner Holding Kuruluşu Benkar Kart Hizmetleri AŞ.’ de kart operasyonları departmanında 4 yıl çalışma tecrübesiyle başladım.

İlk girişimcilik deneyimini kafeterya işletmeciliği olarak yaptıktan sonra, uluslararası dünya devi DHL Worldwide Express’ de 8 yılı yöneticilik olmak üzere 12 yıl görev yaptım.

Kariyerime, 2011 yılında Türkiye’nin en hızlı büyüyen e-ticaret sitesi Trendyol’ da operasyon müdürlüğü görevime devam ederken e-ticaretin büyüsüne kapıldım ve kendi B2C (trendmarkalar.com) online alışveriş e-ticaret sitemi kurdum.

Uluslararası bir firma olan, AFS Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik şirketinde e-ticaret ve e-lojistik bölümünü kurdum ve direktörlüğünü üstlendim. Ayrıca, turkobazaar.com ismiyle Türkiye’ den Avrupa’ ya satış yapan online e-ticaret sitemizi faaliyete geçirdim ve yönetici ortak olarak görev yapmaktayım.

E-Ticaret girişimlerimi devam ettirmenin yanında, Türkiye’nin en köklü eğitim- yönetim-danışmanlık firması olan Baltaş Yönetim-Eğitim-Danışmanlık firmasına bağlı e-ticaret eğitimleri veren COPROLINE’ da e-ticaret Coach olarak eğitmenlik görevi yapıyorum. Yeni girişimci ve kobilere e-ticaret konularındaki tecrübelerimi aktarıp eğitimler veriyor, ayrıca kurulmak üzere veya faaliyetine devam eden e-ticaret firmalarının e-lojistik alt yapılarını kurmaları için danışmanlık yapıyorum.

E-Ticaret firmalarının e-lojistiği içine alan E-Tedarik Zinciri Yönetimine geçmeleri ve e-lojistik’ te otomasyon sisteminin kurulması ile ilgili proje çalışmalarımı sürdürmekteyim.

kobitek.com’ da e-ticaret ve e-lojistik konularında makaleler yazıyorum.
“E-Ticaret’ te Lojistik Etkisi” adında, taslak halinde olan bir kitap çalışmam bulunmaktadır.

KOBİTEK - KOBİLERİN İŞ PORTALI

© 2001-2024

KOBİTEK.COM, bir TEKNOART Bilişim Hizmetleri Limited Şirketi projesidir.

2001 yılından beri KOBİlere ücretsiz bilgi kaynağı olma hedefi ile, alanında uzman yazarlar tarafından sunulan özgün bir iceriğe sahiptir.

Tüm yazıların telif hakları KOBITEK.COM'a aittir. Alıntı yapılabilir, referans verilebilir, ancak yazarın kişisel bloğu dışında başka yerde yayınlanamaz